Güncelleme Tarihi:
Joe Parkinson, Drew Hinshaw, James Marson ve Aruna Viswanatha'nın imzasıyla yayınlanan 'Tenha bir pist, bir Türk ajan ve sıfır silah: Esir takasının yeni dünyası' başlıklı analizde, Ukrayna'daki savaşın başlamasından kısa bir süre sonra 27 Nisan 2022'de Türkiye'de gerçekleştirilen esir takası ele alındı.
"HER İKİ TARAF DA TÜRKİYE'YE GÜVENEBİLECEKLERİ KONUSUNDA HEMFİKİRDİ! HER ŞEY GÜVENLE İLGİLİ"
Türkiye'nin iki düşman güç ABD ve Rusya arasında detayları dikkatlice hazırlanmış bir esir alışverişini başarılı bir şekilde yönettiğini anlatan gazete 27 Nisan 2022'de gerçekleşen devir teslimin Türkiye'nin ev sahipliği yaptığı çok sayıda rehine takasının ilki olduğunu hatırlattı ve "Türkiye son olarak Katar'ın İsrail ve Hamas arasında arabuluculuk yapmasına ve Hamas'ın elinde tuttuğu yaklaşık 200 kadar İsrailli ve yabancı rehinenin kurtarılmasına yardımcı oldu. " ifadelerini kullandı.
Ukrayna savaşının başlamasından sonra birçok ülkenin Rus yetkililere seyahat kısıtlamaları getirmesi nedeniyle esir takasına hangi ülkenin ev sahipliği yapabileceğinin masaya yatırıldığını anlatan WSJ, "Her iki taraf da Türkiye'ye güvenebilecekleri konusunda hemfikirdi." ifadelerini kullandı ve Üst düzey bir Türk yetkilinin sözlerine yer verdi;
"Her şey güvenle ilgili. Bu bir istihbarat diplomasisi."
İSVİÇRE KÜME DÜŞTÜ
Rehine anlaşmaları ve takasları ile ilgili görevin 'kesinlikle Doğu'ya kaydığını' öne süren WSJ, analizinde "Rusya, İsviçre ve Avusturya'yı, Avrupa yaptırımlarına katılmalarının ardından 'Dost Olmayan Ülkeler Listesi'ne ekledi. Bir zamanlar süper güç çatışmalarında ön sıralarda arabuluculuk yapan İsviçreli diplomatlar, şimdi küme düştükleri için Whatsapp gruplarında homurdanıyorlar. " ifadelerini kullandı.
İsviçre'nin yerine Rusya'ya askeri teçhizat sağlayan, Ukrayna'ya savaş uçakları satan NATO üyesi Türkiye'nin esir takası ve barış görüşmelerine ev sahipliği yaptığını yazan gazete Türkiye'nin artık Orta Doğu'nun güç merkezinde yer aldığını vurguladı.
TÜRK DİPLOMASİSİNİN GİZLİ ELİ: HAKAN FİDAN
Amerika'nın rehine krizleri ve diğer anlaşmazlıkların çözümünde Türkiye, Suudi Arabistan ya da BAE'ye bağımlı hale geldiğini öne süren WSJ, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ı ise 'Türkiye diplomasisinin gizli eli olarak' tanımladı:
"Erdoğan'ın 'sır küpüm' dediği Hakan Fidan, Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) başkanı olarak öne çıktı. 42 yaşındayken Türkiye'nin en genç istihbarat şefi olan Fidan, Haziran ayında Dışişleri Bakanlığı'na getirildi. Fidan'la birlikte çalışan eski CIA görevlileri, onun jeopolitik fay hatlarını aşan bir ağ kurduğunu, Washington ve Moskova'da yakın temaslar geliştirdiğini söylüyor."
2022 yılında gerçekleşen rehine takasında da hem ABD'nin hem Rusya'nın Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile iletişime geçtiğini yazan WSJ, Bakan Fidan'ın iki ülkeden gelen İstanbul teklifine rağmen Ankara'daki havaalanının tenha bir bölümünü işaret ettiğini yazdı.
ABD ve Rusya'nın casus şeflerinin MİT'in "kale" olarak bilinen karargâhına giderek görüşmeler gerçekleştirdiğini yazan gazete "Birkaç gün içinde MİT her iki ülkeye de rehine takasının ayrıntılarını özetleyen bir plan gönderdi." ifadelerini kullandı.