Güncelleme Tarihi:
ABD’nin 45’inci Başkanı ve Kasım ayında yapılacak seçimler için tekrar aday olan Donald Trump, suikast girişiminden kurtuldu. Bugün başlayacak ve 3 gün sürecek Cumhuriyetçi Parti kongresinde resmi olarak aday ilan edilmesi beklenen Trump, seçim kampanyası için “Cumhuriyetçilerin kalelerinden biri” olarak da bilinen Pensilvanya eyaletindeydi. Eyaletin batısında yer alan, 2020 seçimlerinde Cumhuriyetçilerin büyük farkla kazandığı 13 bin nüfuslu küçük Butler kentinde bir miting yapacaktı.
DAKİKA DAKİKA SALDIRI
* Eski ABD Başkanı Donald Trump, miting için kurulan sahneye yaklaşık 1 saat kadar gecikerek, yerel saatle 18.03’de (TSİ 01.03) “Tanrı ABD’yi Korusun” şarkısı eşliğinde çıktı. Eski Başkan, “Burada harika bir kalabalık görüyorum” diyerek söze girdi.
* Konuşmasına göçmen sorunuyla başlayan Trump, “Ülkemizde burada olmaması gereken milyonlarca insan var. Tehlikeli insanlar” diyerek seyircilere sınırları gösteren bir haritayı işaret etti.
* Tam bu sırada, saat 18.11’i gösterirken (TSİ 01.11) silah sesleri duyuldu. İlk silah sesiyle Trump elini kulağına götürdü ve kürsünün arkasına çöktü. Bu sırada ikinci ve üçüncü silah sesi geldi. Güvenlik görevlileri Trump’ın etrafını sardı. Bir güvenlik görevlisi “Yere yatın” diye bağırıyor, kalabalıktan çığlıklar duyuluyordu.
* Trump’ı ayağa kaldırmadan önce “Temiz”, “Haydi gidelim” diyerek haberleşen Gizli Servis ajanlarının sesleri kürsüdeki mikrofondan yankılandı.
* Ardından Trump, etrafını saran ajanlarla beraber ayağa kalktı. Kulağından yüzüne kan sızan Trump yanındakilere “Bekle, bekle, bekle” dedi ve yumruğunu havaya kaldırarak, “Savaşın! Savaşın!” diye bağırdı. Kalabalıktan alkışlar ve “ABD” tezahuratları yükseldi.
* Aracına bindirilirken bir kez daha yumruğunu havaya kaldıran Trump’ı taşıyan konvoy miting alanından ayrıldı.
* Olaydan yarım saat sonra Gizli Servis, mitingde “bir olay” yaşandığını, Trump’ın “güvende” olduğunu belirten açıklama yayınladı. Kısa bir süre sonra kampanya ekibi, Trump’ın yerel bir tıbbi tesise götürüldüğünü ve durumunun iyi olduğunu duyurdu.
* Bölge savcısı, saldırganın öldürüldüğünü, saldırısı sırasında bir katılımcının da hayatını kaybettiğini açıkladı.
KONGREYE KATILACAK
* Trump, suikast girişiminden sonraki ilk açıklamasını yaklaşık iki buçuk saat sonra kendi sosyal medya platformu Truth Social’da yaparak, “Ülkemizde böyle bir olayın gerçekleşmesi inanılmaz” dedi. Trump daha sonra da, “Düşünülemeyen şeyin gerçekleşmesini engelleyen yalnızca Tanrı’ydı. Korkmayacağız. Şu anda birlik olmamız ve Amerikalılar olarak gerçek karakterimizi göstermemiz, güçlü ve kararlı kalmamız her zamankinden daha önemli” paylaşımını yaptı. Trump, hastanedeki kontrollerin ardından New Jersey’deki evine döndü. Dün yaptığı son açıklamada ise “Dün meydana gelen korkunç olayların ardından Wisconsin’e seyahatimi ve Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kongresi’ni 2 gün ertelemeyi düşündüm ancak sonra bir saldırgan ya da potansiyel suikastçının zorla gündemi değiştirmesine izin veremeyeceğime karar verdim” ifadelerini kullandı.
BIDEN’DAN AÇIKLAMA
* ABD Başkanı Joe Biden, rakibi Trump’a yönelik saldırıdan kısa bir süre sonra yaptığı kısa açıklamada “Amerika’da bu tür şiddete yer yok. Bu iğrenç. Hepimiz bunu kınamalıyız” ifadelerini kullandı. İki ismin kısa bir telefon görüşmesi yaptıkları da bildirildi. Biden’ın basın açıklamasında rakibinden “Donald” diye bahsetmesi dikkat çekti. Biden, saldırganın motivasyonuna ilişkin soruşturmanın da sürdüğünü aktardı.
SİLAHLI SALDIRGAN KİM
ABD’li üst düzey yetkilileri korumakla görevli Gizli Servis, “saldırganın miting alanı dışındaki yüksek bir noktadan, sahneye doğru birden çok ateş açtığını” bildirdi. Ajanların olay yerinde öldürdüğü saldırganın kimliği, Pensilvanya’daki Bethel Park’tan 20 yaşındaki Thomas Matthew Crooks olarak açıklandı. Bethel Park, miting alanına yaklaşık 60 km mesafede bulunuyor.
* FBI’ın sorumlu özel ajanı Kevin Rojek, motivasyonu henüz belirlenemeyen saldırganın üzerinden kimlik çıkmadığı için DNA incelemesi ile kimlik bilgilerinin elde edildiğini ve Trump’a yönelik silahlı saldırının “suikast girişimi ve iç terör eylemi” olarak soruşturulacağını açıkladı. Zanlının tek başına hareket ettiğinin değerlendirildiği belirtildi.
* Amerikan medyasının ulaştığı resmi kayıtlara göre, Crooks 2021’in Eylül ayında, 18 yaşını doldurduktan sonra Pensilvanya eyaletine “Cumhuriyetçi seçmen” olarak kaydoldu. Kasımda yapılacak seçimlerde ilk kez oy verecekti.
* Kampanya finansmanı raporlarına göre Crooks, Biden’ın göreve yemin ettiği 20 Ocak 2021’de, 17 yaşındayken, sol eğilimli ve Demokrat politikacılar için para toplayan bir siyasi eylem komitesi olan ActBlue’ya 15 dolar bağışta bulundu.
* Bethel Park Lisesi, Crooks’un 2022’den okuldan mezun olduğunu açıkladı. Sosyal medyada, Crooks’un diploma törenine katıldığı anların videosu paylaşıldı. Crooks, mezuniyet yılında ayrıca 500 dolarlık Ulusal Matematik ve Bilim Girişimi Yıldız Ödülü’nü aldı.
* Saldırının ardından Crooks’un yaşadığı evin etrafındaki sokaklar polis kordonuna alındı. Crooks’un 53 yaşındaki babası Matthew Crooks, kendisinin de ne olduğunu anlamaya çalıştığını söyledi. Bir komşusu ise Crooks’un evine “bomba imha uzmanlarının” girdiğini belirtti. Yapılan açıklamada da Crooks’un evinde ve aracında patlayıcı maddeler bulunduğu bilgisi paylaşıldı.
SALDIRIDA DİKKAT ÇEKEN 3 DETAY
Eski ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik suikast girişimi, “güvenlik zaafiyeti mi vardı” sorusunu gündeme getirdi. 5 Kasım başkanlık seçimlerine yaklaştıkça siyasi tansiyonun yükseldiği ülkede, tüfek taşıyan saldırganın rahat bir şekilde etkinlik alanına gelmesi ve saldırıyı gerçekleştirene kadar fark edilmemesi soru işaretleri yarattı.
1. O çatı neden boştu
Amerikan kamuoyunda en çok konuşulan konulardan biri saldırının gerçekleştiği binada güvenlik önlemi alınmamış olmasıydı. Amerikan CNN’e konuşan emekli FBI saha ajanı Bobby Chacon söz konusu binanın sahneye en yakın bina olduğuna dikkat çekerek, “Bu çatıya birisini yerleştirmemiş olmaları beni şoke etti” yorumunu yaptı. Trump’ın miting alanını doğrudan gören bir üretim tesisinin çatısına çıkan saldırgan, eski başkana yaklaşık 150 metre mesafeden ateş etme imkânı buldu. 150 metrelik menzil, ABD ordusunun temel eğitiminde askerlerin M16 saldırı tüfeği kullanmaya hak kazanabilmek için insan boyutunda bir hedefi vurmaları gereken referans değer olarak kabul ediliyor. Söz konusu bina etkinlik için belirlenen güvenlik çemberinin dışında kalsa da saldırganın AR-15 tüfeğiyle bu noktaya kadar nasıl fark edilmediği önemli bir soru işareti.
2. KATILIMCILAR POLİSİ UYARDI MI
Miting için toplanan katılımcıların, saldırganı fark ederek güvenlik güçlerini uyarmasına rağmen harekete geçilmediği iddiası da güvenlik güçlerinin yeteri özeni göstermedi mi sorusunu gündeme getirdi. Birden fazla görgü tanığı, polis görevlilerini, çatıdaki şüpheli ateş açmadan dakikalar önce bilgilendirdiklerini öne sürdü. BBC’ye konuşan Greg Smith isimli bir katılımcı, saldırganın sürünerek çatıya çıktığını gördüğünü kaydederken, saldırganın bir silah taşıdığının açıkça görüldüğünü ve etkisiz hale getirilmeden “3-4 dakika” çatıda kaldığını savundu. Cumhuriyetçi Parti’den bazı isimler de etkinlik için ek güvenlik taleplerinin karşılanmadığını iddia ederken, FBI bölge sorumlusu Kevin Rojek ve Gizli Servis Sözcüsü Anthony Guglielmi bu iddiaları yalanladı.
3. KESKİN NİŞANCILAR GEÇ Mİ KALDI
Saldırıyla ilgili soru işaretlerinden bir diğeri de keskin nişancıların saldırgana yanıt vermekte gecikip gecikmediği oldu. Sosyal medyada ve birçok basın kuruluşunda yayımlanan görüntülerde, Trump’ın arkasındaki binanın çatısına konuşlanan keskin nişancıların, saldırı anında şaşırdıkları görülüyor. Görüntüler keskin nişancıların tepki vermekte geciktikleri yorumlarına neden oldu.
CUMHURİYETÇİLER BIDEN’I SUÇLADI: SENİN YÜZÜNDEN JOE
Cumhuriyetçi Parti’den birçok isim eski ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik suikast girişiminden Başkan Joe Biden ve kampanya ekibini sorumlu tuttu. Trump’ın başkan yardımcısı adayları arasında gösterilen Ohio Senatörü James David Vance, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Biden’ın kampanyasının temel dayanağı, Başkan Donald Trump’ın ne pahasına olursa olsun durdurulması gereken otoriter bir faşist olduğu. Bu söylem doğrudan Başkan Trump’ın suikast girişimine yol açtı” ifadeleriyle, saldırıdan Biden’ı sorumlu tuttu. Güney Carolina Senatörü Tim Scott da, “Net olalım: Bu, Trump’ı sürekli olarak demokrasiye bir tehdit olarak gösteren radikal sol ve kurumsal medyanın yardım ve yataklık ettiği bir suikast girişimiydi” paylaşımıyla Demokrat parti ve Biden yönetimini suçladı. Cumhuriyetçi Parti’den birçok başka isimden Trump’a destek mesajları ve Demokratlara suçlamalar geldi.
REKLAMLAR KALDIRILDI
Öte yandan saldırıdan kısa süre sonra Biden’ın kampanya ekibinin, televizyon reklamlarını geri çektiği bildirildi. Biden’ın kampanyasında Trump’ı demokrasiye tehdit olarak gösteren, otoriter bir lider olarak resmeden bir söylem kullanılıyordu. ABD seçimlerinde adayların rakiplerini hedef alan reklamlar hazırlaması ise geleneksel bir yöntem.
TÜRK SİYASETİNDEN TRUMP’A DESTEK
Türkiye siyasetinden de Trump’a düzenlenen saldırıya ilişkin geçmiş olsun ve tepki mesajları geldi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Trump için yayınladığı mesajında suikast girişimini şiddetle kınadığını açıkladı: “Sayın Trump’a, ailesine ve sevenlerine en içten geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Saldırıyla ilgili tahkikatın en etkili biçimde yapılacağına, faillerin ve azmettiricilerinin en kısa sürede adaletin huzuruna çıkarılacağına inanıyorum. Türkiye olarak dost ve müttefik ABD halkının yanında olacağız.”
* Dışişleri Bakanlığı’ndan yayınlanan açıklamada ise suikast girişimi “halkın iradesine yapılmış bir saldırı” olarak nitelendirildi.
* CHP Genel Başkanı Özgür Özel de sosyal medya hesabından Trump’a geçmiş olsun dileğini ileterek, “seçimlere şiddetin gölgesi düşmesin” mesajını verdi.
DÜNYA ‘GEÇMİŞ OLSUN’ DEDİ
Eski ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik suikast girişiminin ardından, dünya liderlerinden kınama ve geçmiş olsun mesajları yağdı.
* NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg suikast girişimi karşısında şoke olduğunu belirterek, “Bu saldırıyı kınıyorum. Demokrasilerimizde siyasi şiddetin yeri yoktur” açıklamasında bulundu.
* Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, saldırı karşısında “derin şok” yaşadığını belirterek “Demokrasilerde siyasi şiddetin yeri yoktur” dedi.
* Almanya Başbakanı Olaf Scholz, saldırıyı “aşağılık” olarak nitelendirdi ve “bu tür şiddet eylemleri demokrasiyi tehdit ediyor” dedi.
* Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron suikastı “demokrasiler için bir trajedi” olarak nitelendirdi.
* Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, Rusya’nın her türlü siyasi şiddeti kınadığını söyleyerek, “Trump’ı siyasi arenadan çıkarmaya yönelik sayısız girişimin ardından, hayatının tehlikede olduğu aşikâr” dedi.
* Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Trump’a karşı “şefkatini ve sempatisini” dile getirirken, bir dışişleri bakanlığı sözcüsü Pekin’in olayı “yakından takip ettiğini” söyledi.
* İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kendisinin ve eşi Sara’nın “Trump’a yönelik saldırı karşısında şoke olduklarını” söyleyerek, “Güvenliği ve hızlı iyileşmesi için dua ediyoruz” dedi. Netanyahu ayrıca kendisinin ve ailesinin ölüm tehditleri aldığını, bu konuda ise ‘gerçek hiçbir şey yapılmadığını’ söyledi.
ABD’DE BAŞKAN SUİKASTLARI
Cumhuriyetçi partinin başkan adayı ve eski ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik suikast girişimi, ülke tarihindeki benzer saldırıları akıllara getirdi. Ülkede bugüne kadar 14 başkan ya da adayına suikast düzenlenirken, 4 lider bu saldırılarda hayatını kaybetti, Trump dahil 8’i kurtuldu.
4 BAŞKAN ÖLDÜ
* Abraham Lincoln: 14 Nisan 1865’te eşi Mary Todd Lincoln ile Washington’da “Amerikalı Kuzenimiz” adlı komedi oyunu izlerken saldırıya uğramıştı.
* James Garfield: ABD’de suikasta kurban giden ikinci başkan ise 2 Temmuz 1881’de James Garfield oldu.
* William McKinley: 25’inci ABD Başkanı, 6 Eylül 1901’de New York’ta yaptığı bir konuşmanın ardından insanlarla tokalaşırken vuruldu.
* John F. Kennedy: 25’inci ABD Başkanı Kennedy, Kasım 1963’te eşi Jacqueline Kennedy ile birlikte Dallas’ta silahlı saldırıya uğradı.
8 BAŞKAN KURTULDU
* Theodore Roosevelt: Eski ABD Başkanı Theodore Roosevelt, ikinci kez aday olduğu seçim kampanyası sırasında 14 Ekim 1912’de göğsünden vurulduğu saldırıyı yaralı atlattı.
* Franklin Roosevelt: 32’nci ABD Başkanı, 15 Şubat 1933’te saldırıya uğradı.
* Gerald Ford: 38’inci ABD Başkanı Gerald Ford 1975’te 5 ve 22 Eylül’de iki suikast girişimine maruz kaldı. İlk suikast girişiminde Ford, saldırganın silahının ateşlenmemesi sonucu kurtulurken 22 Eylül’de ise saldırganın kurşunları eski başkanı ıskaladı.
* Ronald Reagan: 40’ıncı ABD Başkanı Ronald Reagan Mart 1981’de başkent Washington’da bir konuşmasından çıkıp konvoyuna doğru yürürken uğradığı silahlı saldırı sonucu yaralandı.
* George W. Bush: Ülkenin 43’üncü Başkanı’na 2005’te Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili ile Tiflis’te katıldığı bir mitingde konuşması esnasında el bombası atıldı ancak bomba infilak etmedi.
Eski Başkan John F. Kennedy’nin kardeşi Robert F. Kennedy 1968 yılında adayken öldürülürken, Andrew Jackson 1835 yılında görevdeyken saldırıya uğradı yara almadan kurtuldu. Harry Truman 1950 yılında görevdeyken saldırıya uğradı yara almadan kurtuldu. George Wallace da 1972 yılında adayken saldırıya uğradı belden aşağısı felç kaldı.