Son dakika haberler... 70 yıllık müttefikler bir arada: Biden kritik ismi açıkladı!

Biden ve Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in, Beyaz Saray'da yaptıkları ikili ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Moon'un, başkanlığı döneminde Beyaz Saray'da ağırladığı ikinci devlet başkanı olduğunu ifade eden Biden, "Bu da bizim Güney Kore ile 70 yıllık müttefikliğimize ne kadar önem verdiğimizi gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Biden, bugünkü ikili görüşmelerde birçok konuda ilerleme kaydettiklerini belirterek, "Kuzey Kore'nin nükleer ve füze programlarına yönelik ortak bir tutum takınma konusunda mutabık kaldık. Kuzey Kore'deki durumdan dolayı ikimiz de derin endişe duyuyoruz. Ayrıca milletlerimiz, Kore Yarımadası'nın nükleerden arındırılmasına giden yolda tansiyonun düşürülmesi için Kuzey Kore ile pragmatik diplomatik bir ilişki kurma arzusunu paylaşıyor." dedi.

BİDEN KUZEY KORE ÖZEL TEMSİLCİSİNİ AÇIKLADI

Kuzey Kore'ye yönelik diplomatik çabalarını sürdüreceklerinin altını çizen Biden, "Dışişleri Bakanlığımızda çalışan Kariyer Diplomatı Sung Kim, Kuzey Kore Özel Temsilcimiz olarak atanmıştır." diye konuştu.

Biden ayrıca, Kovid-19 salgını ile mücadelede uluslararası ortaklıkların önemine işaret ederek, "Kapsamlı bir aşı ortaklığı kurulması konusunda anlaştık." dedi.

Kritik buluşmada iki ülkenin Dışişleri Bakanları da bir araya geldi

"Bölgenin tamamen nükleerden arındırılması bizim hedefimiz ve böyle olmaya da devam edecek"
Kore Yarımadası'nın nükleerden arındırılması için ne tür adımlar atacağının sorulması üzerine Biden, "Bu sürecin ne kadar zor olduğunu göremeyecek kadar yanılsama altında değiliz. Ancak bölgenin tamamen nükleerden arındırılması bizim hedefimiz ve böyle olmaya da devam edecek." diye konuştu.

Biden Kuzey Kore Lideri Kim Jong-un ile görüşmek için bir ön şartı olup olmadığının sorulması üzerine, "Kim, nükleerden arınma konusunda daha ciddi olana kadar görüşmem gibi." yanıtını verdi.

Toplantı esnasında ABD'nin Kuzey Kore politikaları Güney Kore'nin Seul şehrinde protesto edildi

KİM, BİDEN'A YANITI ÇOKTAN VERMİŞTİ

Kuzey Kore, bu ayın başında Pyonyang yönetimi ve nükleer programıyla ilgili stratejisini açıklamaya hazırlanan ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimini kendilerine düşmanca siyaset yürütmekle suçlamıştı.

Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Washington'dan son dönemde gelen açıklamaların Joe Biden'ın "düşmanca siyaseti" sürdürmeye niyetli olduğunu gösterdiğini belirtti.

Öte yandan Biden’ın sözlerine en sert yanıt ise Kim Jong-un’un kız kardeşi Kim Yo Jong’dan geldi.

Aynı zamanda hükümette üst düzey bir görevde olan Kim Yo Jong, ABD'nin bölgedeki bir numaralı müttefiki Güney Kore’yi eleştirerek şu ifadeleri kullandı;

'Güney Kore’ye kaçanlar Kuzey Kore’ye doğru içinde para olan balonlar gönderdi. Bu kabul edilemez. Güney’deki insan artıklarının yaptıkları hamleler ülkemiz için çok ciddi bir tehdit oluşturuyor ve buna yanıtımız ağır olacak.'

Kim Jong Un verdiği sözü tutamayan parti yetkilisini idam ettiKim Jong Un verdiği sözü tutamayan parti yetkilisini idam etti
Biden hafta içinde Kuzey Kore'nin nükleer programının küresel güvenliğe "ciddi bir tehdit" olduğunu söylemiş ve Beyaz Saray'ın Kuzey Kore karşı "kalibre edilmiş" bir yaklaşım benimseyeceğini söylemişti.

Sözcü Jen Psaki de ABD politikasının gözden geçirilmesinin tamamlandığını ve Biden'ın Kuzey Kore'yi nükleer programını terk etmeyi deneyip, bunu başaramayan geçmişteki dört yönetimin deneyimlerinden ders aldığını söylemişti.

Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Biden'ın Kongre'ye yaptığı konuşmada nükleer program konusunda yaptığı açıklamanın "hoş görülemez" ve "büyük bir gaf" olduğu kaydedildi.

Dışişleri Bakanlığı ABD İşleri Bölümü'nden Kwon Jong-gun "Açıklaması ABD'nin yarım yüzyılı aşkın bir süredir Kuzey Kore'ye yaptığı gibi düşmanca bir politika izlemeye niyetli olduğunu net bir şekilde gösteriyor" dedi.

Biden, Kongre'de görev başındaki 100 günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Kuzey Kore ve İran'ın nükleer programlarının "Amerikan güvenliği ve dünyanın güvenliğine "ciddi tehditler oluşturduğunu" söylemişti.