Güncelleme Tarihi:
Ajansın 9-11 Ağustos arasında yaptığı anketin sonuçları, AB'nin Türkiye ile müzakerelere başlamasına yüzde 70 şans tanıyor. Mayıs ayında yapılan yoklamalarda bu oran yüzde 40 çıkmıştı. Ankete göre, Türkiye AB'ye 2015 yılında girecek.
Anket sorularını yanıtlayan 31 ekonomistten 25'i, görüşmelerin başlaması için anlaşma yapılmasının, Türkiye'nin reformlara devam etmesine bağlı olduğunu söyledi.
Merill Lynch yatırım bankası analisti Mehmet Şimşek, AB'nin Türkiye ile 2005'te üyelik görüşmelerine başlamasına yüzde 85 şans tanıyor. Ancak Şimşek'e göre, siyasi reformlardan vazgeçilirse görüşmelerin sona ereceğine dair bir koşul konulabilecek.
Türkiye'nin 2015'ten önce AB'ye girmesini beklemeyen Bank Austria'dan Walter Pudschedl, Türkiye'nin büyük nüfusunun üyelik yolunda gecikmeye yol açabileceğini söyledi. Pudschedl, nüfusun büyüklüğünün Almanya ve Fransa gibi ülkelerin politikacılarının, AB karar sürecinde güç kaybına uğrayabilecekleri anlamına geldiğini belirtti.
Reuters'ın haberinde, analistlerin, AK Parti'nin siyasi ve ekonomik reformları başlatmasıyla üyelik görüşmelerinin gelecek yıl başlaması şansının önemli ölçüde arttığına dikkat çektikleri kaydedildi.
Haberde, reform hareketlerinin, Ekim'de yayınlanacak Avrupa Komisyonu raporunun AB üyelerini, Aralık zirvesinde görüşmelerin başlatılması yolunda teşvik edeceği beklentilerini artırdığı ifade edildi.
Deutsche Bank'tan Tevfik Aksoy, AB'ye giriş şansının reformlar ve Türkiye'nin Kıbrıs konusundaki tutumu sayesinde önemli ölçüde arttığını belirtti.
Bank of America'dan Dwyfor Evans, Kıbrıs meselesinin çözümsüz kalmasının olumsuz bir durum olduğunu, ancak AB'nin bu yüzden Türkiye'yi suçlamasının haksızlık olacağı görüşünü dile getirdi.