Güncelleme Tarihi:
NETZAH Yehuda taburu, ultra-ortodoks Yahudi askerler için özel bir birlik olarak 1999’da kuruldu. Kadın-erkek karışık olan İsrail ordusunun diğer birimlerinin aksine üyelerinin tamamı erkek. Dua ve ibadetler için personele ek zaman veriliyor. Birlik, ordudaki diğer birimlere kabul edilmeyen radikal sağcıların ve yasadışı yerleşimcilerin toplanma noktası haline geldi. Geçmişten bugüne aşırı sağ faaliyetler ve işkence gibi tartışmaların merkezinde yer aldı.
GÖNÜLLÜLERDEN OLUŞUYOR
İlk ismi ultra-ortodoks Haredi Yahudilerine referansla Nahel Haredi olan birlik, zorunlu askerlikten muaf olan Haredi Yahudileri arasındaki gönüllülerden oluşuyor ve Yahudi olmayan kimse kabul edilmiyor. 30 askerle kurulun birlikte şuan 1000’den fazla personel görev yapıyor. Netzah Yehuda üslerinde yemekler Yahudi inancının gereklerine göre hazırlanıyor ve sıkı bir şekilde denetleniyor. Cinsiyet ayrımına dikkat edilen birlikte, üslere yalnızca askerlerin ve subayların eşlerinin girmesine izin veriliyor. Dini faaliyetler için özel izinleri olan birlikte askerlere sivil haham eşlik ediyor. Daha önce askerlerin emirlere itaatsizlik ettiği ve komutanları yerine dini liderlerin telkinlerine göre hareket ettikleri yönünde iddialar da çıkmıştı.
BATI ŞERİA’DAN ÇIKTILAR
Tabur daha önce, 80 yaşındaki Amerikan vatandaşı Filistinli Omar Esad’ın 2022’deki ölümüyle gündeme gelmişti. Batı Şeria’daki bir kontrol noktasında tutuklanan Esad, kelepçeli halde soğuk havada beklemeye zorlanmış, birkaç saat sonra ölü bulunmuştu. Olayın ardından bölük ve müfreze komutanları görevden alındı, ancak olaya karışan askerler hakkındaki soruşturma sonuçsuz kaldı. Ocak 2023’te tabur, öncelikli görev yeri olan Batı Şeria’dan çıkarılarak Golan Tepeleri’ne taşındı. İsrail medyası o dönemde taşınma kararının, askerlerinin Filistinli sivillere karşı şiddet uyguladığı birçok olaya karışması neticesinde alındığını yazmıştı. “Yahuda birlikleri” 7 Ekim sonrasında Gazze Şeridi etrafındaki Yahudi yerleşim birimlerini korumak üzere bu bölgede konuşlandırılmaya başladı.
İSRAİL’DEN TEPKİ
Axios’un haberine göre Dışişleri Bakanı Antony Blinken tarafından birkaç gün içinde duyurulacak yaptırımlar, ABD silahlarının tabura transferini önleyecek ve bu personelin Amerikan kuvvetleriyle eğitim almasını veya ABD finansmanıyla herhangi bir faaliyete katılmasını engelleyecek. Yaptırım haberi, İsrailli yetkililerden sert tepki aldı. Netanyahu, “Askerlerimizin terör canavarlarıyla mücadele ettiği bir dönemde, bir birliğe yaptırım uygulamak saçmalığın doruk noktası” derken savaş kabinesi bakanı Benny Gantz, taburun “ordunun ayrılmaz bir parçası” olduğunu ve askeri ve uluslararası hukuka bağlı olduğunu söyledi. Ülkenin aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir ise “savunma bakanlığı taburu gerektiği gibi desteklemezse onları İsrail polisi ve Ulusal Güvenlik Bakanlığı’na dahil edilmesini talep edeceğini” açıkladı.
‘BASKIYI ARTIRACAĞIZ’
Bu arada Netanyahu Hamursuz Bayramı dolayısıyla dün yayınladığı mesajında, esir takası anlaşmasının “Hamas’ın taleplerini artırması nedeniyle” imzalanamadığını savunarak, ‘esirleri kurtarma misyonundan bir an bile vazgeçmediğini’ belirtti.
BATI ŞERİA’DA YERLEŞİMCİ TERÖRÜ HIZ KESMİYOR: GÜNDE 12 SALDIRI
- Dünya, Gazze’deki saldırılar ve İran ile artan tansiyona odaklanmışken işgal altındaki Batı Şeria’da Filistinlilere yönelik ordu baskınları ve yasadışı yerleşimci saldırıları yoğunlaşıyor. İsrail güçlerinin, Tulkarim kenti yakınlarındaki Nur Şems bölgesindeki uzun süreli baskını dün sonra erdi. Filistinli yetkililer, 14 Filistinlinin öldürüldüğü baskının, Batı Şeria’da aylardır yaşanan en ağır saldırı olduğunu kaydetti. Ordu bir yandan da yasadışı yerleşimcilerin şiddet eylemlerine desteğini artırıyor.
Bölge sakinleri, silahlı yerleşimcilerin kendilerine, ailelerine ve evlerine saldırması korkusuyla yaşadıklarını söylüyor. 7 Ekim Hamas saldırılarının ardından İsrailli sivillere dağıtılan silahlarla birlikte, saldırı sayısı günde ikiden 12 ila 13’e kadar çıkmış durumda. Silahlı yerleşimciler ve İsrail ordusu, 7 Ekim’den bu yana işgal altındaki Batı Şeria’da en az 485 Filistinliyi öldürdü, yüzlerce kişiyi de tutukladı.