Güncelleme Tarihi:
Mersin'de karıştığı bir gasp olayından cezaevinde hükümlü olarak bulunan Cizre eski belediye başkanı ve korucubaşı Kamil Atak'ın üvey kardeşi M.N.B'nin ihbar mektubuyla başlatılan soruşturmada tutuklanan 2 PKK itirafçısı, ifadelerinde jandarma istihbarat elemanlarıyla birlikte çalıştıklarını, ancak cinayet işlemediklerini ifade ettiler. Diyarbakır ve Ankara'da eş zamanlı olarak gözaltına alınan itirafçılardan Abdulhakim Güven (Fırat Altın) ile Hıdır Altuğ Terörle Mücadele Şubesi'ndeki sorgulamalarından sonra çıkarıldıkları özel yetkili Başsavcılık ve sorgu hakimliğinde yargısız infaz suçlamalarını kabul etmediler.
Tanık koruma kanunundan faydalandırılarak İçişleri Bakanlığı'nın izniyle kimliği 'Fırat Altın' olarak değiştirilen, nüfus kaydı ise Şırnak'tan Ankara'ya alınan Abdulhakim Güven, savcılık ve sorgu hakimliğinde verdiği ifadesinde, 1988 yılında Şırnak'ta PKK'ya katıldığını belirtti. Güven, örgüt adına 1989 yılına kadar şehir merkezlerinde propaganda, vergilendirme, kepenk kapattırma gibi örgütün siyasi kanadında faaliyetlerde bulunduğunu söyledi.
Güvenlik güçlerinin örgütün şehir komitesi yapılanmasına yönelik operasyonlarıyla yakalandığını, 1993 yılına kadar cezaevinde tutuklu kaldığını belirten Güven, "Yargılandığım DGM'ye başvurup Pişmanlık Yasası'ndan yararlanarak itirafçı olmak istediğimi söyledim. Güvenlik güçlerinin yardımıyla Pişmanlık Yasası'ndan faydalanarak cezaevinden çıktım. Önce Abdulhakim Güven olan adım 1995 yılında Fırat Altın olarak değiştirildi. Tahliye olduktan sonra Terörle Mücadele konularında askeri yetkililerle işbirliği içerisine girdim. Bu faaliyetlerim sırasında tanıdığım ve bildiğim PKK'lı kişilerin isimlerini deşifre ederek yakalanmalarını sağladım, ayrıca keşif ve yer gösterme gibi örgütsel konularda bildiklerimi güvenlik güçleriyle paylaştım. Ancak askeriye içinde hiçbir illegal yasadışı faaliyetim olmadı. Bu nedenle yargısız infaz yapma veya yasadışı eylemler içerisinde olmadım. 2 yıl boyunca askerlere Terörle Mücadele konularında yardımcı olduktan sonra Diyarbakır'a yerleşip iş hayatına atıldım." dedi.
Ankara'da gözaltına alınıp Diyarbakır'a getirilen PKK itirafçısı Hıdır Altuğ ise İsviçre'de yaşadığı 1988 yılında PKK'nın dağ kadrosuna katıldığını söyledi. 2 yıl boyunca örgütün dağ kadrosunda silahlı faaliyet yürüttükten sonra yakalanınca itirafçı olduğunu belirten Altuğ ifadesinde şöyle dedi:
"2.5 yıl cezaevinde tutuklu kaldım. İtirafçı olup pişmanlık yasasından yararlanıp serbest kaldıktan sonra da askeri yetkililerle irtibata geçtim. Siirt'te o dönem İl Jandarma Alay Komutanlığı yapan Albay Temel Cingöz, bana Terörle Mücadele konusunda kendilerine yardımcı olmamı söyledi. Ben de 1 yıl boyunca askerlerle birlikte Terörle Mücadele konularında kendilerine yardımcı oldum. Bu faaliyetlerim sırasında daha önceden tanıdığım ve bildiğim PKK'nın gerek şehir, gerekse kırsal kesimdeki elemanlarının yakalanmasına yönelik bilgiler verdim. Ayrıca keşif yapma, PKK'lıların olası geçiş noktaları ile ilgili yer gösterme faaliyetlerim oldu. Bu süre içerisinde askeriye içerisinde oluşturulmuş yasadışı illegal biçimde Terörle Mücadele konusunda faaliyet yürüten hiçbir birim içerisinde yer almadım. Yine kanun dışı öldürme ve yargısız infaz etme gibi eylemler içerisinde bulunmadım. Güvenlik güçlerine yardımcı olduktan sonra askerlik yaptım. Dönüşte Diyarbakır'da faaliyet yürüten bir şirkette işe girdim. Halen burada çalışmaktayım. Benim yargısız infaz eylemlerine katıldığım yönünde ihbarda bulunan gizli tanık M.N.B'nin ifadeleri doğru değildir. Kimseyi öldürüp infaz etmedim."
İtirafçılardan Hıdır Altuğ, bir süre önce tutuklanan Kayseri İl Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz'ün emir ve talimatları doğrultusunda, korucubaşı Kamil Atak, korucu oğlu Temel Atak ve itirafçı Adem Yakın ile birlikte; Abdurrahman Akyol, Ramazan Uygun, Mustafa Aydın, Mehmet İlbasan, Zeki Demir, Derviş Özalp ve Abdurrezzak Binzet'i öldürdükleri iddiasıyla 'Suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olmak, tasarlayarak birden fazla adam öldürmek' suçlarından tutuklandığı, Abdulhakim Güven'in ise, adam öldürdüğüne dair yeterli delil elde edilemediğinden dolayı 'Silahlı örgüte üye olmaktan tutuklandığı belirlendi.
TEMEL CİNGÖZ ADANA'DA ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
İtirafçı Hıdır Altuğ'u, 1988-1990 yılları arasında Siirt İl Jandarma Alay Komutanlığı yaparken jandarma istihbaratına alan Albay Temel Cingöz, Tuğgeneralliğe terfi edince Adana Bölge Jandarma Komutanlığına atandı. Cingöz, görev yaptığı sırada 23 Mayıs 1991 günü Yeni Baraj Mahallesi'ndeki evinden otomobiliyle komutanlık binasına giderken Dev-Sol militanlarınca çapraz ateşe alınarak şehit edildi.