Güncelleme Tarihi:
Panelde Radikal ve Penguen yazarı Kaan Sezyum, AKP İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı ve Dış İlişkiler Başkanı Pınar Akyasan, Gazeteci-Yazar Ahu Özyurt ve Amsterdam Belediyesi Meclis Üyesi Emre Ünver ifade özgürlüğü, limitler, kültürel tabuların günlük yaşamın üzerindeki etkileri, internet yasakları, sansür gibi konular tartışıldı.
Hollanda Kraliyeti İstanbul Başkonsolosu Onno Kervers, panelin açılışında gerçekleştirdiği konuşmasında “Bu gecenin konusu ifade özgürlüğü. Hollanda Başkonsolosluğu ve Ghetto’nun neden böyle bir etkinliği birlikte düzenlediği yönünde sorular aldım. Dünyanın her yerinde mevzu olan bir kavramı uzun ve derin bir dostluk ilişkisine sahip Hollanda ve Türkiye’nin birlikte tartışmasını önemsiyoruz. Aslına bakarsanız şu aralar ifade özgürlüğü benim ülkemin de önemli bir tartışma konusu. İfade özgürlüğü nereye kadar gidebilir? Örneğin başka ülkelerden, kültürlerden ya da dinlerden insanların aşağılama kabul ettiği şeyleri de söylemek ifade özgürlüğüne dahil edilebilir mi? İnsanlar birbirleriyle konuşmakta ve birbirlerini anlamakta ne kadar serbestler? Sizler bu gece burada ifade özgürlüğünü konuşmacılarla beraber tartışacaksınız. Bu geceyi organize eden ve etkinliğe katkıda bulunan herkese çok teşekkür ederim” dedi.
"GAZETECİLİK ZORLAŞIYOR"
Panelin ilk bölümünde konuşan Özyurt “Her dönemde değişik baskılar olmuştur. Bunun geçici bir süreç olduğunu düşünüyorum. Gazetecilik artık zor bir hale geliyor, bazı şeyleri yazarçizer olmak gittikçe zorlaşıyor. Artık öyle bir çağda ve teknolojiyle yaşıyoruz ki, insanlardan bir şeyleri yazmamasını istemek ya da saklamak mümkün değil. Gazeteler yazmazsa internet yazıyor. Bir gazete kadar tirajı olan insanlar bugün internet yazarlığı yapıyor. Dolayısıyla ifade özgürlüğünün kısıtlanması zaten bu çağda teknik olarak mümkün değil” derken Kaan Sezyum da “Ayakkabısını kapının önüne koyan adama kızmayı tepeden bakmak gibi görüyorum. Daha doğrusu elitist yaklaşım rahatsız edici geliyor. Bırakın isteyen istediği yere ayakkabısını koysun. İfade özgürlüğü de böyle bir şey. Bırakın herkes istediğini söylesin. İnsanların fikirlerini söylemesinden zarar gelmez. Takılmayın, korkmayın!” dedi.
Panelin ikinci bölümünde konuşan Akyasan ise “Özellikle gençlik kolları olarak Türkiye'de yeni bir dil oluştuğunu düşünüyorum. Bu yeni dilde vicdan ve insan yeni merkezde duruyor. Avrupa İnsan Hakları Bildirgesi'nin 10. maddesi ifade özgürlüğünü tanımlarken, kişinin haysiyetinin korunması konusunda belirli sınırlamalar getiriyor. Belki özgürlüğün sınırlı mı sınırsız mı olması gerekiyor, bunun üzerinde tartışılmalı. Karşıdakinin özgürlüğüne de saygı duyarak ve bunu içselleştirerek benimsemek bence en doğrusu. Bazı şeyleri de yeniden keşfetmeye gerek yok. İfade özgürlüğü konusunda evrensel değerler bulunuyor. Bu değerlere uygun bir anlayışı benimsemeliyiz.” dedi.
HEM PANEL, HEM EĞLENCE
Amsterdam Belediyesi Meclis Üyesi Emre Ünver ise “Düşünce özgürlüğü sınırsızdır. Ama düşüncenin ifade edilmesi asıl önemli noktadır. Ancak ifade özgürlüğü altında kişilere hakaret ediliyorsa, kendini ifade edenlere, düşüncelerini açıkça dile getirenlere karşı gösterilen tavır bir anlamda şiddete dönüşüyorsa bu kabul edilemez” derken şiddetin hiçbir türlüsünün kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Farklı fikirlerin bir arada olduğu panelin ardından, Kaan Sezyum DJ’lik yaparken, Hollandalı ve Türk müzisyenlerden oluşan genç caz müzik grubu Odylle performanslarıyla yer aldı. Gece, 10 yılı aşkın süredir İstanbul'un farklı kültürlerden oluşan yapısını müziğine başarıyla yansıtmayı başaran Baba Zula'nın konseri ile sona erdi.