Tehlikeli tırmanış
Güncelleme Tarihi:
Zeynel LÜLE / BRÜKSEL
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2006 00:00
Avrupa Birliği her fırsatta Türkiye’ye etnik zenginliğin korunması yönünde mesaj verirken, bazı Avrupa ülkelerinde yabancıları entegre etmeye yönelik girişimler absürd bir yön almaya başladı.
.Almanya’nın Baden Württemberg eyaletinde vatandaşlığa geçmek isteyenlere "vicdan testi" adı altında tuhaf bir test uygulanmaya başlandı.
.Hollanda’da Flemenkçe dışındaki dillerin yasaklanması gündeme geldi.
.Berlin’de teneffüste Almanca konuşmayan yabancı çocuklara "süpürge cezası" getirildi.
AVRUPA’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan yabancılara yönelik "hoşgörüsüz" tutum tırmanışa geçti ve tehlikeli boyuta ulaşmaya başladı. Vatandaşlığa başvuru için hazırlanan "vicdan testleri" İslam ve yabancı düşmanlığını körüklerken, yerel ve ulusal alanda yürütülen politikalar, halkı "yabancı düşmanlığı" konusunda cesaretlendiriyor.
Bazı AB ülkesinde ırkçı çağrışım yapan tuhaf uygulamalar şöyle:
Almanya’nın Baden-Württemberg eyaletinde Alman vatandaşlığına geçmek isteyenlere uygulanan "vicdan testi" sınavı, yabancı düşmanlığı konusunda tehlikeli tırmanışın ilk önemli göstergesini oluşturdu. Vicdan testinde, "11 Eylül saldırıları hakkında ne düşünüyorsunuz?", "Kızınız Müslüman olmayan biriyle evlenmek isterse tepkiniz ne olur?" ve "Töre cinayetlerini haklı buluyor musunuz?" gibi toplam 30 soru yer alıyor.
Hollanda’da sokakta Göç ve Uyum Bakanı Rita Verdonk, sokakta Flemenkçe dışında hiçbir dilin konuşulmaması gerektiğini savundu ve bu konuda bazı önlemlerin alınması gerektiğini belirtti. Bakan, pekçok Hollandalı’nın sokakta yabancı dil konuşulduğunu duyduğunda rahatsız olduğunu ileri sürdü.
Almanya’da vatandaşlığa geçiş için uygulanması tartışılan "vicdan testinin" bir benzerinin de Hollanda’da yapılacağı açıklandı. Hollanda Adalet Bakanlığı Sözcüsü, ülkeye gelmek isteyen yabancılara, zorunlu evlilikler ve aile içi şiddetle ilgili soruların yöneltileceğini belirtti. Sözcü, bu sorulara verilecek yanıtların, kişilerin ülkeye giriş çıkış yapıp yapamayacağını belirleyeceğini söyledi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel’in partisi, okullarda Almanca konuşmayana "süpürge cezası" verilmesini tartıştı. Başbakan Angela Merkel’in Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nden (CDU) eğitim uzmanı Robert Heinemann, "Almanca konuşmayan okulun bahçesini süpürsün" önerisi, Berlin’deki Herbert-Hoover okulunda uygulanmaya başlandı.
Fransa’da aşırı sağcılar da istasyonlarda domuz paçası dağıtmaya başlayarak Müslüman ve Yahudilere yönelik ayrımcılık yapmaya başladı. Sivil toplum örgütleri İçişleri Bakanı Sarkozy’den bu uygulamanın durdurulmasını isterken, çorbacılar; "Ayrımcılık yapmıyoruz, Müslüman açlar isterse onlara da çorba dağıtmaya hazırız" dediler.
Belçika’nın Flaman bölgesinin Hristiyan demokrat kökenli konut ve uyumdan sorumlu bakanı Marilu Keulen, yabancılara sosyal konut verilmesi için Flamanca bilme zorunluluğu getirilmesini istedi. Yine Belçika’da Flaman eyalet meclisi üyesi Sonia Clais, Türkiye’den gelin ve damat getirilmesinin yasaklanmasını talep etti.
.Hollanda’da Flemenkçe dışındaki dillerin yasaklanması gündeme geldi.
.Berlin’de teneffüste Almanca konuşmayan yabancı çocuklara "süpürge cezası" getirildi.
AVRUPA’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan yabancılara yönelik "hoşgörüsüz" tutum tırmanışa geçti ve tehlikeli boyuta ulaşmaya başladı. Vatandaşlığa başvuru için hazırlanan "vicdan testleri" İslam ve yabancı düşmanlığını körüklerken, yerel ve ulusal alanda yürütülen politikalar, halkı "yabancı düşmanlığı" konusunda cesaretlendiriyor.
Bazı AB ülkesinde ırkçı çağrışım yapan tuhaf uygulamalar şöyle:
Almanya’nın Baden-Württemberg eyaletinde Alman vatandaşlığına geçmek isteyenlere uygulanan "vicdan testi" sınavı, yabancı düşmanlığı konusunda tehlikeli tırmanışın ilk önemli göstergesini oluşturdu. Vicdan testinde, "11 Eylül saldırıları hakkında ne düşünüyorsunuz?", "Kızınız Müslüman olmayan biriyle evlenmek isterse tepkiniz ne olur?" ve "Töre cinayetlerini haklı buluyor musunuz?" gibi toplam 30 soru yer alıyor.
Hollanda’da sokakta Göç ve Uyum Bakanı Rita Verdonk, sokakta Flemenkçe dışında hiçbir dilin konuşulmaması gerektiğini savundu ve bu konuda bazı önlemlerin alınması gerektiğini belirtti. Bakan, pekçok Hollandalı’nın sokakta yabancı dil konuşulduğunu duyduğunda rahatsız olduğunu ileri sürdü.
Almanya’da vatandaşlığa geçiş için uygulanması tartışılan "vicdan testinin" bir benzerinin de Hollanda’da yapılacağı açıklandı. Hollanda Adalet Bakanlığı Sözcüsü, ülkeye gelmek isteyen yabancılara, zorunlu evlilikler ve aile içi şiddetle ilgili soruların yöneltileceğini belirtti. Sözcü, bu sorulara verilecek yanıtların, kişilerin ülkeye giriş çıkış yapıp yapamayacağını belirleyeceğini söyledi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel’in partisi, okullarda Almanca konuşmayana "süpürge cezası" verilmesini tartıştı. Başbakan Angela Merkel’in Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nden (CDU) eğitim uzmanı Robert Heinemann, "Almanca konuşmayan okulun bahçesini süpürsün" önerisi, Berlin’deki Herbert-Hoover okulunda uygulanmaya başlandı.
Fransa’da aşırı sağcılar da istasyonlarda domuz paçası dağıtmaya başlayarak Müslüman ve Yahudilere yönelik ayrımcılık yapmaya başladı. Sivil toplum örgütleri İçişleri Bakanı Sarkozy’den bu uygulamanın durdurulmasını isterken, çorbacılar; "Ayrımcılık yapmıyoruz, Müslüman açlar isterse onlara da çorba dağıtmaya hazırız" dediler.
Belçika’nın Flaman bölgesinin Hristiyan demokrat kökenli konut ve uyumdan sorumlu bakanı Marilu Keulen, yabancılara sosyal konut verilmesi için Flamanca bilme zorunluluğu getirilmesini istedi. Yine Belçika’da Flaman eyalet meclisi üyesi Sonia Clais, Türkiye’den gelin ve damat getirilmesinin yasaklanmasını talep etti.