Güncelleme Tarihi:
Washington Post'ta yayımlanan James Downie imzalı yazıda, New York Times gazetesinin Kushner ile bin Selman'ın, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra yaptığı görüşmeleri ortaya koyan haberine değinildi.
Kaşıkçı cinayetinin ardından ABD yönetiminin içi ve dışında çok sayıda kişinin Veliaht Prens aleyhinde hareket etmeye başladığına, öte yandan Jared Kushner'in sadık bir dost olmayı sürdürdüğüne işaret edildi.
"ÜRKÜTÜCÜ BİR MANZARA"
Bin Selman ve danışmanlarının, 2016'daki başkanlık seçiminden sonra Kushner'in dostluğunu kazanmaya ve bilgisizliğinden faydalanmaya çalıştığı, bunun ABD dış politikasıyla ilgilenen herhangi biri için ürkütücü bir manzara olduğu dile getirildi.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın bu ilişkiden karlı çıktığına, geçen mayısta kuzeninin tahttan uzaklaştırılması ve Suudi iş adamlarının gözaltına alınmasının, Kushner'in ziyaretlerinin ertesinde yaşandığına dikkat çekilen yazıda, Kushner için ise aynı şeyin söylenemeyeceği belirtildi ve buna örnek olarak Kushner'in Amerikan alt yapısına 100 milyar dolarlık yatırım teklifine Suudilerin sadece 20 milyar dolarla karşılık vermesi gösterildi.
Kushner'in, ABD-Suudi silah anlaşmasının değerinin "şişirilmesi" yönünde Savunma ve Dışişleri yetkililerine baskı yaptığı da hatırlatıldı.
"DAHA DA DEĞERLİ KILIYOR"
İkili arasındaki ilişkinin yeni Temsilciler Meclisinde çoğunluğa sahip Demokratlar tarafından incelenmesi gerektiği vurgulanan yazıda, şunlar kaydedildi:
"Tüm bunlar yine aynı soruyu akla getiriyor; Kushner neden hala güvenlik iznine sahip? Bu ve Kushner'in Muhammed bin Selman ile ilişkisi hakkındaki diğer sorular, ocakta Demokratlar tarafından ele alınabilir. Yeni Temsilciler Meclisinde Dış İlişkiler Komitesi üyesi olacak Eliot L. Engel, ekimde meslektaşım Greg Sargent'a, 'Kaşıkçı cinayetinin görmezden gelinecek bir şey olmadığını' söyledi. Bu şimdi daha da doğru ve Kushner'in Muhammed bin Selman'a doğrudan 'kasırgayı nasıl dindireceğini' tavsiye etmesi, Veliaht Prens'le ilişkilerini soruşturulmaya daha da değerli kılıyor."
New York Times gazetesi, Kaşıkçı cinayetinden sonra Kushner'in, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile 10 Ekim'de sadece bir kez telefonda görüştüğü ve bu görüşmeye Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın da katıldığı bilgisinin verildiğini, ancak ikilinin gayri resmi bir şekilde görüşmeye devam ettiğini, Kushner'in Selman'a krizi nasıl atlatacağına ve daha fazla utanç verici eylemlerden kaçınmasına yönelik tavsiyeler verdiğini yazmıştı.
SENATO OYLAMASI HAMLESİ
ABD'de Cumhuriyetçi Senatör Bob Corker, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Kaşıkçı cinayetinden sorumlu tutulması ve saldırgan politikalarına son vermesi çağrısında bulunan bir karar için Senato oylaması isteyeceğini belirtti.
Washington Post gazetesinin haberinde, senatörlerin Suudi gazetecinin ölümünden dolayı Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman hakkında resmi kınama kararı çıkarmayı deneyeceği belirtildi.
Habere göre, Cumhuriyetçi Senatör Bob Corker, salı günü Veliaht Prens'in Kaşıkçı cinayetinden sorumlu tutulması, Yemen operasyonu, Katar'ın ablukası ve insan hakları aktivistlerinin hapsedilmesi gibi Basra Körfezi'nde saldırgan Suudi politikalarına son vermesi çağrısında bulunan bir karar için Senato oylaması isteyeceğini söyledi.
"TRUMP'A DERS"
Haberde, kararın bağlayıcı olmamakla birlikte yine de Muhammed bin Selman'ı Kaşıkçı'nın ölümüyle suçlamayı reddeden Başkan Donald Trump'a bir ders verme niteliği ve ABD'den güçlü bir açıklama özelliği taşıyacağı çıkarımında bulunuldu.
Cumhuriyetçilerin bugüne kadar Trump'ın Kaşıkçı cinayetine verdiği tepki ile ilgili yaşadıkları hayal kırıklıklarını ifade etmek için ortak bir çıkış bulmakta zorlandığına dikkat çekilen haberde, geçen ay sonunda 14 Cumhuriyetçi senatörün, Yemen'de Suudi öncülüğünde devam eden askeri
operasyonlara ABD desteğini daha da azaltacak bir usul önergesini destekledikleri hatırlatıldı.
Haberde, bu adımların birçoğunun, Trump'ın Veliaht Prens'i, milletvekilleri konuyu kendileri halledecek konuma gelmeden önce kınaması gerektiği mesajını vermek amacıyla atıldığı değerlendirmesinde bulunuldu.
"VELİAHT PRENS'İN OLDUĞUNU GÖSTERİR"
Kaşıkçı cinayetine karışan Suudi yetkililere yönelik yeni yaptırımları kabul etmeye ve Yemen'deki düşmanlıklara son verinceye kadar Krallığa silah sevkiyatının durdurulmasına yönelik farklı iki partili çabanın da çıkmaza girdiği yorumu yapılan haberde, senatörlerin bu yaptırımı gelecek yıldan önce geçirmeye yeterli zaman bulunmadığı kanaatinde olduğu ve konunun detaylı bir şekilde ele alınmasının bir kıymeti olup olmayacağını tartıştığı vurgulandı.
ABD'li bir grup senatör, Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Cemal Kaşıkçı cinayetinden sorumlu tutulmasını öngören tasarıyı geçen hafta Senato'ya sunmuştu.
ABD'nin önde gelen senatörlerinden Cumhuriyetçi Lindsey Graham, Marco Rubio ve Todd Young ile Demokrat senatörler Dianne Feinstein, Ed Markey ve Christopher Coons tarafından sunulan tasarıda, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Kaşıkçı cinayetinin suç ortağı olduğundan "yüksek derecede emin" olunduğu belirtilmişti.
Tasarıda, Suudi Prens Muhammed bin Selman'ın cinayeti işleyen güvenlik timini kontrol ettiğine vurgu yapılırken, "Bu durum, bu iğrenç işi yürütme planının başında Veliaht Prens'in olduğunu gösterir." ifadesi kullanılmıştı.