Sarkozy Türkiye’ye karşıtlığını saklamıyor

The Financial Times gazetesinde yer alan bir haberde Fransa içişleri bakanının AB’nin genişleme süreci hakkındaki düşüncelerine değiniliyor. Gazete Fransa içişleri bakanı AB’nin genişlemesi konusunda çok tutucu bir yapıya sahip kendi parlamentosuna müzakerelerin her bölümünün onaylanması hakkını verecek ve bu da Türkiye ve Hırvatistan’ın işini zorlaştıracak diye yazıyor.

Financial Times “Sarkozy Türkiye’nin üye olmasını istemediğini gizlemiyor ve Sarkozy’nin AB’nin genişlemesi ile ilgili planları daha çok imtiyazlı ortaklık temeline dayanıyor” diye yazıyor.

THE NEW YORK TIMES ALMAN CASUSLARIN IRAK SAVAŞI ÖNCE İAMERİKA'YA BİLGİ VERDİKLERİ KONUSUNDA İDDİALI

The New York Times gazetesi daha önce yayınladığı Alman casuslar Amerika’ya savaş öncesinde Saddam’ın Bağdat’ı savunma planlarını verdiler iddiasını yineliyor. Gazete söz konusu raporların Amerikalı askeri yetkililere verildiğine dair Alman kayıtlarının ortaya çıktığını yazıyor.

Haberde Alman irtibat subayının Amerikalı üst düzey yetkililere Irak savaşı öncesinde 25 kez rapor gönderdiği bunlardan 18 tanesinin Amerikalıların isteği üzerine gönderildiği belirtiliyor ve iki ülke istihbaratları arasında sistematik bir bilgi alışverişi olduğuna dikkat çekiliyor. The New York Times istihbarat birimleri arasında iletişimi sağlayacak bir irtibat subayının atanması kararının şu anki dışişleri bakanı olan Frank Walter Steinmeier tarafından kararlaştırıldığını iddia ediyor. Gazete bu istihbarat ilişkisinin Alman parlamentosunda oluşturulan bir komisyonun hazırladığı raporlarda da anlatıldığını ifade ediyor.

AMERİKA HİNDİSTAN VE ÇİN'E KARŞI SOĞUK SAVAŞ YÜRÜTÜYOR

The Tehran Times gazetesinin manşet haberinde Amerika Birleşik Devletleri başkanı George Bush’un Hindistan ziyaretine ilişkin değerlendirmeler yapılıyor.

“Amerika’nın Hintli dostu” başlıklı yazıda Amerika ile Hindistan arasında de facto bir askeri ilişki olduğu iddia ediliyor. Gazete "bu iki ülke her alanda Çin’e karşı birlik olmak için hazırlık yapıyor ama dünya medyası nedense bunu fark etmemiş görünüyor" diye yazıyor.

The Tehran Times 11 Eylül saldırılarından sonra Amerika’nın teröre karşı savaşta işbirliği yaptığı gerekçesiyle Pakistan’a uygulanan ambargoları kaldırdığına dikkat çekiyor. Yazı şöyle devam ediyor;”Mantıken bu Hindistan’a uygulanan ambargoların da kaldırılacağı anlamına geliyordu ama Amerika bunu hemen yapmadı çünkü Hindistan’a saldıran teröristler Amerika’ya saldıranlardan değildi o yüzden Hindistan’ın acil işbirliğineihtiyaç yoktu Hindistan’ın başka bir bedel ödemesi gerekiyordu ve o bedel Amerika ile askeri işbirliği idi.”Gazete Amerika’nın Çin’in etrafında bir halka oluşturmaya çalıştığını ve Hindistan ve Amerika’nın Çin’e karşı yeni bir soğuk savaş başlattığını iddia ediyor.

Hindistan’ın önde gelen gazetelerinden Hindustan Times gazetesi de Bush’un ülkeye yaptığı ziyareti manşetine taşıyor ve “Hindistan Bush’un önüne kırmızı halılar serdi” başlığı ile veriyor. Gazete Bush sonunda Hindistan ile nükleer anlaşma imzalamak üzere geldi diye yazıyor. Hindustan Times ABD başkanı ulusal güvenlik danışmanının yaptığı açıklamada iki ülkenin yapacağı nükleer anlaşma ile ilgili iddiaların yersiz olduğunu söylediğini belirtiyor.

ALKOLSÜZ İÇECEKLERDE KANSOROJEN MADDE

İngiliz The Times gazetesi Fransa ve İngiltere’de satılan alkolsüz içeceklerde kanserojen maddeler tespit edildiğini yazıyor. Gazete teste tabi tutulan 230 farklı içecekte kansere neden olan maddelerden yüksek miktarda bulunduğunun ortaya çıktığını belirtiyor.

The Times İngiltere’de içme suyunda milyarda 1 ölçü olmasına izin verilen benzen maddesinin bazı içeceklerde 8 ölçü kadar olduğunun anlaşıldığına dikkat çekiyor. Bu maddenin özellikle kemik ve kan kanserine neden olduğu belirtiliyor.

15 yıl önce Perrier sularında bu maddenin fazla bulunduğunun tespit edilmesi üzerine 160 milyon şişe suyunun piyasadan toplandığı hatırlatılıyor. Uzmanlar benzer şekilde tehlike arz eden tüm içeceklerin derhal toplatılmasını istiyorlar ve benzen maddesi içeren su ve meyve sularının özellikle çocuklar tarafından yoğun biçimde tüketildiğine dikkat çekiyorlar.