Taşeron işkenceciler
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2005 01:34
ABD’nin terör zanlılarını işkence uyguladığından kuşkulanılan Mısır, Fas, Suriye ve Ürdün gibi ülkelere yolladığı ortaya çıktı. New Yorker Dergisi’nin haberine göre maskeli ajanlar tarafından ‘Gulfstream V’ tipi özel uçağa bindirilen şüpheliler, işkenceci ülkelere götürülüyor. Şimdiye kadar 150 şüpheli, taşeron bir ülkede sorgulandı.
NEW Yorker Dergisi’ne konuşan emekli bir Federal Soruşturma Bürosu uzmanı, işkencenin Bush yönetimi tarafından ‘büroklatikleştirildiğini’ belirterek, zanlıların başka ülkelere gönderilmesi uygulamasının ‘kontrol dışına çıktığını’ öne sürdü. Derginin yeni sayısında ‘Dışarıdan İşkence’ başlıklı makalede, FBI’dan 2003 yılının Temmuz ayında emekli olan terörle mücadele uzmanı Dan Coleman’ın iddialarına geniş yer verildi. Coleman, terör zanlılarının çoğunlukla sorgulama sırasında işkenceye başvurduğu bilinen Mısır, Fas, Suriye ve Ürdün gibi ülkelere gönderildiğini ifade etti. CIA’nın eski bir terörle mücadele uzmanı olan Michael Scheuer de ‘Tüm yaptığımız karabasan yaratmaktı’ diye konuştu.
HAYALET GULFSTREAM
ABD’nin zanlıları işkence uygulayan ülkelere sınırdışı etmesini yasaklayan yasalarına rağmen, CIA’nin sorgulama yöntemlerini araştıran uluslararası hukuk uzmanı Scott Horton’a göre, 2001 yılından bu yana CIA’nin 150 kişiyi bu kapana kıstırdığı sanılıyor. New Yorker, Avrupa, Afrika, Asya ve Ortadoğu’daki zanlıların ‘kukuletalı ya da maskeli Amerikan ajanları’ tarafından kaçırıldığını ve bazen doğruca beyaz bir Gulfstream V uçağına atıldığını yazıyor. Hayali Amerikan şirketlerine kayıtlı olan ve ABD askeri üslerine inebilen uçağın N379P kuyruk numarasının son dönemde N8068V olarak değiştirildiği belirtiliyor.
2002 yılında New York’taki JFK Havalimanı’nda tutuklanan Kanadalı bilgisayar mühendisi Mahir Arar, Gulfstream V uçağıyla, önce Ürdün’ün başkenti Amman’a sonra da Suriye’ye götürüldüğünü ve burada işkence gördüğünü iddia ediyor. 2003 yılında herhangi bir suçlama yöneltilmeden serbest bırakılan Arar, şimdi kötü muamele yüzünden ABD’yi dava ediyor. Arar, uçakta giderken maskeli adamların, Ürdün’le haberleşirken kendilerini, ‘Özel Nakil Birimi’ olarak nitelendirdiklerini anlatıyor.
ABD’nin yasal bir zemine oturmayan bu uygulaması yüzünden terörle suçlanabilecek ya da tanık olarak başvurulabilecek yüzlerce kişiyi elden kaçırdığı belirtiliyor. ABD, Guantanamo Üssü’nde tuttuğu kişileri de ‘düşman’ olarak tanımlıyor ve Cenevre Konvansiyonu’nun esirler için tanıdığı haklardan yararlanmalarına izin vermiyor.
HAŞLIYORLAR
İngiltere’nin eski Özbekistan Büyükelçisi Craig Murray, Washington’un genelde değersiz istihbaratı kabul ettiğini belirterek, ABD’nin mahkumlara kaynar suyla işkence yapan Özbekistan’a üç şüpheliyi yolladığını iddia ediyor. ABD, El Kaide yöneticilerin Halid Şeyh Muhammed’i yakaladığını söylüyor, ancak mahkumun nerede olduğu açıklanmıyor.
HAYALET GULFSTREAM
ABD’nin zanlıları işkence uygulayan ülkelere sınırdışı etmesini yasaklayan yasalarına rağmen, CIA’nin sorgulama yöntemlerini araştıran uluslararası hukuk uzmanı Scott Horton’a göre, 2001 yılından bu yana CIA’nin 150 kişiyi bu kapana kıstırdığı sanılıyor. New Yorker, Avrupa, Afrika, Asya ve Ortadoğu’daki zanlıların ‘kukuletalı ya da maskeli Amerikan ajanları’ tarafından kaçırıldığını ve bazen doğruca beyaz bir Gulfstream V uçağına atıldığını yazıyor. Hayali Amerikan şirketlerine kayıtlı olan ve ABD askeri üslerine inebilen uçağın N379P kuyruk numarasının son dönemde N8068V olarak değiştirildiği belirtiliyor.
2002 yılında New York’taki JFK Havalimanı’nda tutuklanan Kanadalı bilgisayar mühendisi Mahir Arar, Gulfstream V uçağıyla, önce Ürdün’ün başkenti Amman’a sonra da Suriye’ye götürüldüğünü ve burada işkence gördüğünü iddia ediyor. 2003 yılında herhangi bir suçlama yöneltilmeden serbest bırakılan Arar, şimdi kötü muamele yüzünden ABD’yi dava ediyor. Arar, uçakta giderken maskeli adamların, Ürdün’le haberleşirken kendilerini, ‘Özel Nakil Birimi’ olarak nitelendirdiklerini anlatıyor.
ABD’nin yasal bir zemine oturmayan bu uygulaması yüzünden terörle suçlanabilecek ya da tanık olarak başvurulabilecek yüzlerce kişiyi elden kaçırdığı belirtiliyor. ABD, Guantanamo Üssü’nde tuttuğu kişileri de ‘düşman’ olarak tanımlıyor ve Cenevre Konvansiyonu’nun esirler için tanıdığı haklardan yararlanmalarına izin vermiyor.
HAŞLIYORLAR
İngiltere’nin eski Özbekistan Büyükelçisi Craig Murray, Washington’un genelde değersiz istihbaratı kabul ettiğini belirterek, ABD’nin mahkumlara kaynar suyla işkence yapan Özbekistan’a üç şüpheliyi yolladığını iddia ediyor. ABD, El Kaide yöneticilerin Halid Şeyh Muhammed’i yakaladığını söylüyor, ancak mahkumun nerede olduğu açıklanmıyor.