Güncelleme Tarihi:
Cumhrubaşkanı Erdoğan ile Rusya lideri Putin arasındaki teelfon görüşmesi, beklenildiği üzere TSİ 12.00'da yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Putin'e Pazartesi günü gönderdiği mektubun ardından iki liderin bugün telefonda görüşeceği açıklanmıştı.
İŞTE CUMHURBAŞKANLIĞI'NDAN YAPILAN AÇIKLAMA
Cumhurbaşkanlığı'ndan görüşmeye dair yapılan basın açıklaması şöyle;
"Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bugün bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin, görüşmede, Türkiye-Rusya arasındaki ikili ilişkilerin normalleşmesinin önemi üzerinde durmuşlardır. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Putin, ikili ilişkileri yeniden canlandırmak için gerekli adımları atmanın yanı sıra, bölgedeki siyasi, ekonomik ve insani krizler karşısında işbirliği içinde olmanın önemine de işaret etmişlerdir.
Sayın Putin, görüşme sırasında, İstanbul'daki menfur terör saldırısını da kınayarak, Cumhurbaşkanımızın şahsında tüm Türk halkına taziyelerini iletmiştir. İkili ilişkilerin yeniden canlandırılması ve terörle ortak mücadele konularında kararlılıklarını vurgulayan iki lider, irtibat halinde olma ve yüz yüze görüşme konusunda da mutabık kalmışlardır."
ERDOĞAN VE PUTİN NEREDE GÖRÜŞECEK?
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, iki liderin, 4-5 Eylül tarihlerinde Çin'de düzenlenecek 2016 G20 Hangzhou Zirvesi'nden önce görüşmesi planlanırken, zirvede ise ayrı bir görüşme daha yapabilecekleri belirtildi.
T.C. Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü'nün verdiği bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Putin'e mesajları şöyle
• İkili ve bölgesel konularda önemli adımlar atacağız.
• Rusya ile işbirliğimizi daha da geliştireceğiz.
• Halklarımızın talebine kulak vermemizi önemli buluyorum.
Putin'in öne çıkan mesajları ise şöyle:
• Mevcut durum iki ülkenin de faydasına değil. Yeni bir sayfa açalım.
• Tekrar görüşmekten büyük memnuniyet duyuyorum.
• Terörle mücadele konusunda dün gece verdiğiniz mesajlara tamamen katılıyorum.
• Bölgenin iki büyük ülkesi olarak Rusya ve Türkiye'nin yapacağı işler var.
ZAHAROVA: ORTAK ACIMIZ
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ise Facebook hesabından yaptığı açıklamada, havalimanındaki saldırıları 'şeytanca bir katliam' olarak tanımladı, saldırı için 'ortak acımız' ifadesini kullandı.
Zaharova şöyle yazdı: "İstanbul'daki havalimanında gerçekleşen patlamalar uzun zamandır kanıt gerektirmeyen bir şeyi kanıtlıyor: terörizmin milliyeti ve dini yoktur. Bu, belirli amaçlara ulaşmak için öldürme ve korkutma yöntemidir" diyen Zaharova şöyle devam etti: "Terör hepimizin ortak acısı. Yalnızca teröre hep birlikte reddetmek, teröristleri 'ılımlı' ve 'ılımlı olmayan' olarak ayırmamak ve terörle mücadele için güçlerimizi birleştirmek dünyaya hayatta kalma şansı verir."
"SALDIRININ HEDEFİ..."
Öte yandan DHA'nın haberine göre Rusya Federasyon Konseyi Dış İlişkiler Komite Başkanı Konstantin Kosaçev, Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısının Türkiye'nin, Rusya ve İsrail ile ilişkilerini düzeltmeye çalışmasına karşı olduğunu bildirdi.
Türk hükümetinin terör saldırısından IŞİD'in sorumlu olduğunu öne sürmesinin en yüksek ihtimal olduğunu belirten Kosaçev konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Terör saldırısının Türk hükumetinin Rusya ve İsrail ile ilişkilerini düzeltme çabalarına yönelik olduğu ortada. Türkiye'yi başta Rus diplomatların önderliğinde oluşturulan tek terör karşıtı cephesine katılmaması için uyarıyorlar" ifadesini kullandı.
Senatör terörün Rus ve Türk liderlerinin diyaloğunu bozmayacağını, aksine yakınlaştıracağını belirterek, "Her şeye rağmen Türk halkıyla bugün birlik içerisindeyiz" dedi.
Kosaçev olayda hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diledi.
PUŞKOV'DAN BAŞSAĞLIĞI
Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma’nın Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Aleksey Puşkov, Atatürk Havalimanı'nda meydana gelen patlamalarda hayatını kaybedenlere başsağlığı diledi.
Puşkov, Twitter hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Tüm dünyadaki terör saldırılarının kurbanları suçsuz insanlardır. Rusya'dan, İstanbul, Brüksel ve Paris'i anlıyoruz. Başımızı eğiyoruz. Başsağlığı diliyoruz. Unutmuyoruz."