Güncelleme Tarihi:
Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin ile 7 eski yetkilinin yargılandığı mahkemenin ilk duruşması başladı.
Bağdat'taki Baas Partisi'nin eski merkezinde kurulan mahkeme salonuna, Saddam Hüseyin ile diğer yetkililer teker teker isimleri okunarak alındı.
Salona Iraklı 2 askerin eşliğinde son giren sanık olan Saddam Hüseyin'in siyah takım elbise giydiği ve elinde Kur'an-ı Kerim olduğu görüldü.
Mahkemenin 5 kişilik yargıç heyetinin yerel saatle 12:15'te yerlerini almasıyla Kürt asıllı mahkeme başkanı Rizgar Muhammed Emin bunun Ducail'le ilgili ilk duruşma olduğunu söyleyerek yargılamayı başlattı. Mahkeme başkanı sanıklara kimlik bilgileri hakkında sorular yöneltti.
SADDAM KİMLİĞİ HAKKINDAKİ SORULARI REDDETTİ
Ancak Saddam Hüseyin, mahkemeyi tanımayı reddetti. Füme takım elbise ve beyaz gömlek içindeki Saddam, hakim karşısında dikilerek, kimliğini açıklaması konusundaki ısrarlı soruları geri çevirdi.
Hakim ile Saddam arasında geçen diyalog şöyle:
Yargıç: Bay Saddam, sizden kimliğinizi, isminizi, mesleğinizi ve adresinizi kayıtlara geçirmenizi istiyoruz. Daha sonra konuşmanız için size izin vereceğiz. Şimdi kimliğinizi tespit etmenin zamanı.
Saddam: Çok şey söyleyecek değilim.
Yargıç: Sizin kimliğinizi istiyoruz, isminizi...Daha sonra söyleyeceklerinizi dinleyeceğiz. Şimdi kimlikleri kaydediyoruz. Gerektiğinde sizi dinleyeceğiz.
Saddam: Öncelikle siz kimsiniz ve nesiniz?
Yargıç: Irak Ceza Mahkemesi.
Saddam: Hepiniz yargıç mısınız?
Yargıç: Ayrıntılara girecek zamanımız yok. Nasıl isterseniz öyle kaydedin.
Saddam: Saat 02.30'dan bu yana bu askeri mahkemedeyim, dokuzdan beri de bu takım elbiseyi giyiyorum. Benden birçok kez bunu giyip çıkarmamı istediler.
Yargıç: Kimsiniz? Adınız nedir? Neden oturmuyorsunuz? Diğerlerinin de isimlerini söylemelerine müsaade edin, size geri döneceğiz.
Saddam: Beni tanıyorsunuz. Siz Iraklısınız, kim olduğumu ve yorulmadığımı biliyorsunuz.
Yargıç: Bunlar formaliteler ve bunları sizden duymamız gerekiyor.
Saddam: Bir kağıt ve kalem edinmemi engellediler, çünkü bu günlerde kağıt korkutuyor gibi görünüyor. Hiçbirinize karşı garezim yok. Ancak beni seçen büyük Irak halkına saygıdan ve doğrudan yana olduğum için bu mahkemeye cevap vermeyeceğim. Irak'ın devlet başkanı olarak tüm anayasal haklarım saklıdır. Kim olduğumu biliyorsunuz.
Yargıç: Bunlar prosedürler. Bir yargıç kişisel bilgilere güvenemez.
Saddam: Sana bu yetkiyi ve görevi verenleri tanımıyorum. Saldırganlık yasalara aykırıdır. Yasalara aykırı kurulan şeyler de gayri meşrudur.
SADDAM VE DİĞER SANIKLAR SUÇSUZ OLDUKLARINI ÖNE SÜRDÜ
Saddam Hüseyin, kendisine yöneltilen suçlamalar karşısında “suçsuz” olduğunu savundu.
Mahkeme Başkanı Emin, bu tartışmanın ardından sanıkların haklarını ve suçlamaları okuyarak, suçlu bulunmaları halinde idam cezası alabileceklerini hatırlattı.
Emin, daha sonra savunma için, sanıklara tek tek suçlu olup olmadıkları sorusunu yöneltti. Devrik Irak lideri ve beraberinde yargılanan 7 kişi, Emin'in sorusuna suçsuz oldukları cevabını verdiler. Bu arada Saddam Hüseyin'in avukatları, müvekkillerinin mahkeme öncesinde ruh halinin iyi olduğunu söylediler.
DURUŞMA 28 KASIM'A ERTELENDİ
Saddam Hüseyin'in yargılandığı davada ilk duruşma sona erdi. Bağdat'taki Özel Mahkeme'nin savcılarından biri, gazetecilere, yargılamaya 28 Kasım'da devam edileceğini açıkladı.
Mahkemenin bugünkü ilk duruşmasına ara verildiği, daha sonra başyargıcın davanın görülmesine ileri bir tarihte devam edileceğini açıkladığı kaydedildi.
İLK SUÇLAMA
Yüzbinlerce kişinin ölümünden sorumlu tutulan, hakkında 40 bin ton belge toplanan Saddam Hüseyin ve yedi adamı, en kolay ve çabuk hazırlanabilen dosya olduğu için ilk olarak Dujail katliamıyla suçlanıyor.
Saddam’ın 1982 yılında kendisine karşı düzenlenen suikast girişiminin ardından Şii köyü Dujail’de 143 Şii’yi öldürttüğü iddia ediliyor. Saddam’ın kişisel sorumluluğu nedeniyle bu davada mahkum edilmesinin kolay olması ama yine de mahkemenin uzun sürmesi bekleniyor.
Bugün Yeşil Bölge’de eski devlet başkanlarını yargılayacak olan yargıçlar, adil bir yargılama sunabilmek için
SADDAM'IN YARGILANDIĞI “YEŞİL BÖLGE”YE HAVAN ATEŞİ
Saddam Hüseyin'in yargılandığı Yeşil Bölge'ye duruşma öncesi havan ateşi açıldı.
Iraklı güvenlik kaynakları, Yeşil Bölge'ye iki havan mermisinin düştüğünü, saldırıda ölen ya da yaralanan olmadığını belirttiler. Iraklı yetkililer, havan mermilerinin Yeşil Bölge'nin hangi kesimine düştüğünü açıklamadı.
Irak hükümet büroları ile Amerikan ve İngiliz büyükelçiliklerinin bulunduğu Yeşil Bölge, sık sık havan ateşine maruz kalıyor.
SORULARLA MAHKEME
Saddam’ı kim yargılıyor?
Irak devrik lideri ve aralarında Taha Yasin Ramazan ile Barzan İbrahim Hasan el Tıkriti’nin de bulunduğu adamları, Amerikan işgali sırasında 2003 Aralık ayında kurulan Irak Özel Mahkemesi tarafından yargılanıyor. Mahkeme bir zamanlar Saddam’ın kendisine sunulan hediyeleri koyduğu başkanlık sarayının bir binasında yapılacak.
İddia makamı kimlerden oluşuyor?
Mahkemenin 20 kadar araştırmacı yargıcı bulunuyor, bunlar Saddam ve adamları aleyhine deliller topluyor. Yargıçlar, dosyayı kanıtlar ve görgü tanıklarının ifadeleriyle tamamladıktan sonra bunu başyargıca sunuyor.
Saddam’ı kim savunuyor?
Bağdatlı bir avukat olan Halil Dulaimi liderliğindeki uluslararası bir avukat grubu tarafından savunuluyor. Saddam’ın ailesi İngiltere’de yaşayan Abdülhak el-Ani’yi avukat olarak tuttu, Asil Nadir’in eski avukatı Anthony Scrivener’e de teklif götürdü. Eski Malezya Başbakanı Mahatmir Muhammed, Ayşe Kaddafi ve Amerikalı avukat Ramsey Clark’ın adı da hukuk danışmanları arasında geçiyor.
Saddam, tanıkları görebilecek mi?
Duruşmada Saddam ve yedi adamı, 5 yargıcı görecek. Ancak kimlikleri açıklanacak mı açıklanmayacak mı bilinmiyor. İzleyiciler, zırhlı camın arkasından davayı izleyebilecek, duruşmanın tv’den naklen yayınlanıp yayınlanmayacağı bilinmiyor.
Suçlu bulursa temyize gidebilir mi?
Evet. Mahkemenin dokuz üyeli bir üst mahkemesi bulunuyor. Dujail davasındaki suçlamalar, idam öngörüyor. İdam cezası da asarak yerine getiriliyor.
Dujail davası ne kadar sürer?
Saddam’ın avukatlarının mahkemenin yasal olmadığını iddia edip, dosyayı incelemek için yeterli vakte sahip olmadıklarını söyleyerek erteleme istemesi bekleniyor. Bu durumda duruşma birkaç hafta ileri atılabilir. Hatta 2006 yılının başına ertelenmesi de sözkonusu olabilir.