Güncelleme Tarihi:
Şeyh Nazım Kıbrısi’nin tedavi gördüğü Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi tarafından yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi:
"Şeyh Nazım Kıbrısi (Mehmet Nazım Adil) 17 Nisan 2014'te Cengiz Topel Hastanesi’nden akut solunum yetmezliği ve kalp yetmezliği ön tanıları ile Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’ne getirildi. Göğüs Hastalıkları, Alerji ABD Başkanı ve Uyku Uzmanı Prof. Dr. Finn Rasmussen ve Kardiyoloji ABD Başkanı, Prof. Dr. Barış Ökçün tarafından muayene edilerek, gerekli tüm tetkikleri yapıldı. Hasta geldiği zaman şuuru kapalı, tansiyonu düşük ve solunum cihazına bağlıydı. Gerekli tüm tedavilere başlandı ve yoğun bakımda takibe alındı. Yapılan tüm tetkikler neticesinde kalp fonksiyonlarının daha iyi olduğu, esas rahatsızlık nedeninin enfeksiyona bağlı akut solunum yetmezliği ve kronik böbrek yetmezliği zemininde gelişen, akut böbrek yetmezliği tablosu olduğu tespit edildi.
17 Nisan 2014'ten beri yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam eden Şeyh Nazım Kıbrısi'nin yapılan tüm tetkik ve tedavilere rağmen var olan kronik karaciğer yetmezliğinin de etkisi ile üç günden beri durumu daha da ağırlaşmış, şuuru kapanmış ve tüm destekleyici tedavilere rağmen tansiyon düşüklüğü devam etmiştir. YDÜ Hastanesi ve doktorları, 92 yaşında olan Şeyh Nazım Kıbrısi’nin hayatta kalması için tüm imkanları seferber etmiş fakat çoklu organ yetmezliği nedeniyle bugün saat 13.30 itibariyle hakkın rahmetine kavuşmuştur."
ÖLÜM HABERİ YALANLANMIŞTI
Lefkoşa’daki Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde 20 gündür yoğun bakımda tutulan Nazım Kıbrısi’nin sağlık durumuyla ilgili ilk haberler sabahın erken saatlerinde yakınlarından geldi. Yakınları Kıbrısi’nin iç organlarının da fonksiyonunu yitirdiğini ve şeyhin hayatını kaybettiğini söyledi. Ancak hemen ardından Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nden açıklama geldi. Hastane Başhekimi Dr. Sevim Erkmen, Nazım Kıbrısi’nin yaşadığını, durumunun ise son üç gündür giderek kötüye gittiğini söyledi. Erkmen, şeyhin yaşlılıktan kaynaklanan sağlık sorunlarının yanı sıra karaciğer yetmezliğiyle de karşı karşıya olduğunu belirtti.
Hastane ve aileden peş peşe gelen açıklamalar, şeyhin öldüğünü düşünen müritleri arasında bir umut kaynağı olmuştu.
LEFKE'DE DEFNEDİLDİ
Şeyh Nazım’ın cenaze töreni ertesi güne bırakılmadı. Başkent Lefkoşa’daki Selimiye Cami’nde düzenlenen cenaze törenine büyük katılım oldu.
Törene KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, bazı bakanlar, milletvekilleri ve çok sayıda müridi ile vatandaşlar katıldı. Cenaze namazını Selimiye Camii emekli müezzini Ahmet Gürses kıldırdı.
Şeyhin naaşı, Lefke’deki dergâhında toprağa verildi.
EROĞLU: İSLAM DÜNYASI UNUTMAYACAK
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu yayımladığı başsağlığı mesajında, “Kıbrıs Türk halkının içinden çıkmış bir değer olan dostumuz, kardeşimiz Şeyh Nazım Kıbrısi'nin ölümünü büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Kıbrıs Türk halkının içinden çıkmış bir değer olan Şeyh Nazım Kıbrısi'nin, İslam dünyası ve insanlığa hizmetlerini unutmayacağız" ifadesini kullandı.
Eroğlu, "dünyaca tanınmış dini bir kişiliği olan Şeyh Nazım Kıbrısi'ye Allah'tan rahmet, yakınlarına, sevenlerine, halka ve İslam alemine başsağlığı" dileklerinde bulundu.
"ALLAH HEPİMİZİ CENNETTE BULUŞTURSUN"
Şeyhin ölümünün ardından Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise Kıbrısi'nin sevenlerine taziyelerimi iletiyorum. Allah hepimizi cennetinde buluştursun" diye tweet attı.
Davutoğlu, "Dualarını verdiğimiz mücadeleden ömrü boyunca eksik etmeyen gönül ehli Şeyh Nazım Kıbrısi Hazretlerine yüce Rabbimden rahmet diliyorum" ifadesini kullandı.
DERGÂHI LEFKE’DE
Şeyh Nazım Kıbrısi, başta Avrupa ülkeleri ve ABD olmak üzere uluslararası düzeyde çok sayıda müridi bulunan bir isimdi. KKTC’nin Lefke kasabasındaki dergâhında yaşayan Nazım Kıbrısi, dünyanın önde gelen siyasi isimleriyle temaslarıyla da gündeme geldi. Dünya gündeminde bir dönem yer alan Şilili maden işçileri de dünya turunda Nazım Kıbrısi’yi ziyaret eden kişiler arasında bulunuyor.
EZANI ARAPÇA LAFZI İLE OKUYUNCA…
Kıbrısi, ezanın Arapça lafzı ile okunmasının yasak olduğu dönemde Kıbrıs’a geldiği ilk gün şerefeye çıkıp ezanı Arapça lafzı ile okumuş ve bunun üzerine bir hafta hapis yattı. Serbest bırakılınca Lefkoşa’nın en büyük camii Selimiye’nin şerefesine çıkıp tekrar Arapça lafız ile ezan okudu, bunun üzerine kendisine dava açıldı. Davaların açıldığı Adnan Menderes döneminde, TBMM’nin ezanın Arapça lafız ile okunmasını serbest bırakması üzere hukuk takibinden kurtuldu.
YERİNE OĞLU GEÇECEK
Güney Kıbrıs’ın Larnaka kentinde 21 Nisan 1922’da doğan Şeyh Muhammed Nazım Adil Kıbrısi, mutasavvıf ve Nakşibendi tarikatının önde gelen isimlerinden biriydi. 1940`larda İstanbul Üniversitesi kimya bölümünde yüksek eğitim alan Kıbrısi, öğrencilik yıllarında Nakşibendi Şeyhi Süleyman Erzurumi'ye bağlandı. Bir süre sonra şeyhinin izniyle Şam'a giderek Şeyh Abdullah Dağıstani'nin talebesi oldu. Dağıstani’nin 1973’te ölmesinin ardından yerine geçti. Nazım Kıbrısi, 2011’de kendinden sonra silsileyi oğlu Mehmet Adil’in devam ettireceğini ilan etti. Evli ve dört çocuk sahibi olan Şeyh Nazım Kıbrısi; Türkçe, Arapça, İngilizce ve Yunanca biliyordu.