Güncelleme Tarihi:
ABD’nin Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması’ndan (INF) çekildiğini ilan etmesinin ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de benzer adım atarak Rusya’nın da anlaşmaya katılımını dondurduğunu açıkladı. ABD’nin kararını “Dünya güvenliği kurban ediliyor” sözleriyle yorumlayan Putin, “ABD’li partnerlerimiz anlaşmadan çekildiklerini ilan ettiler. Bire bir yanıt vereceğimizi daha önceden ilan ettiğimiz için biz de Rusya olarak anlaşmayı askıya alıyoruz. Savunma ve dışişleri bakanlıklarımıza ABD ile nükleer silahlar konusunda hiçbir inisiyatif göstermemeleri talimatı verdim. Amerikan yönetimi silahlar konusunda attığı gerekçesiz adımlardan vazgeçtiğinde, masaya oturmak için olgunlaştığında kapımızı kendileri çalsın” dedi.
‘HIZLANDIRIN’ TALİMATI
ABD’nin aldığı karardan sonra Rusya’nın da yeni silahlar geliştirmek için önünün açıldığını belirten Putin, “Savunma Bakanımız Sergey Şoygu ile son görüştüğümde yeni nesil silahların üretimiyle ilgili çalışmaların hızlandırılmasını talep ettim. İnsansız denizaltı “Poseydon” başta olmak üzere ultrasonik “Kinjal” ve “Avangard” füzeleriyle “Peresvet” lazer silahının üretimini şahsen denetleyeceğim. Yakında stratejik kıtalararası “Sarmat” füzemiz de savaş nöbeti tutmaya başlamalı” ifadelerini kullandı. Putin, geçen cuma akşamı Rusya Güvenlik Konseyini acil toplantıya çağırarak hem INF anlaşması, hem de Venezuela’daki gelişmeleri değerlendirmişti.
NYT: GENİŞ ANLAŞMA PEŞİNDE
ABD’nin INF anlaşmasından çekilmesinin ardından ‘yeni bir silahlanma yarışının başlayabileceği’ yorumunda bulunan New York Times (NYT) gazetesi, sadece Rusya ile değil Çin’in de dâhil olacağı daha geniş bir silahlanma yarışının söz konusu olabileceğini belirtti. ABD’nin 1991’de Rusya ile imzaladığı anlaşmanın tarafları arasında yer almamasına rağmen Çin’in iki ülkenin silahlanma yarışına gitmesi durumunda söz konusu yarıştan ‘geri kalması’ olası bir durum olarak kabul edilmiyor. NYT, ABD’nin hamlesinin 1991’den bu yana ilk kez uzun menzilli nükleer silahlarının üretimine başlanmasının ardından gelmesine dikkat çekti.
Çin, ABD’nin anlaşmadan çekilme kararının olumsuz neticeleri tetikleyebileceğini ve Washington’un bu girişimine karşı çıktıklarını açıkladı. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Geng Shuang, “ABD’nin INF Anlaşması’ndan tek taraflı olarak çekilme kararı bir dizi olumsuz neticeyi tetikleyebilir. Çin, ilgili gelişmeleri yakından takip edecek” dedi.
INF ANLAŞMASI NEDİR
- Dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan ve Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov tarafından 1987’de imzalanan anlaşma, karadan havaya atılabilen ve 500 ile 5 bin 500 kilometre arasında orta menzilli nükleer füzelerin yasaklanmasını öngörüyor. Anlaşma, denizden ateşlenen füzeleri kapsamıyor. Nükleer savaş tehdidini ortadan kaldırmayı hedefleyen anlaşma kapsamında, 4 yılda yaklaşık 2 bin 700 füze imha edilmişti. Anlaşma sayesinde nükleer başlıklı füzeler, 30 yılı aşkın süredir Avrupa topraklarında konuşlandırılmıyor.
GERİLİM OBAMA DÖNEMİNDE BAŞLADI
- ABD eski Başkanı Barack Obama, Mart 2016’da Rusya lideri Putin’in gizlice yeni taktik füzeler geliştirmeye başladığını öne sürdü. Obama’nın iddiasına uzun süre yanıt vermeyen Moskova, 2017 sonbaharında yeni Rusya tarihindeki en büyük ‘Batı-2017’ tatbikatı sırasında bu füzeyi denedi. 9M729 (NATO standartlarına göre SSC-8) olarak bilenen ve nükleer başlık taşıyabilen bu füze Kapustinyar poligonundan fırlatıldı. ABD anında tepki göstererek 9M729 füzesinin 500 kilometrelik menzili aştığı için INF anlaşmasını deldiğini ilan etti. Rus tarafı ise füze menzilinin 480 kilometre ile sınırlı olduğunu savunmaya devam etti. Washington ile Moskova arasında 9M729 füzesiyle ilgili kim haklı tartışmaları devam ederken bundan iki ay önce ABD Rusya’ya, “Bu füze 60 gün içerisinde yok edilmeli. Aksi takdirde INF anlaşmasından çıkarız” ültimatomunu verdi. Ültimatom 2 Şubat tarihinde sona ermesine bir gün kala ABD Başkanı Donald Trump, INF anlaşmasından tek taraflı çekildiklerini ilan etti.