Güncelleme Tarihi:
SURİYE’de Beşar Esad rejimi İdlib’in güneyinde ilerleyişini sürdürüyor. Önceki gece Han Şeyhun’un batısındaki köyleri terör örgütü El Kaide ile bağlantılı Heyet el Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünden ele geçiren rejim, kritik konumdaki beldeye 3 kilometre kadar yaklaştı. Rejimin doğu ve batısından ilerleyerek kıskaca aldığı Han Şeyhun, başkent Şam’ı İdlib üzerinden Halep’e bağlayan M5 karayolunun tam üzerinde olduğu için haftalardır şiddetli bir şekilde bombardımana maruz kalıyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin raporuna göre, nisan ayının sonundan beri İdlib’de düzenlenen saldırılar 820 sivilin ölümüne neden oldu. Yoğun bombardıman yaklaşık 400 bin sivili ise yerinden etti.
KİMYASAL KATLİAM
Rejimin kapısına dayandığı Han Şeyhun kasabası 2017’de uğradığı kimyasal saldırı sonrasında dünya kamuoyunda haftalarca gündemde kalmıştı. Rejimin 4 Nisan 2017’de düzenlediği sarin gazı saldırısında 100’den fazla sivil ölmüş, 500’den fazla sivil yaralanmıştı. Kimyasal saldırının ardından Trump yönetimi, 7 Nisan’da rejime ait Şayrat askeri hava üssünü 59 adet Tomahawk füzesiyle vurmuştu. Birleşmiş Milletler (BM) ile Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü (KSYÖ) ortak soruşturma misyonu tarafından (JIM), 6 Eylül 2017’de Han Şeyhun’da sarin gazı kullanıldığı, 27 Ekim 2017’de de saldırının rejim tarafından düzenlendiği teyit edilmişti.
10 SİVİL ÖLDÜ
Suriye’de hava saldırıları, Han Şeyhun ve Maaret el Numan ilçelerine, Bıdama beldesi, Marrıthırme ve Medaya köyleri ile Hama’nın kuzey kırsalında Kefer Zita, Latamine ilçelerine ve Latmin köyüne yoğunlaştı. İdlib Sivil Savunma Müdürü Mustafa Hac Yusuf, “Dün akşam (önceki gün) saatlerinden sonra hava saldırıları şiddetlendi. Rejim ve destekçilerinin saldırılarında 10 sivil hayatını kaybetti” dedi. A.A.’nın muhalif kaynaklardan aktardığına göre, Rus savaş uçaklarının önceki akşam saatlerinden sonraki bombardımanında İdlib’in Marrıthırme köyündeki bir sağlık merkezi hedef alındı. Saldırıda biri sivil savunma görevlisi, 2’si sağlık çalışanı olmak üzere 3 sivil hayatını kaybetti. Suriye Amerikan Doktorları Derneği’nin (SAMS) sorumlularından Doktor Muhammed Kettub da söz konusu saldırıya ilişkin, akşam saatlerinde bir sağlık noktasının 17 kez hedef alındığını söyledi. Kettub, “Saldırıda bir hemşire ve bir ambulans şoförü de vefat etti. Ambulans da kullanılmaz hale geldi” diye konuştu.
ANLAŞMAYA RAĞMEN
Türkiye, Rusya ve İran 4-5 Mayıs 2017’deki Astana toplantısında, İdlib ve çevresini “Gerginliği Azaltma Bölgesi” ilan etti. Rejim güçlerinin ateşkesi sık sık ihlal etmesi üzerine Türkiye ve Rusya ek mutabakata vardı. Rejim güçleri, destekçilerinin yardımıyla 17 Eylül 2018’de Rusya’nın Soçi kentinde imzalanan mutabakata rağmen saldırılarına devam ediyor. Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da 25-26 Nisan’da Türkiye, Rusya ve İran arasında düzenlenen 12’nci toplantı sırasında artan saldırılar, aynı yoğunlukta sürüyor.
BİLGİ NOTU
Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib ili neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin kalesi olarak biliniyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib’in merkezi, Mart 2015’te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
‘ESAD GEREKEN YANITI ALIR’
SURİYE’de rejim güçlerinin İdlib’in güneyinde önemli yerleşim merkezlerinden biri olan Han Şeyhun’un 3 kilometre kadar yakınlarına gelmesi nedeniyle, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait bölgede bulunan Morik’teki gözlem noktasının da kuşatılacağı iddiaları Ankara’da yalanlandı. Morik’deki gözlem noktasının kuşatıldığı iddialarının doğru olmadığını savunan bir güvenlik yetkilisi, gözlem noktasının hedef alınması durumunda TSK’nın gereken yanıtı vereceğinden kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini vurguladı.
TSK DAHA ÖNCE VURMUŞTU
Türkiye’nin İdlib’de 12 gözlem noktası bulunuyor. Rejim güçlerinin saldırılarını yoğunlaştırdığı İdlib’in güneyindeki Zaviye (10 numaralı) ve Morik’teki (9 nuramalı) gözlem noktaları geçen haziran ayında Esad birliklerinin hedefi olmuştu. 16 Haziran’da Morik’teki gözlem kulesinin yakınlarına rejim güçlerinin havan topu atması sonucu güvenlik duvarı zarar görmüş, TSK da bu taciz atışına Fırtına obüsleriyle misliyle karşılık vermişti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Rus muhataplarıyla yaptığı telefon görüşmeleri sonrası rejim güçleri Türk gözlem kulelerini hedef almayı durdurmuştu. (Uğur ERGAN / ANKARA)