Güncelleme Tarihi:
İsrail ve Filistin arasında giderek yükselen tansiyon ve Gazze'ye yönelik hava saldırılarını görüşmek için 3. kez toplanan BMGK'ye seslenen Maliki, Filistin halkının katlanmak zorunda kaldığı dehşetin kelimelerle tarif edilemeyeceğini söyledi.
Beş aylık bir bebeğin tüm ailesini İsrail saldırılarında kaybettiğini anlatan Maliki, İsrail'in "savaş suçu ve insanlığa karşı suç" işlediğini ifade etti.
Maliki, BMGK'nin elinde İsrail'in işgaline son vermesi ve uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmesi için yaptırım, silah ambargosu uygulama ve Filistinliler için uluslararası koruma sağlama gibi araçlar olduğunu hatırlattı.
Riyad el-Maliki, Konsey üyelerine, "Kendinizi neden bizim yerimize koymuyorsunuz? Ülkeniz işgal altında olsa, halkınız zulme uğrasa, katledilse ne yapardınız? Bağımsızlığınız için zulme son vermek için ne yapardınız?" sorusunu yöneltti.
Filistin'in özgürlüğünün barışa giden tek yol olduğunu vurgulayan Maliki, BMGK'ye bu yasal ve ahlaki sorumluluğu yerine getirmek için harekete geçme çağrısı yaptı.
BİR ÇAĞRI DA İİT'DEN
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), BM Güvenlik Konseyi İsrail'in Filistin'e saldırılarını durdurma konusunda sorumluluk üstlenmediği takdirde, Filistin halkına koruma sağlanması için BM'ye başvurulacağını açıkladı.
İİT, Suudi Arabistan'ın talebiyle Filistin'deki son gelişmeleri görüşmek üzere dışişleri bakanları düzeyinde çevrim içi düzenlenen olağanüstü toplantının ardından sonuç bildirisi yayımladı.
Bildiride, "BM Güvenlik Konseyi İsrail saldırganlığını durdurma sorumluluğunu üstlenemezse, Filistin halkına koruma sağlanması için BM'ye başvurulacaktır." ifadelerine yer verildi.
İsrail'in saldırılardan sorumlu tutulması için önlemler alınması istenilen bildiride, İsrail'e, Filistin'e ve halkına verdiği zarardan ötürü hesap sorulması konusunda şu ifadeler kullanıldı:
"Uluslararası mahkemeler aracılığıyla uluslararası hukukun işletilmesi ve BM'ye bağlı kuruluşların baskısı yoluyla İsrail, Filistin'in kamu ve özel haklarının yanı sıra altyapısına verdiği zarardan dolayı tazminat ödemeye zorlanmalıdır."
Bildiride, uluslararası toplumdan sorumluluklarını yerine getirmesi talep edilerek, "İsrail, Filistin halkına yönelik sistematik bir şekilde işlediği suçlardan, özellikle abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yaptığı barbarca saldırılarla bölgede durumun kötüye gitmesinden tamamen sorumludur." ifadeleri kullanıldı.
İsrail’in ramazan ayında başlattığı Mescid-i Aksa’ya yönelik ihlallerin ve Filistinlilere yönelik saldırıların dini hassasiyetleri kışkırtarak uluslararası insan haklarını açıkça ihlal ettiği vurgulanan bildiride, Mescid-i Aksa ve Harem-i Şerif'in kutsallığına saygısızlık eden ve bu yerlerin tarihi ve hukuki statüsüne zarar veren ihlallerin durdurulması talep edildi.
Bidiride, alınan kararların uygulanması için İİT Genel Sekreteri’nin Avrupa Birliği Komisyon Başkanı, BM Genel Sekreteri, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri ve diğer ilgili tüm yetkililerle gereken temasları ivedilikle başlatacağı duyuruldu.