Sevsinler böyle özgürlük anlayışını

Sol Parti Federal Meclis Grubu’ndaki bu buluşmaya Grup Başkanı Dietmar Bartsch ile Uluslararası İlişkiler Sözcüsü Sevim Dağdelen ev sahipliği yaptı.

Bu buluşma, partinin Die Linke im Bundestag (Federal Meclis’te Sol Parti) internet sitesinde 3 Kasım 2016 tarihinde yer aldı.
Hem de fotoğraflı olarak.
Salih Müslim ortada, solunda Dietmar Bartsch, sağında Sevim Dağdelen ve en sağ ile en solunda da iki başka PYD’li.
Partinin sayfasında, “Dietmar Bartsch ile Sevim Dağdelen perşembe günü Suriyeli Kürt politikacı ve Suriye’deki Kürt Partisi PYD’nin Eşbaşkanı Salih Müslim’i Berlin’de selamladılar. Sol Parti, sözde İslam Devleti’ne karşı kararlı bir duruş sergileyen PYD ile dayanışma içindedir” satırlarına yer verildi.
Evet, PYD’nin askeri kanadı Halk Koruma Birlikleri (YPG), PKK ile işbirliği yaptığı gerekçesiyle Türkiye’nin ‘terör örgütleri listesi’ndedir.
Bu yüzden de Türkiye, Suriye’de teröre karşı PYD ile birlikte mücadeleye karşıdır.

***
Başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD) olmak üzere Avrupa ülkeleri ise Suriye’de IŞİD’e karşı birlikte mücadele ettiği için PYD’ye partner gözüyle bakmaktadır.
Bu ülkelerin terör örgütü listesinde olmadığına göre Sol Parti’nin Salih Müslim’i Berlin’de konuk etmesine diyecek bir şey yoktur.
Ancak, Sol Parti Meclis Grubu’nun kendi internet sitesinde bu ziyaret fotoğraflı olarak verildiği halde, Anadolu Ajansı’nın Berlin muhabirlerinden birinin Federal Meclis’in kantininde yemek yedikten sonra giderken milletvekilleri Sevim Dağdelen, Heike Haensel ve Salih Müslim’in fotoğraflarını çekip servise koyması olay oldu.
Hatta Sevim Dağdelen, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamasında, fotoğrafı çekip haberi yazan muhabiri “Erdoğan’ın ajanı” olarak niteledi.
Başka muhabirleri de.

***
Sevim Dağdelen, bazı Alman gazetelere “Milletvekilleri için koruyucu bir bölge olan Federal Meclis’te bile Erdoğan’ın ajanları tarafından izlenmek çok korkunç ve yeni bir tabu yıkımıdır. Biz hedef gösteriliyoruz” diye demeçler verdi.
Federal Meclis Sol Parti Grup Başkan Yardımcısı Heike Haensel de “Kim IŞİD’e karşı savaşırsa, Almanya’da Erdoğan’ın ajanları tarafından gözetleniyor. Federal Meclis’in odalarında bile dolaşan Erdoğan ajanlarının durdurulmalarının zamanı çoktan gelmiştir” şeklinde tam da kendilerine yakışan bir biçimde açıklamada bulundu.
Hatta Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert’e şikayette bile bulundular.
Yani bir yerde “Susturun şu Türk muhabirleri” dediler.
Sevim Dağdelen’in sözünü ettiği fotoğraf, onlar yemek yerken kantinde değil, Federal Meclis oturum salonun girişindeki koridor üzerinde tüm parlamenterlerin, bakanların, zaman zaman Başbakan’ın televizyonlara, sözlü ve yazılı basın organları mensuplarına demeç verdikleri, açıklamalarda bulundukları alanda çekilmiştir.
Yani bu fotoğraf medya mensuplarının özgür bir biçimde işlerini yaptıkları bölümde çekilmiştir.
Kaldı ki, bu fotoğrafın gizli bir yanı yoktur.
Partinin kendi sitesinde benzer bir fotoğraf hala durmaktadır.

***
Türkiye de dahil, başka ülkelerde basın özgürlüğünün sınırlandırılmasına, gazetecilerin hapse atılmasına haklı olarak tepki gösteren Sol Partili parlamenterlerin, Almanya gibi özgürlükçü, demokratik bir hukuk devletinde işlerini hakkıyla yapmaya çalışan Türk gazetecileri “Erdoğan’ın ajanları” olarak nitelemelerini kabul etmek mümkün değildir.
Bu utanç verici bir yaklaşımdır.
Bu tam bir karalama kampanyasıdır.
Tabii Sol Partili bu parlamenterlerin dolduruşuna gelen bazı Alman gazetelerin tutumlarını da anlamak da kabullenmek de mümkün değildir.