Güncelleme Tarihi:
Bir 14 Şubat gecesi daha geldi geçti...
Nereden çıktı bu sevgililer günü diye sormadan edemiyor insan ?
Yurdum insanının bir sevgilisi olması doğaldır.İçten içe ,gizliden gizliye söylencelerdeki gibi yeşeren ve süregiden ince bir aşk hikâyesi ...
Ama sevdiğiyle ortalıkta restoranlarda başbaşa şaraplı güllü yemekler yiyip hoş vakit geçiren gençler hangi çevrelerin çocukları ?.
İki üç göbek kentli bu konuda daha beceriklidir.
Restoranda yer ayırtır.
Sevgilisine hediyeler alır .
Geleceğe yönelik hayâller kurar.
Sevgilisiyle içkili restoranda başbaşa yemek yiyen genç kız hakkında mahalle gençleri nasıl düşünecekler ?
Günümüz genci böyle düşünürken bundan yaklaşık bin beş yüz yıl önce Ege ve Akdeniz bölgelerinde kent kırallıkları olarak yaşayan Likya mensubu Luvi insanının çok daha farklı düşündüğünü söylemek gerekir.
Likyalılar bir anlamda Batılı tarihçilerin bir kısmı tarafından Grek ve Roma geleneği olarak da anlatılan eşleştirme törenleri yaparlarmış.
Hıristiyanlığın Roma İmparatorluğu ‘nun resmi dini olarak kabul edilme sürecinde pagan geleneklerinin adaptasyonu günümüz din tarihçileri tarafından açıkça ispat edilmiştir.
Bugün sevgililer günü ya da Aziz Valentine günü olarak kutlanan gün, Pagan Roma ‘da 13- 15 Şubat arasında kutlanan Lupercalia şenliklerinin uyarlanması olarak biliniyor.
Bu şenlikler İmparator Cladius döneminde evlenmelerine izin verilmeyen askerlerin genç kızlarla eşleştirilmesi esasına bağlı idi. Ortaya konan bir kutu içinden her genç ve bekar erkeğin bir genç kızın ismini çekmesiyle ve bu çiftin bir yıl süreyle birlikteliği onaylanmış oluyordu.
Bazı söylencelere göre bekar kalmaya mahkum olan askerlerin zaman içinde aşık oldukları kadınlarla evlenmelerini gizlice temin eden Romalı Valentine adlı bir rahibin başlattığı bir tür isyan hareketi ,askerlerin gizli evlilikleriyle sürmüştür.Bu rahibin var olup olmadığı konusunda kesin bir belge yoktur. Katolik ansiklopedisine göre üç ayrı yerde varolduğu söylenen bir kişiye atfedilen bir söylence olarak halk arasında anlatıldığı belirtilmektedir.
Roma kilisesi giderek artan evlilikleri de göz önüne alarak önce Valantine ‘ı aziz ilan etmiş daha sonra 498 yılında da Papa Gelasius 14 Şubat ‘ı Aziz Valentine günü olarak resmen ilan etmiştir.
Bu günün kutlanma biçimi de eski pagan geleneği olan bekar erkek ve kadınları eşleşme ya da eşleştirme biçiminden günün koşullarına ve kilisenin anlayışı paralelinde kutlamalara dönüşmüştür.
Giderek pazarlama tekniklerinin ve uluslararası ticaretin gelişmesiyle bazı özel günlere yönelik kampanyaların artmasıyla da sevgililer günü ,diğer özel günler gibi günün koşullarına ve toplumsal gerçeklerin belirlediği bir kamusal alana dönüştürülmüş ve kutlanmaya başlanmıştır.
Türkiye ‘de yurdum insanının bu günü hangi geleneğe göre ve hangi kültürel kalıba göre kutlayacağı ayrı bir araştırma konusudur.
Parkta el ele tutuşan iki genci karakola götüren polis,mahallenin şerefini koruyan delikanlılarca ağzı burnu kırılan yurdum genci,sevgilisi var diye abisi , babası tarafından dövülen yurdum kızının sevgililer gününü nasıl kutlaması beklenebilir acaba ?
Batman ‘da ve benzer tüm kırsal alanlarda sevgilisi var diye töre gereği intahara zorlanan yurdum kadını ne yapsın ..
Günümüz yurdum delikanlısı ve yurdum kadını TV ‘de ve gazetelerde bu kutlamalara ilişkin haberleri ve fotoğrafları görünce acaba ne düşünürler ?
İşte bir filmi izler gibi kendilerinin değil de mutlu azınlığın yaşadığı bir başka özel bir gün daha ..