Güncelleme Tarihi:
'Riverdance' adlı gösterinin içeriği İrlanda'nın hristiyan öncesi dönemine uzanıyor. Dans gelenekleri aynı şekilde yüzyıllar öncesinden müzikle kaynaşarak günümüze geliyor. Esasında folk müziği veya danslarına düşkün değilim, hele erkek-erkeğe göbek atma yarışına girenleri seyretmeye hiç tahammülüm yok. Ama İrlanda'lılar başka. İrlanda dansının özünde 'step dansı' var, Hollywood yapımı Fred Astaire-Gene Kelly filmlerinde gördüklerimizden farklı. ''Riverdance'in kadın ve erkek dansörleri solo, 16 çifte kadar ikili ve dörtlü gruplar halinde dans ediyorlar. Tarihsel İrlanda müziği eşliğinde dansların başlıca özelliği dansörlerin pisti sert ritimle topuklamaları, çok seri ayak hareketleri sırasında bedenlerin dimdik, kolların iki yandan vücuda yapışık kalması, korografi gereğince iki elin bel üstünde kitlenmesi.
Müzik ve dans severler 'Riverdance'ın varlığından ilk kez 1994 Eurovision Şarkı Yarışması sırasındaki gösterileri sayesinde haberdar oldu. Karı-koca John McColgan ve Moya Doherty'nin yapım şirketinin ürünü olan 'Riverdance' gösterisinde İrlanda dans şampiyonları Jean Butler ile Michael Flatley'ı ekranlardan hayranlıkla izlediler. Gösterinin müziği İrlanda pop listelerinde birinci sıraya yükseldi, akabinde 'Riverdance' çeşitli kentlerde turneye çıktı.
Londra'da ikinci gösteri arefesinde müzikalin koreografisini hazırlayan baş dansör Michael Flatley prodüktörle yaratıcılık farklarını ileri sürüp ayrıldı. 'Riverdance' Avrupa ülkelerinde aylarca kapalı gişe performans verdi: Saniyede 35 step vuruşuyla Guinness rekorlar kitabına geçen Flatley ''Lord of the Dance'' (Dansın Sultanı) müzikali ile hem baş dansöz hem de patron olarak izleyicileri karşısına çıktı, ''Feet of Flames'', ''Kelt Kaplanı'' gibi müzikalleri başarılarını katladı. 1999 ve 2000 yıllarında 1,6 milyon dolar haftalıkla en fazla maaş alan dansöz seçilen Michael'ın bacakları 40 milyon dolara sigortalandı. Michael Flatley'in bugün 500 milyon dolar üstünde serveti olduğu söyleniyor.
10 yıl önce Riverdance'ın 18 ay süregelen gösterisini 1 milyon 155 bin kişi izledi. Aralarında ben de vardım. Daha sonra İrlanda'lı bir tanıdığıma dansörlerin eğilip bükülmeden dimdik bedenle sert step vuruşları, ayak-bacak hareketlerinin etkileyişinden söz edince kısa bir özetleme yaptı: '' Bu oyunlarda İrlanda tarihi dile getiriliyor. İngilizler 'patates kıtlığı' ile soyumuzu kurutmak istedi.1845-1849 arasında bir milyonu aşkın ırkdaşımız açlık ve hastalıktan öldü, bir milyon kişi ise göçe zorlandı. Tarihe kıtlıkla soykırımı diye geçen olayların sorumlusu İngiltere'dir. Ama atalarımızı çökertmeyi başaramadılar. Bedenin dikliği direnişimizin simgesidir. 'Riverdance' de şarkıları, ağıtları dinlersen İrlanda'nın trajedilerle dolu geçmişi karşına çıkar.''
Tanıdığım ''Bir şey daha var ekleyeceğim.'' diyor:
''Osmanlı sultanı Abdülmecid İrlanda'lıların kıtlıklıktan öldüğünü duyunca 10 bin sterling göndermeye niyetlenmiş.Kraliçe Victoria miktarın 1,000 sterling olmasını istemiş.Nedeni ise Victoria'nın yardımı 2 bin sterling imiş. Sultan 2 bin sterling ile yiyecek dolu üç gemiyi yola çıkarmış. İngiliz mahkemesi sevkiyatı önlemeye çalışmış ama Osmanlı denizcileri mühimmatı daha önce Drogheda liman yetkililerine teslim etmişler.''