Güncelleme Tarihi:
KATAR KRİZİNE TÜRKİYE'DEN İLK YORUM
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel ile görüşmesinin ardından basın toplantısında Katar'daki krize ilişkin konuşan Çavuşoğlu, diyalog çağrısında bulundu. Çavuşoğlu, "Hepimizi üzen bir gelişme... Oysa biz, Körfez bölgesinin birlik-beraberliğini kendi birlik beraberliğimiz olarak görüyoruz ve buna katkı sağlıyoruz. Çok sayıda ortak çalışmamız var. Her bakımda bu dayanışma önemli. Elbette sorunlar yaşayabilir ülkeler ama her şartta diyalogun devam etmesi lazım ki var olan sorunlar barışçıl yoldan aşılsın. Biz var olan tablodan üzüntü duyduk. Aşılması için elimizden geleni yapmaya hazırız." yorumunda bulundu.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NDAN RESMİ AÇIKLAMA GELDİ
Türkiye, Katar ve bazı Arap ülkeleri arasındaki krize ilişkin, söz konusu ülkelere kendi aralarındaki görüş ve yaklaşım farklılıklarını diyalog yoluyla çözmeleri temennisinde bulunarak, dost ve kardeş ülkeler arasında yaşanan bu anlaşmazlığa en kısa sürede çözüm bulunması hususunda üzerine düşeni yerine getirmeye hazır olduğunu bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Mısır'ın bu sabah Katar ile diplomatik ilişkilerini kesme ve Katar'a yönelik bazı yaptırımlar uygulamaya koyma kararı aldıkları öğrenilmiştir. Bu karardan büyük üzüntü duyuyoruz." ifadesi yer aldı.
Bölgenin çeşitli ülkelerde devam eden krizler nedeniyle derin bir istikrarsızlıktan geçtiği vurgulanan açıklamada, "Böyle bir dönemde bölgesel dayanışmaya her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Bu bağlamda, Türkiye'nin stratejik iş birliği içinde olduğu, bölgesel barış, güvenlik ve istikrar bakımından önemli bir role sahip bulunan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) üyelerinin kendi aralarındaki görüş ve yaklaşım farklılıklarını diyalog yoluyla çözmeleri en halisane temennimizdir." denildi.
Açıklama, şunlar kaydedildi:
"Terörizmle mücadele başta olmak üzere bölgemizin karşı karşıya olduğu tehdit ve sınamalarla, ancak birlik ve beraberlik içinde mücadele edilebileceği unutulmamalıdır. Türkiye, bölgesinin sorumlu bir aktörü ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Zirve Dönem Başkanı olarak dost ve kardeş ülkeler arasında yaşanan bu anlaşmazlığa en kısa sürede çözüm bulunması hususunda üzerine düşeni yerine getirmeye hazırdır."
İNCİRLİK'E İZİN ÇIKMADI
Alman Bakan Gabriel ile Çavuşoğlu görüşmesinde ise en çok beklenen konu, Türkiye ile Almanya arasında yaşanan İncirlik krizinde Almanya'ya İncirlik'teki Alman askerlerin ziyareti konusunda izin verilip verilmeyeceğiydi. Görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Çavuşoğlu, Almanya'nın şu anda İncirlik'teki Alman askeri ziyaret etmesi yerine Konya'daki NATO üssünde bulunan Alman askeri ziyaret etmesinin mümkün olduğunu ifade etti.
"OLUMLU ADIM ATILIRSA KARŞILIK VERİRİZ"
Ankara'da gerçekleşen görüşmenin önemli gündem maddesi son dönemlerde Türkiye-Almanya arasında gerilime sebep olan İncirlik Üssü'ydü. Çavuşoğlu ortak düzenlenen basın toplantısında şöyle konuştu; "Almanya bize karşı olumlu bir adım atarsa biz her zaman adım atarız. Ama bazı mevcut durumları da göz ardı edemeyiz. Bugünkü görüşmelerde Türkiye olarak durumu nasıl gördüğümüzü özetledik. Bunlardan bir tanesi Almanya’daki Türkiye karşıtlığı. Bu ırkçılığa da yol açıyor. Dostumuz Sigmar da bunu kabul ediyor. Bu genel anlamda Avrupa’nın bir sorunu. Bu Avrupa’yı iyi bir noktaya götürmüyor.
Çavuşoğlu, Almanya ile yaşanan krizin terör örgütleri konusunda yaşanan boyutuna da değildi.. Türk Bakan, "Diğer nokta terör örgütü PKK’nın Almanya’daki faaliyetleri. Diğer taraftan tabii FETÖ üyelerinin Almanya’da bulunması. En son olarak iki generalin Yunanistan üzerinden Almanya’ya gitmesi. Kendisinin haberi yoktu, konuştuk. Türkiye’deki hain darbe girişiminin yıl dönümüne doğru gidiyoruz ama acılarını unutamıyoruz. FETÖ üyelerinin dost bir ülkede bulunmasını arzu etmeyiz. 400’den fazla kişi Almanya’dan sığınma talebinde bulundu." ifadesini kullandı.
GABRİEL: SIKINTILI BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ
Çavuşoğlu'nun açıklamalarının ardından konuşan Gabriel ise ilişkilerin sıkıntılı bir dönemden geçtiğini söyledi. Gabriel, "Ama çok iyi, mükemmel bir noktadaydı. Almanya ve Türkiye’deki çok sayıda kişinin iki ülke ile ilişkisi var. Darbe girişimi olduğunda Almanya yeterince hızlı bir şekilde tepki göstermediğinden dolayı belki burada duygusal bir üzüntü var. Önemli olan duygusal olarak Türkiye’nin yanında olmamız. Ben özellikle Türkiye ile bağımdan dolayı çok önemli. Bir asker darbenin her bir Türkiye vatandaşının zihninde olduğunu biliyoruz. Bu gibi darbe teşebbüsü gibi girişimlerin tahammül edilemeyeceğini ifade etmek istiyorum. Yeniden bir askeri darbe tehlikesi var demek zor bir durumdur. Sadece Alman hükümeti değil, ülkemde yaşayan birçok insan darbe girişimine karşı çıkmış, Türkiye hükümetinin yanında yer almıştır. Bu konu son dönemdeki sıkıntıların kaynağı olarak da ortada duruyor." şeklinde konuştu.
Gabriel ayrıca "Gümrük birliği anlaşmasının acilen modernize edilmesi gerekiyor. Vize serbestisi konusunda bilim adamları, iş adamları düzeyinde olmak üzere vize işlemlerini kolaylaştıralım… Bunu konuştuk." dedi.