Güncelleme Tarihi:
ABD Başkanı Donald Trump, görevinin son gününde imzaladığı kararnameyle ABD'deki 145 binden fazla Venezuelalının ülkelerine gönderilmesini 1,5 yıl erteledi.
Başkanlığı süresince uyguladığı göçmen karşıtı uygulamalara tezat bir karar vererek dikkati çeken Trump, kararnameye gerekçe olarak Venezuela'da ulusal güvenlik tehdidini oluşturan "kötüleşen koşulları" gösterdi.
Öte yandan ABD Ticaret Bakanlığı da ABD teknolojisinin Çin, Küba, Rusya ve Venezuela gibi ülkelerin askeri istihbaratında kullanımını yasaklayan önlemi duyurdu.
TRUMP YÖNETİMİNDEN, VENEZUELA'YA AİT 14 KURULUŞA YAPTIRIM KARARI
ABD Hazine Bakanlığından yapılan açıklamada, Yabancı Varlıkları Koruma Ofisince (OFAC), Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'nun ham petrol ihracatına yardım ettiği gerekçesiyle 3 kişi, 14 kuruluş ve 6 geminin yaptırım listesine alındığı belirtildi.
Yaptırım listesine alınanların ABD’deki varlıklarının dondurulacağı, bu kuruluşların hisselerinin yüzde 50’den fazla olduğu ABD merkezli şirketlerin de bloke edileceği belirtildi.
Söz konusu kuruluşların, Amerikan vatandaşlarıyla veya ABD içinde anlaşma yapması da yasaklandı.
Yaptırım listesine alınan kişi, işletme ve gemilerin, Maduro adına gıda ithalatından ham petrol ihracatına kadar birçok işte paravan kişi olduğu iddia edilen Kolombiyalı iş adamı Alex Saab ile bağlantılı olduğu öğrenildi.
Saab, Haziran 2020'den bu yana ABD'nin hakkındaki arama kararı nedeniyle tutuklu bulunduğu Afrika ülkesi Yeşil Burun Adaları'nda yaşıyor.
ABD Hazine Bakanı Steven Mnuchin, "Yasa dışı Maduro rejiminin, ABD yaptırımlarını atlatmasına yardım edenler, Venezuela’yı tüketen yolsuzluğa katkıda bulunuyor." değerlendirmesinde bulundu.
EYLÜL 2020'DE DE YAPTIRIM KARARI ALINMIŞTI
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 4 Eylül 2020'de Maduro’ya yakınlığıyla bilinen Venezuelalı milletvekilleri David Eugenio de Lima Salas, Reinaldo Enrique Munoz Pedroza, Indira Maira Alfonzo Izaguirre ve Jose Luis Gutierrez Parra'ya yaptırım uygulanması kararı aldıklarını duyurmuştu.
Söz konusu kişilerin, Maduro'nun Ulusal Meclisi manipüle etme çabalarına destek verdiğini ileri süren Pompeo, "Bu bireyler, ayrıca Ulusal Seçim Konseyini yeniden yapılandırmaya çalışmak suretiyle Venezuela halkını, özgür ve adil seçimlerden uzaklaştırarak demokratik kurumları yok etmektedir." ifadesini kullanmıştı.