Güncelleme Tarihi:
Ulusal televizyonda canlı yayına çıkan Tayland Genelkurmay Başkanı Prayut Chan-Ocha, ülkede yaşanan siyasi krizin ardından istikrarın sağlanması için darbe yapıldığını duyurdu.
Yanına en üst düzey dört komutanını da alan Prayut, "Ülkenin hızla normale dönmesi için ordunun kurduğu Ulusal Barış sağlama Komitesi 22 Mayıs saat 16.30 itibarıyla yönetimi ele geçirmiştir" diyerek, bu durumun uluslararası ilişkileri etkilemeyeceğini sözlerine ekledi.
Prayut, yaklaşık yedi ay içinde 28 kişinin hayatını kaybettiği, 700'e yakın kişinin de yaralandığı gösterilerin ardından gelen darbenin olayların daha da kötüye gitmesinin engellenmesi için gerekli olduğunu belirtti.
ANAYASA ASKIYA ALINDI
Ordudan yapılan açıklamada geçici hükümetin lağvedildiği, anayasanın askıya alındığı, senatonun ise görevine devam edeceği duyuruldu.
Tayland ordusu ayrıca tüm televizyon ve radyo kanallarının yayınlarının durdurulmasını emretti. Söz konusu kanalların sadece ordunun yayınlarını vereceği açıklandı.
Reuters'a konuşan üst düzey bir ordu yetkilisi, gösteri alanlarındaki protestocuların meydan ve sokaklardan "ayrılmalarına yardımcı olunması için" asker ve zırhlı araçların bölgeye sevk edileceğini söyledi.
SIKIYÖNETİM İLAN EDİLMİŞTİ
Tayland Genelkurmay Başkanı Prayut, önceki gün 1914 anayasasının “kriz dönemlerinde askere müdahale izni verdiğini hatırlatarak sıkıyönetim ilan etmişti. Sıkıyönetimin “darbe olmadığını” söyleyen Prayut, “Tayland’ın Ukrayna ya da Mısır olmasına izin vermeyeceğim” demişti.
Prayut sıkıyönetim ilan ettikten bir gün sonra da başkent Bangkok'ta iki saatten uzun süren toplantıda hükümet yetkilileri ve muhalif göstericilerle görüşmüştü. Ordu sözcüsü Werachon Sukhonthapatipak,"Tarafların tümü ülke için en iyi çözümü bulmaya kararlılar. Tabii ki ilk gün bir çözüme kavuşamadık. Fakat taraflara ev ödevi verdik, gidip destekçilerine bunları danışacaklar" demişti.
19'UNCU MÜDAHALE
Tayland'da 1932'de parlamenter monarşiye geçişten bu yana 12 darbe yapıldı. Yedi darbe girişimi de başarısız oldu.
Tayland'da bundan önceki son darbe, 2006 yılında dönemin başbakanı Taksin Şinavatra'nın ordu tarafından devrilmesiyle gerçekleşmişti. Halen sürgünde yaşayan ancak özellikle ülkenin kuzeyindeki kırsal kesimden büyük destek gören Taksin'in kızkardeşi Yingluck Şinavatra da yaklaşık iki hafta önce anayasa mahkemesinin kararıyla başbakanlık görevinden alınmıştı.
SÜREÇ NASIL GELİŞTİ
Tayland'ı yeni bir darbeye götüren siyasi sorunlar, Kasım 2013'te hükümetin gündeme getirdiği af yasasıyla gün yüzüne çıkmıştı. Dubai'de sürgünde yaşayan Taksin Şinavatra hakkındaki mahkumiyet kararının kalkmasıyla sonuçlanabilecek söz konusu yasa teklifi, muhalefetin tepkisini çekmişti.
Hükümet, muhalefet milletvekillerinden Sutep Tagsuban'ın liderliğindeki Halkın Demokratik Reformu Komitesi'nin (HDRK) başlattığı eylemler sonucu, teklifi geri çekmek zorunda kalmıştı.
Yasa teklifinin geri çekilmesini yeterli bulmayan Sutep, ülkenin ve Şinavatra ailesinin büyük bir yolsuzluk batağının içinde olduğunu iddia ederek hükümetin devrilmesi gerektiğini savunmuştu.
HDRK'nın bu amaçla 23 Kasım'da başlattığı eylemlere, seçimleri boykot çağrısında bulunan muhalefetteki Demokrat Parti de destek vermişti. Bangkok'ta bir araya gelen hükümet yanlılarının da karşı eylem başlatması üzerine kaos ortamına sürüklenen ülkede, bombalı ve silahlı saldırılar düzenlenmiş, olaylarda toplam 28 kişi ölmüş, yüzlerce kişi yaralanmıştı.
Durumun kontrolden çıkması üzerine ülkede olağanüstü hâl ilan eden eski Başbakan Yingluck Şinavatra, 9 Aralık'ta parlamentoyu feshederek 2 Şubat'ta erken genel seçime gitme kararı almıştı. Erken seçimler, siyasi sistemde reform yapılana kadar ülkenin seçilmeyenlerden oluşan halk konseyi tarafından yönetilmesini isteyen HDRK'nın eylemleri sonucu alt üst olmuştu.
HDRK, seçimlerin ardından Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak hükümetin seçimlerde yetkilerini kötüye kullandığı gerekçesiyle feshedilmesi talebinde bulunmuştu.
Yingluck, 7 Mayıs'ta Anayasa Mahkemesi tarafından yetkisini kötüye kullanmaktan suçlu bulunarak başbakanlık görevinden alınmıştı. Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu da Yingluck'ın görevini ihmal ettiğine ve Senato'da yargılanmasına karar vermişti. Yingluck'ın yerine geçici olarak, Başbakan Yardımcısı Niwatthamrong Boonsongpaisan getirilmişti.