Son görüşmede neler yaşandı? 'Putin tam 3 saat boyunca bağırdı'

Başarısız isyanı ile Rusya Devlet Başkanı Putin'e siyasi hayatının en zor 24 saatini yaşatan paralı asker grubu Wagner'in lideri Prigojin, uçağının Moskova yakınlarında düşmesi sonucu hayatını kaybetti.

Kremlin uçağın Rusya'nın talimatı ile düşürüldüğü iddialarını kesin bir dille reddetse de ne kazanın arka planına ilişkin komplo teorileri ne de Prigojin'in hayatta olup olmadığına dair tartışmaların önü ardı kesilmiyor.

PUTİN VE PRİGOJİN'İN SON GÖRÜŞMESİNDE NELER KONUŞULDU?

23 Haziran'da Rusya Devlet Başkanı Putin ve Rusya'nın üst düzey askeri yönetimine isyan ederek Moskova'ya yürüyüş başlatan Prijojin'in başarısız girişiminden kısa bir süre sonra, 29 Haziran'da Rusya Devlet Başkanı Putin ile bir araya geldiği ortaya çıkmıştı.

Kremlin de söz konusu görüşmeyi doğrularken, Kremlin Sözcüsü Dmirty Peskov, “Putin’in bir görüşmesi oldu. Wagner'in komutanları ve Prigojin dahil grup yönetiminden 35 kişi davet edildi. Toplantı üç saat sürdü" demiş ancak toplantıda ne konuşulduğuna dair ayrıntı vermemişti.

Bugün Alman basınında yer alan bir haberde, Putin ve Prigojin'inin bilinen son yüz yüze görüşmesinde neler konuşulduğu ele alındı.

"PUTİN ÇOK ÖFKELİYDİ, TAM 3 SAAT BAĞIRDI"

Üst düzey bir Wagner komutanının 'Meduza' haber platformuna verdiği röportaja atıfta bulunan Alman haber sitesi T-Online, Rus liderin görüşmenin olduğu gün son derece öfkeli olduğunu ve toplantıdaki Wagner üyelerine tam üç saat boyunca bağırdığını yazdı.

T-Online Prigojin'in ölümünün arkasında Putin olduğuna dair somut bir kanıt olmadığına dikkat çekse de haberinde "Uçak kazasının verdiği mesaj çok açık. Putin öfkelendiğinde Prigojin bile güvende değildir" ifadelerini kullandı.

WAGNER BUNDAN SONRA NE YAPACAK?

Prigojin'in ölümü sonrası paralı asker grubunun yol haritasının henüz netleşmediğinin belirtildiği haberde, "Wagner grubu Kremlin için savaşmaya devam edebilir ya da Putin'e sırtlarını dönebilirler. İsyan sonrası bir kenara itilen paralı askerler hala Belarus'ta ya da Mali gibi bazı Afrika ülkelerinde konuşlanmış durumda ve şimdi belirsiz bir gelecekle karşı karşıyalar." ifadeleri dikkat çekti.