Güncelleme Tarihi:
BBC Türkçe'nin haberine göre; Türkiye ile Hollanda arasındaki diplomatik krizi başyazısında işleyen The Times gazetesi Türkiye ve Hollanda arasındaki gerilimin hakaretlerin edildiği bir noktaya geldiğini belirtti. Bruno Waterfield ve Adam Sage imzalı makalede, "Hollanda'daki genel seçimde aşırı sağın yükselişi ana akım partilerin manevralarıyla engellenemez" ifadeleri yer aldı.
"DİKKATSİZCE YAPTIĞI HAMLE, İTİBAR KAZANDIRDI"
"Muhafazakâr Hollanda Başbakanı Mark Rutte, seçime birkaç gün kala aşırı sağcı Geert Wilders'e olan desteği dağıtmayı hedefliyordu. İki siyasetçinin partileri başa baş bir yarış içinde. Üzücü bir şekilde, Türklere sert davranabileceğini göstermek isteyen Rutte, dikkatsizce hamlesi nedeniyle Wilders'in kampanyalarına itibar sağlamış oldu."
Gazetenin muhabirlerinden Hannah Lucinda Smith ise, "Avrupa'daki Türkler Erdoğan'ın zaferi için önemli" başlıklı yazısında referandumun "94 yıllık Türkiye tarihindeki en büyük devrimi" gerçekleştirmeyi amaçladığını belirtti ve şu ifadeleri kullandı:
"Avrupa'ya gelen pek çok Türk, 20'nci yüzyılın ikinci yarısında bugün Erdoğan'ın partisinin kalesi olan yoksul ve tutucu bölgelerden geldi. Çoğu yaşadıkları ülkeye entegre olmadı ve Türkiye modernleşirken eski geleneklerine devam ettiler.
İronik bir şekilde Türkiye yasalarına göre siyasetçilerin yurtdışında propaganda yapması yasak. Ama çoğu parti bu yasaya uymuyor."
POPÜLİST RETORİK ARTTI
Hollanda’daki ‘Müslüman sayısını sınırlı tutma’ vaadiyle Özgürlükler Partisi’ni (PVV) kuran Wilders, Kuran’ı yasaklayacağını, cami ve mülteci merkezlerini kapayacağını, Hollanda’yı Avrupa Birliği’nden çıkaracağını söylüyor. Yakın zamana kadar Wilders’in partisi anketlerde öndeydi. Wilders’ın ırkçı, yabancı karşıtı söylemleri nedeniyle ana akım partiler de popülist retoriğe yönelerek PVV partisinden oy çalmaya çalışıyor.
Hollanda Başbakanı Rutte’nin Liberal Partisi'nin son haftalarda anketlerde birinciliğe yükselmesi de bu popülist tonuna bağlanıyor. Rutte, gazetelere ‘Kurallara uymuyorsan ülkeyi terk et’ diye ilan vermiş, Hollanda’da Türkiye’nin referandumla ilgili miting yapmasına karşı çıkan açıklamalar yapmıştı. Sonra da uçuş yasağı geldi.
WILDERS BAŞBAKAN OLABİLİR Mİ?
Hollanda’da 12.9 milyon seçmen bulunuyor. Ülkede çoğu Türk ya da Faslı olmak üzere 840 bin ile 960 bin Müslüman nüfusun yaşadığı tahmin ediliyor. Koalisyonlara yatkın seçim sistemine göre genel oydan yüzde 0.67 oy alan bir parti, bir milletvekili çıkarabiliyor. Wilders’in partisi birinci gelse de çoğu parti işbirliği yapmayacağını söylediğinden, hükümette olma ihtimali pek bulunmuyor. Rutte birinci gelirse yeni bir koalisyon oluşturması gerekecek. Hükümeti kurmak için 150 kişilik parlamentoda 76 milletvekiline ulaşmak gerekiyor. Türkiye ile kriz işte Hollanda’daki böyle bir arka planda gerçekleşiyor.