Güncelleme Tarihi:
***
Evet, eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff, Almanya’da yazılı olmayan bir kuralı bozdu.
Almanya’nın eski Başbakanlar Konrad Adenauer, Ludwig Erhard, Kurt Georg Kiesinger, Willy Brandt, Helmut Schmidt de görevlerini bıraktıktan sonra paralı iş yapmadılar.
Ama bu kuralı kısa bir süre önce yaşamını yitiren ve Almanya’nın 1982-1998 yılları arasında başbakanlığını yapan Helmut Kohl bozdu.
Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin (CDU) yıllarca genel başkanlığını da yapan Helmut Kohl, 1998 yılında başbakanlık koltuğunu kaybettikten sonra o dönemdeki medya devi Leo Kirch’e dıştan danışmanlık hizmeti vermeye başladı.
Bunun karşılığı olarak da yılda 600 bin Mark (320 bin Euro) para aldı.
Başta SPD’liler olmak üzere çeşitli çevrelerden tepkiler ve eleştiriler artınca Kohl, danışmanlığı bırakmak zorunda kaldı.
Helmut Kohl’ü koltuğundan eden ve 1998-2005 yılları arasında Almanya’nın başbakanlığını yapan SPD’li Gerhard Schröder, yazılı olmayan bu kuralı tamamen devre dışı bıraktı.
Schröder görevden ayrıldıktan birkaç hafta sonra Rus Gazprom şirketinin hisselerin yüzde 51’ne sahip olduğu Nord Stream isimli enerji şirketinin yönetiminde görev aldı.
Tabii yüklü miktarda para karşılığı.
Aynı zamanda İsviçreli Yayınevi Ringier’e de danışmanlık hizmeti vermeye başladı.
Tabii yüklü miktarda para karşılığı.
Başta köklü partiler olmak üzere çeşitli çevrelerden yoğun tepkiler ve eleştirel yağdı.
Ama Schröder hiç aldırmadı.
Yani bir yerde ‘İt ürür, kervan yürür’ dedi.
***
İşte bugünlerde Schröder yine gündemde.
Rusya’daki dev enerji şirketi Rosnef’in yönetiminde görev alması isteniyor Schröder’in. Geçen yıl 9 Yönetim Kurulu Üyesine 52 milyon Euro dağıtmış Rosnef..
Schröder de böyle bir teklifi geri çevirmeyi düşünmüyor tabii.
Muhtemelen Kasım ayında işbaşı yapacak.
İşin ilginç yönü, eski bir CDU’lu politikacı ve partisiz bir eski Cumhurbaşkanı olan Christian Wulff’a ateş püsküren Ralf Stegner’den de sosyal demokrat diğer politikacılardan da Schröder’e dönük doğru dürüst bir tepki de yok, eleştiri de.
Belli ki, bildiğini okuyan Gerhard Schröder’in yolundan şaşmayacağından onlar da emin.
Ama her şeye rağmen SPD’lilerin bu tutumu bana ‘Tencere dibin kara, seninki benden kara’ özdeyişini hatırlatıyor.