Güncelleme Tarihi:
Kıbrıs'ta kapsamlı çözüme ulaşılması için 12 Ocak'ta Cenevre'de düzenlenen ilk oturumla başlayan Kıbrıs Konferansı'nın yeni oturumu 10'uncu gününde sonuca varılamadan sona erdi.
GUTERRES: ÇÖZÜM MÜMKÜN OLMADI
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kıbrıs Konferansı’nın herhangi bir sonuca varılmadan sona erdiğini açıkladı.
Antonio Guterres, "Ne yazık ki bir çözüm mümkün olmamıştır ve konferans bu uzun süreli soruna bir çözüm getiremeden kapanmıştır" dedi. Guterres, yaklaşık 5 saat süren toplantının ardından yaptığı açıklamada, iki toplumun liderlerlerine teşekkürlerini ve takdirlerini iletip, adanın kuzeyindeki ve güneyindeki tüm Kıbrıslılar için en iyi dileklerini sunduğunu belirtti. Aynı zamanda garantör ülkeler ve AB’ye derin minnetlerini de sunan Guterres, iki tarafın pozisyonlarını yakınlaştırmak için her türlü çabayı gösteren BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide başkanlığındaki BM ekibine de takdirlerini sundu.
Konferansın son gününde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum lider Nikos Anastasiadis, garantör ülke konumundaki Türkiye'yi temsilen Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun yanı sıra Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias ve İngiltere'nin Avrupa ve Amerika'dan Sorumlu Devlet Bakanı Alan Duncan, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide ve konferansa gözlemci sıfatıyla katılan Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile resmi akşam yemeğinde bir araya geldi.
"Türk tarafı üzerine düşeni yapmıştır"
Daha sonra, konakladığı otelde basın toplantısı düzenleyen Bakan Çavuşoğlu, "Kıbrıs Konferansı'nın 28 Haziran'da Crans-Montana'da başlayan ikinci oturumu maalesef sonuçsuz kalmıştır." dedi.
Çavuşoğlu, Cenevre'de 12 Ocak'ta düzenlenen ilk konferanstan bu yana Kıbrıs sorununa adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir çözüm bulunabilmesi amacıyla Türkiye olarak her türlü katkıyı sağladıklarını vurguladı.
Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Son 15 yıldır, iktidara geldiğimiz günden bu yana Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı bir çözüm bulabilmek için Annan Planı'nın maalesef Rumlar tarafından reddedilmesine rağmen her türlü katkıyı sağladık. Ayrıca Kıbrıs Türk tarafının bu süreçte yapıcı rolünü de takdirle karşıladığımızı vurgulamak isteriz. Kalıcı ve adil bir çözüm için Kıbrıs Türk tarafı müzakere masasında her zaman üzerine düşeni yapmıştır."
"Bu parametrelerde ısrar etmenin anlamı kalmamıştır"
Kıbrıs Türk tarafında başta Cumhurbaşkanı Akıncı olmak üzere müzakere heyeti ve daha önceki süreçte görev yapanların aynı yapıcı yaklaşım içinde olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, bu çabalara rağmen bir sonuca varılamadığını anlattı. Çavuşoğlu, "Bu sonuç BM iyi niyet misyonu parametreleri içerisinde bir çözümün imkansızlığını ortaya koymuştur. Artık bu parametrelerde ısrar etmenin anlamı da kalmamıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve hükümete konferansla ilgili ayrıntılı bilgi sunacağını aktaran Çavuşoğlu, bunun ardından gereken değerlendirmeleri yapacaklarını belirtti.
- "Rumlar aynı tutumlarını sürdürdüler"
Çavuşoğlu, bir gazetecinin, Rum tarafının Crans-Montana müzakereleri sürecinde kendi basınına sızdırdığı belge ve bilgilerin konferansın sonuçsuz kalmasındaki etkisine ilişkin sorusunu şöyle yanıtladı: "Sizler süreci burada yakından takip ettiniz. Maalesef dürüstlükle
bağdaşmayan çok olumsuz adımları gördük. Biz hem Türk heyeti hem de Kıbrıs Türk heyeti olarak bize yakışan bir tutum içinde olduk. Kimsenin güvenini sarsmadık. Ne istediğimizi ve istemediğimizi söyledik. Kırmızı çizgilerimizi de net bir şekilde gösterdik. Aynı şekilde esneklik sağlayacağımız alanlarda da samimi şekilde bunu gösterdiğimizi düşünüyoruz. Dolayısıyla maalesef belge sızdırma dahil dürüstlüğe sığmayan birçok şey oldu ama bunlar geride kaldı."
Çavuşoğlu, başka bir soru üzerine Rum tarafının garantiler ve adadaki Türk askeri konusunda "sıfır asker, sıfır garanti" tutumunu sürdürdüğüne dikkati çekerek, "Dolayısıyla Türk askerinin Ada'dan çekilmesi ve Türkiye'nin garantörlüğünün sona erdirilmesi ne Kıbrıs Türk tarafı için ne de bizim için kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. İlk günden son güne kadar da aynı tutumlarını sürdürdüler." ifadelerini kullandı.
- "Bir yakınlaşma olsaydı başbakanları buraya davet edecektik"
Cumhurbaşkanı Akıncı ve kendisinin Crans-Montana sürecinin "son konferans" olduğunu söylediğini aktaran Çavuşoğlu, bunun kayıtlara geçirildiği bilgisini verdi. Bakan Çavuşoğlu, Kıbrıs'ta bundan sonraki süreçte atacakları adımlarla ilgili soru üzerine konferansta bir yakınlaşma ışığı görmediklerini bildirerek, şunları kaydetti: "Bir yakınlaşma olsaydı başbakanları buraya davet edecektik. Türkiye adına da Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım Bey gelecekti ve her zaman buraya gelmeye hazırdı ama onları buraya getirecek bir ortam oluşmadığı için de Genel Sekreter zaten açıklamasında da söylediği gibi (süreci) sonlandırdı. Dolayısıyla BM'nin iyi niyet parametreleri çerçevesinde bu müzakerelerin sona erdiğini Genel Sekreter'in kendisi de açıkladı. Bundan sonra atacağımız adımlarda hem Türkiye olarak kendi aramızda değerlendirmeler yapacağız hem de KKTC ile bugüne kadar olduğu gibi istişareler yapacağız. Hangi adımları atacağımıza o zaman birlikte karar vereceğiz."
İsviçre'deki Kıbrıs Konferansı 28 Haziran'da başlamıştı
Kıbrıs müzakereleri Cumhurbaşkanı Akıncı'nın göreve gelmesinin ardından BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Eide'nin ara buluculuğunda Mayıs 2015'te yeniden başlamıştı.
Müzakereler, "Ekonomi", "Avrupa Birliği"?, "Mülkiyet"?, "Yönetim-Güç Paylaşımı"?, "Toprak" ile "Güvenlik ve Garantiler" olmak üzere 6 temel başlıktan oluşuyordu.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR