Trump'a bir şok da Adalet Bakanı Sessions'tan: O soruşturmalardan çekiliyorum

Resmen görevi devralmadan önce Rusya’nın Washington Büyükelçisi Sergey Kislyak ile görüşmesi ortaya çıkınca istifa etmek zorunda kalan ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’in ardından Trump yönetiminin başı bu kez de Adalet Bakanı Sessions’ın Rus elçiyle teması nedeniyle dertte.

Kislyak ile geçen yıl iki kez görüşmesine ilişkin Senato'ya yanlış bilgi verdiği yönündeki iddialar sonrası baskı altında olan Sessions, düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Sessions, "Var olan ya da ABD Başkanlığı kampanyasına ilişkin gelecekte açılacak muhtemel soruşturmalardan çekiliyorum" dedi.

Kislyak ile görüşmesine ilişkin Senato'ya yanlış bilgi verdiği yönündeki iddialar hakkında da konuşan Sessions, Senatodaki sorular karşısında "dürüst ve doğru" cevaplar verdiğini söyledi. Sessions, "Rus ara bulucularla Trump kampanyası hakkında asla bir görüşmem olmadı" ifadesini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump, Sessions'a güveninin "tam" olduğunu belirterek, "Senatoya doğru bilgiler verdiğine inanıyorum" demişti.

Adalet Bakanlığı Sözcüsü Sarah Isgur Flores, Sessions'ın 2016 yılında Rus Büyükelçi ile yaptığı görüşmeler hakkında AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sessions'ın geçen sene bir senatör ve Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi olarak 25 büyükelçi ile farklı zaman ve mekanlarda görüşmelerde bulunduğunu, bunlardan ikisinin Kislyak ile olmasının normal olduğunu belirtmişti.

Flores, bakan olmadan önce Senatodaki oturumda "Ruslarla irtibatının olup olmadığı" şeklindeki sorulara "hayır" diye yanıt veren Sessions'ın senatörleri yanıltmadığını çünkü kendisine doğrudan Ruslar ile Trump kampanyası hakkında sorular yöneltildiğini aktarmıştı.

Demokratlar, Rusların ABD'deki başkanlık seçimlerine siber saldırı yoluyla müdahale ettiği iddialarıyla ilgili olarak Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ve Adalet Bakanlığının yürüttüğü soruşturmaya artık Sessions'ın hiçbir şekilde müdahil olmaması gerektiğini savunuyordu. Demokratların Temsilciler Meclisi'ndeki Azınlık Lideri California vekili Nancy Pelosi ise bir adım daha atarak, "Sessions'ın yalan söylediğini ve istifa etmesi gerektiğini" ifade etmişti.

"TRUMP'IN DAMADI DA KİSLYAK İLE GÖRÜŞTÜ" İDDİASI
Bu arada ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı Jared Kushner ile eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn'in da geçen aralık ayında Rusya'nın Washington Büyükelçisi Kislyak ile New York'ta görüştüğü iddia edildi.

Amerikan New York Times gazetesinin Beyaz Saray basın sözcülerinden Hope Hicks'e dayandırdığı haberinde, Kushner ile Flynn'in aralık ayında New York'taki Trump Tower'da yaklaşık 20 dakika görüştüğü belirtildi.

New York Times, Beyaz Saray sözcüsünün "Kushner'in birçok yabancı diplomatla yaptığı olağan görüşmelerden biri" olarak tanımladığı görüşmeyi, "Rusya'nın ABD seçimlerine müdahale iddialarının konuşulduğu günlere denk gelmesi" nedeniyle manidar olduğunu savundu.
Beyaz Saray'dan konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Amerikan USA Today gazetesi ise Trump'ın iki danışmanının geçen temmuz ayındaki bir etkinlikte Kislyak ile görüştüğünü iddia etti.
İsimlerinin J.D. Gordon ve Carter Page olduğu bildirilen danışmanların, ABD Adalet Bakanı Jeff Sessions'ın da katıldığı bir etkinlikte Rus Büyükelçi ile kısa bir süre görüştüğü bildirildi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Page, Kislyak ile görüşmelerinde Trump'ın kampanyası ya da seçimlerle ilgili hiçbir konuda konuşmadıklarını ifade etti.

Bu tür toplantılara katılanların oradaki yabancı misyon temsilcileriyle görüşmesinin normal olduğunu ve bunlara özel bir anlam yüklemenin doğru olmadığını savunan Gordon ise "Bunu, birçok diplomatla yaptığımız gayriresmi herhangi bir görüşme olarak görüyorum." açıklamasını yaptı.

Trump'ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Flynn, kampanya döneminde Rus Büyükelçi Kisylak ile görüşmesi hakkında Beyaz Saray'ı ve Başkan Yardımcısı Mike Pence'i yanılttığı gerekçesiyle istifa etmişti.

PENCE DE KİŞİSEL E-POSTA HESABINI KULLANMIŞ
Öte yandan ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence'in, Indiana Valisi olarak görevde bulunduğu dönemde kişisel e-posta hesabından resmi yazışmalar yaptığı ortaya çıktı.

İlk kez "Indianapolis Star" gazetesi tarafından ortaya atılan iddia, Pence'in ofisinden yapılan açıklamayla da kabul edildi.

Açıklamada, Pence'in de kendinden önceki valiler gibi resmi yazışmalarında hem şahsi hem de resmi e-posta hesabını kullandığı bildirildi.
Söz konusu kullanımın Indiana yasaları ile uyumlu olduğu belirtilen açıklamada, Pence'in görevine ilişkin şahsi ve resmi hesabından yaptığı yazışmaların eyalet tarafından arşivlendiği kaydedildi.

Indianapolis Star gazetesi, Pence'in şahsi e-posta hesabının geçen yaz hacklendiğini ve güvenlikle ilgili hassas konulardaki yazışmaların korsanlarca ele geçirilmiş olabileceğini de öne sürdü.

Demokrat Parti'nin başkan adayı Hillary Clinton, Dışişleri Bakanlığı döneminde resmi yazışmaları için özel e-posta hesabını kullandığı gerekçesiyle özellikle Cumhuriyetçi Parti çevrelerinden büyük eleştiri almış ve konuya ilişkin soruşturma başlatılmıştı.

Seçim kampanyası döneminde Mike Pence de Clinton'ı resmi yazışmalar için şahsi e-posta hesabını kullandığı için eleştirmiş, devlet sırlarının bilgisayar korsanlarının eline geçme riskini gündeme getirmişti.