Terörden kaçtı, barınakta yaşadı, bugün dünyanın en iyileri arasında... Filmi çekilecek!

Güncelleme Tarihi:

Terörden kaçtı, barınakta yaşadı, bugün dünyanın en iyileri arasında... Filmi çekilecek
Oluşturulma Tarihi: Ekim 21, 2021 13:28

Her şey 6 yaşındayken bir grup teröristin babasının iş yerinin kapısından içeri adım atmasıyla başladı. Bugün 11 yaşında olan satranç dehası Tani, zekasıyla tüm ailesinin ve kendi gibi nice çocuğun hayatını değiştirdi. İşte okuyan herkese ilham verecek gerçek bir "The Queen's Gambit" hikayesi...

Haberin Devamı

Tam adı Tanitoluwa Adewumi ama ona herkes Tani diyor. Satranç tahtasının başına oturduğu anda Tani'nin aklından geçen tek şey "Rakibimi en hızlı kaç hamlede şah mat edebilirim?" oluyor. Bu nedenle atak yapmak için eline geçen tüm fırsatları agresif bir biçimde değerlendiriyor.

Tani, satranç kariyeri söz konusu olduğunda da aynı yaklaşımı benimsiyor. 11 yaşına basalı daha sadece bir ay oldu ama o hedeflerine doğru koşar adımlarla ilerliyor.

Bu yıl başlarında adını ABD'de satranç ustaları arasına yazdıran Tani'nin asıl isteği dünyanın en genç "büyükustası" olabilmek.

En genç "büyükustalık" rekoru şu an 12 yaşındaki Abhimanyu Mishra'ya ait ama Tani, aynı noktaya Abhimanyu'dan önce varabilmek için var gücüyle çalışıyor.

New York'ta yaşayan Tani'nin gündüzleri okulda geçiyor. Eve gelir gelmez tahtanın başına oturuyor ve yedi saat boyunca antrenman yapıyor. Eğer o gün okul yoksa antrenman süreleri sekiz, dokuz, on saati bulabiliyor.

Haberin Devamı

Tani, satrançtaki başarılarıyla çok sayıda ödüle layık görüldü. Bu ödüller arasında en önemlisi de 2019 yılında aldığı New York Okullararası Eyalet Şampiyonu unvanıydı. Ancak Tani'nin belki de bundan bile daha büyük bir başarısı var: O zekasının gücüyle ailesinin hayatını değiştirdi.

BOKO HARAM TERÖRÜNDEN KAÇTILAR

Tani'nin macerası, 6 yıl kadar önce Nijerya'nın kuzeyinde Abuja şehrinde bir matbaada başladı. Matbaanın sahibi Tani'nin babası Kayode Adewumi'ydi. Talep üzerine ders kitapları, el ilanları, broşürler basıyorlardı.

2015 yılının aralık ayında matbaaya dört erkek geldi ve 25 bin afişlik bir sipariş verdi. Bu büyük siparişe sevinen Adewumi, o sırada önemli bir gerçekten habersizdi: Gelenler terör örgütü Boko Haram militanlarıydı.

Adamlar gittikten sonra akşam saatlerinde bıraktıkları USB belleği bilgisayara takıp basmasını istedikleri afiş örneğini gören Adewumi şoke oldu. Afişte Arapça "Tüm Hristiyanları öldürün. Batılı eğitime ölüm" yazılıydı.

Terörden kaçtı, barınakta yaşadı, bugün dünyanın en iyileri arasında... Filmi çekilecek

Batı tarzı eğitime, özellikle de kız çocuklarının okumasına karşı olan Boko Haram, düzenlediği okul baskınları ve kaçırdığı çocuklarla bilinen bir örgüt.

BİR GECE VAKTİ EVLERİNİ BASTILAR

Kendisi de Hristiyan olan Adewumi, siparişi almaya geldiklerinde, "Makineler bozuldu" diye bahane uydurup Boko Haram militanlarını başka bir matbaaya göndermeye çalıştı.

Haberin Devamı

Ancak adamlar Adewumi'ye inanmadı. Bunun üzerine o da cep telefonu çalmış gibi yapıp dükkânın arka kapısından sessiz sedasız çıkıp gitti.

Bundan kısa bir süre sonra, Adewumi bir iş seyahatindeyken evlerinin kapısı çaldı. Eşi Oluwatoyin kapıyı açar açmaz, silahlı adamlar içeri dalıp kadını tehdit ederek Kayode'nin nerede olduğunu sordu.

Oluwatoyin kafasını öne eğip karşısındaki kişilerin yüzüne bakmamaya çalıştı. Çünkü filmlerden hatırladığı bir şey vardı. Böyle durumlarda saldırganların yüzlerini tanımak oldukça tehlikeliydi.

Müslüman olan Oluwatoyin Adewumi, Arapça da biliyordu. Eve dalan militanlara Arapça yalvarınca adamlar "Müslüman mısın?" diye sordular. "Evet" yanıtını alınca daha fazla uzatmayıp çekip gittiler. Ailenin sonradan düşündüğüne göre muhtemelen matbaaya gittiklerinde duvarda asılı haçı görmüşler, o nedenle eve baskın düzenlemişlerdi.

Haberin Devamı

2017 YAZINDA ABD'YE KAÇTILAR

Bütün bunlar yaşanırken Tani ve ağabeyi Austin, diğer odada mışıl mışıl uyuyordu ve yaşananlardan haberleri yoktu. Hatta Tani o zamanlar Boko Haram'ın ne olduğunu bile bilmiyordu.

Aile önce Abuja'dan ayrılıp başka bir şehre taşındı. Ancak hayatlarının tehlikede olduğuna dair korkuları sona ermedi. Ardından Haziran 2017'de turist vizesiyle Nijerya'dan ayrılıp ABD'ye gittiler. Tani için tüm bunlar keyifli bir maceradan başka bir şey değildi.

New York'un Queens bölgesinde bir kilisede çalışan Nijeryalı Papaz Philip Falayi'ye ulaştılar. Falayi geçmişte Adewumiler gibi çok sayıda aileye yardımcı olmuştu. Geçen yıl NPR'a konuşan Falayi, "Bana gelirler, onlarla yardım ederim, hayatlarına devam ederler" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Papaz Philip, önce Adewumi'leri kendi bodrumunda ağırladı. O esnada ailenin New York Evsiz Hizmetleri Kurumu ile bağlantı kurmalarını da sağladı. Kurum Adewumi ailesini Manhattan'da bir telin üst katlarında bulunan bir barınağa geçici olarak yerleştirdi. Oluwatoyin ve Kayode bir katta, Tani ve Austin ise bir başka katta kalıyordu.

Terörden kaçtı, barınakta yaşadı, bugün dünyanın en iyileri arasında... Filmi çekilecek

Fotoğraf: UNHCR

SATRANÇLA YENİ OKULUNDA TANIŞTI

Tani ebeveynini görmek için kat değiştirmek zorunda kalmaktan pek memnun değildi ama anne ve babası başlarını sokacak bir yerleri olunca bir nebze olsun rahatlamıştı. Kayode bir restoranda bulaşıkçılık ve Uber sürücülüğü yapıyor, Oluwatoyin ise bir temizlik şirketinde çalışıyordu.

Birkaç hafta sonra Tani ve Austin yakınlardaki bir devlet okuluna yazıldı. Okulun aktif bir satranç kulübü vardı. Daha önce hiç satranç oynamamış olan Tani kulübe katılmak istedi ancak 330 dolarlık (3 bin TL) bir katılım ücreti ödemeleri gerekiyordu. Annesi antrenörlere bir barınakta yaşadıklarını anlatınca, kayıt ücretini almadan Tani'yi kulübe kabul edebileceklerini söylediler.

Haberin Devamı

Antrenörü Shawn Martinez NPR'a yaptığı açıklamada, Tani'nin potansiyelinin ilk andan itibaren çok belli olduğunu söyledi ve "İnanılmaz bir hafızası var öğrendiği şeyle çok ilgili" diye konuştu.

Tani, 2019'daki şampiyonaya katıldığında satranca başlayalı henüz sadece bir yıl olmuştu ve kazanmasını kimse beklemiyordu. İlk beş maçını aldıktan sonra şampiyonanın final maçını neredeyse kaybetmek üzere olan Tani, "Kazanıyordum ama sonra batırdım" diye konuştu. Ancak rakibi Tani'nin batırdığını fark etmemişti. Bunun üzerine Tani rakibine "Beraberlik olsun mu?" teklifinde bulundu, aldığı "Evet" cevabı ile de şampiyonluğa yürüdü.

ŞAMPİYON OLUNCA AİLENİN HAYATI DEĞİŞTİ

Ailenin şansı Tani'nin eyalet şampiyonu olduğunun duyulmasından sonra açıldı.

Tani turnuvayı kazanınca ailenin barınaktan çıkmasını sağlayacak bir yol bulmak isteyen antrenörleri, bu evsiz satranç dehasıyla ilgili medyaya haber saldı. New York Times köşe yazarı Nicholas Kristof bile Tani hakkında, "Bu 8 Yaşındaki Satranç Şampiyonu Sizi Gülümsetecek" başlıklı bir köşe yazısı kaleme aldı.

Kristof, NPR'a, "Yazı internet sitesinde yayımlanır yayımlanmaz inanılmaz bir karşılık gördü. Ben bile afalladım. Neyse ki satranç antrenörleri benden birkaç adım öndeydiler ve bir 'GoFundMe' sayfası açmışlardı" dedi.

New York Times'daki yazı sayesinde Tani'nin hikayesi bütün dünyada bilinir hale geldi. Baba Kayode Adewumi, uluslararası medyadan gelen röportaj taleplerine çok şaşırdıklarını belirterek, "Bir anda işler büyüdü. Şu an bunun Tanrı'nın bizim için bir lütfu olduğuna inanıyorum" diye konuştu.

Terörden kaçtı, barınakta yaşadı, bugün dünyanın en iyileri arasında... Filmi çekilecek

ABD'li komedyen Trevor Noah, Tani'nin hikayesini film yapacak.

10 GÜNDE 250 BİN DOLAR

Gönüllülerin Adewumi ailesinin ABD'deki hayatlarına başlayabilmelerine yardımcı olması, barınma, eğitim ve hukuk giderlerinin karşılanabilmesi için yaptıkları bağışlarla, "GoFundMe" sayfasında 10 gün içinde 250 bin dolar toplandı. Adewumi, "Birçok insan bize gerçekten yardımcı oldu. Çok fazla insan maddi destek sağladı. Barınaktan çıkabilmemiz için gerekli parayı bize bağışladılar" dedi.

Adewumi, CNN Sport'a yaptığı açıklamada ise "Bir aile Manhattan'daki evimizin bir yıllık kirasını ödedi, bir aile 2019 model sıfır kilometre bir otomobil hediye etti, Missouri'de bulunan Saint Louis Satranç Kulübü de hem ailemizi hem de Tani'nin antrenörlerini davet edip ağırladı" ifadelerini kullandı.

Bunun yanı sıra Trevor Noah, Tani'nin hayat hikayesinin film haklarını satın aldı. Ayrıca, Adewumi ailesi çok satan kitapların yazarı Craig Borlase ile iş birliği yaparak, My Name Is Tani... and I Believe in Miracles (Benim Adım Tani... Ve Ben Mucizelere İnanıyorum) isimli bir kitap da yayımladı.

ONLAR DA BAŞKALARINA YARDIM EDİYOR

Tani'nin "GoFundMe" sayfası halen açık ve bağış alıyor. Bağışlar daha sonra dünyanın dört bir yanındaki dezavantajlı çocukları desteklemek için çalışan Tanitoluwa Adewumi Vakfı'na aktarılıyor.

Baba Adewumi bu kararı, "İhtiyacı olana yardım etmemiz gerek çünkü bunun ne demek olduğunu biliyoruz; yaşamadığımız şey kalmadı" sözleriyle açıkladı ve ekledi:

"Barınaktayken tanıştığımız insanların bazıları halen orada. İhtiyacı olanlara yardım etmeliyiz, özellikle de satranç topluluğuna ve yardıma ihtiyacı olanlara. Bu nedenle vakfa para aktarıyoruz, insanlara yardım etmek için."

Adewumi ailesi üyeleri kendilerini satranç sporuna borçlu hissediyor. O kadar ki, vakıf aracılığıyla Afrika kıtasında daha fazla insanı satranca çekmeyi amaçlayan bir kuruluşa destek veriyorlar.

Mendez de satrancın birçok genç insanın zorluklarla mücadele etmesine yardımcı olduğuna şahitlik ettiğini ancak bunun için çok çalışmak gerektiğini söyledi. Martinez, "Satranç zekayı, karakteri ve bu işe yaptığınız yatırımları onurlandırır" ifadelerini kullandı.

Terörden kaçtı, barınakta yaşadı, bugün dünyanın en iyileri arasında... Filmi çekilecek

The Queen's Gambit dizisinde baş karakter Beth Harmon'ı Anya Taylor-Joy canlandırdı.

BETH HARMON'A BENZETENLER DE VAR

Tani'nin hikayesi geçtiğimiz yıl ülkemizde de çok popüler olan "The Queen's Gambit" dizisini hatırlatıyor. Kurgusal bir romandan uyarlanmış olan dizide, 1960'lı yıllarda Kentucky'de bir yetimhanede büyüyen bir kız çocuğunun, ergenlik yıllarında satranç şampiyonluğuna yürüme hikayesi anlatılıyordu.

Tani de diziyi seyrettiğini belirterek, "Kesinlikle Beth'te kendimi gördüm" diye konuştu. "Satranç benim için her şey demek. Satranç sayesinde bugün buraya geldik" diyen Tani, ilk zamanlarda işinin hiç de kolay olmadığını, katıldığı ilk satranç turnuvasında maçlarının çoğunu kaybettiğini belirterek, "Elbette, bu noktaya gelmem zaman aldı. Bence herkes için aynı şey geçerli" ifadelerini kullandı.

DÜNYA DEVLERİNİ İZLEYEREK ÖĞRENİYOR

Tani'nin antrenmanlarının önemli bir kısmını dünyanın en iyi satranç oyuncularını izlemek oluşturuyor. Şu anki dünya şampiyonu Magnus Carlsen, "büyükustalar" Hikaru Nakamura, Levon Aronian ve Ian Nepomniachtchi gibi isimlerin müsabakalarını adım adım takip eden Tani, nasıl düşündüklerini ve her hamleyi nasıl planladıklarını anlamaya çalışıyor.

Carlsen de CNN Sport'a yaptığı açıklamada, dünyanın en iyisi olmanın sırlarını paylaştı. "Bütün mesele bu işe zaman ayırmak" diyen Carlsen şöyle devam etti:

"Bence ben bu oyunu bu kadar sevmesem, olduğum yere gelemezdim. Bunca senedir beni iten güç bu. Çocukluğuma dair hatırladığım şey, okula giderdim, okuldan sonra arkadaşlarımla futbol oynardım, sonra da eve gelip satranç tahtamla ve satranç kitaplarıyla dolu masama otururdum. Çoğu zaman yemeği de orada yerdim. Mecbur değilsem ailemle yemek yemek istemezdim çünkü o zaman satranç çalışamazdım. Çalışma sürelerimi toplasak çok uzun bir zaman edecektir ama bunu hep seve seve yaptım."

Tani'nin de Carlsen'in izinden gidip satrançta en üst mertebe olan "büyükustalığa" erişebilmesi için üç büyükusta normu (satranç turnuvalarında üst düzey performanslara verilen bir ödül) ve Uluslararası Satranç Federasyonu'ndan (FIDE) 2500 değerlendirme puanı alabilmesi gerekiyor.

Terörden kaçtı, barınakta yaşadı, bugün dünyanın en iyileri arasında... Filmi çekilecek

Tani'nin kitabının yetişkinler ve genç okurlar için iki ayrı versiyonu bulunuyor.

'HİÇBİR ŞEYDEN KORKMUYOR'

Antrenörleri bile Tani'yle satranç oynamaktan keyif aldıklarını söylüyor. Örneğin, Martinez usta bir oyuncu ama karşısında oturan kişinin ustalık seviyesi Tani'yi pek ilgilendirmiyor. Rakibi kim olursa olsun, masanın başına geçip kafasını elleriyle kavrayarak derin derin odaklandığında Tani için her şey sıfırdan başlıyor.

Tani'yi bir aslanla bir kaplan arasında bir yere koyduğunu söyleyen Martinez, "Satranç tahtası üzerindeki hiçbir şeyden korkmuyor ve en iyilerin en iyisini yenmek için gerekli olan da bu" yorumunu yaptı.

Kariyerinin ne yöne gideceği henüz kesin değil belki ama Tani için kesin olan bir şey varsa o da ailesinin desteği her zaman yanında. Annesi Tani'yi hiçbir turnuvada yalnız bırakmıyor, babası da yoğun iş programına uydurabildiği müsabakalara katılmaya çalışıyor.

'YENİDEN DENE, DAHA İYİSİ İÇİN CESARETİNİ TOPLA'

Oğlunun maçtan çıkışını izlerken Baba Adewumi bir başparmak sinyali bekliyor: Kazandıysa yukarı doğru, berabereyse yana, kaybettiyse aşağı... Ama sonuç ne olursa olsun babasının tepkisi değişmiyor.

Adewumi, "Tani'nin oynadığı anları izlerken göğsüm yerinden çıkacak gibi hissediyorum. Maç bittikten sonra sarılıp kutlama yapıyoruz. Eğer kaybettiyse de ona sarılıp yüreklendirmeye çalışıyorum" sözleriyle anlattı ritüellerini.

Adewumi, "Tani'nin kaybettiği zamanlarda felsefesi şu: Yeniden dene, kaybetmene neden olan şeyin ne olduğunu bul ve daha iyisini yapmak için cesaretini topla" diye de ekledi.

Bu felsefe şimdilik başarılı olmuş gibi görünüyor. Böyle giderse Tani'nin "büyükusta" olması işten bile değil.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!