PKK ile masaya oturmam
Güncelleme Tarihi:
Hasan TÜFEKÇİ / NAPOLİ
Oluşturulma Tarihi: Eylül 03, 2005 02:06
Napoli’ye gelirken ANA uçağında konuşan Başbakan Erdoğan, PKK ile asla bir pazarlık söz konusu olmayacağını söyledi. Erdoğan, ‘Böyle bir tarzımız olmadı, olamaz’ diyerek, terör örgütüne bugüne kadar nasıl davranıldıysa, öyle devam edeceklerini vurguladı.
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, PKK ile bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da asla bir pazarlık gibi yaklaşım tarzlarının olmadığını belirterek, ‘Terör örgütüyle masaya oturacak kadar devlet terbiyesinden uzak değiliz’ dedi.
Başbakan Erdoğan, önceki gece İtalya’nın Napoli kentine gelirken özel uçağı ANA’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, gazetecilerin Kürt sorunuyla ilgili, ‘Tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz, bir devlet politikası mı yoksa hükümetinizin politikası mı?’ sorusuna özetle şu karşılığı verdi:
PROGRAMIMIZDA VAR
Biz bunları 14 Ağustos 2001’de parti programımızda söylemişiz. Partimizi kurduğumuzda yer alan bir açıklamaydı. Biz bu olayları ayaküstü günlük değerlendirmelerle yapmadık. Üzerinde haftalarca konuşarak karar verdik. Bu konuyla ilgili bölgede çalışan arkadaşlarımızın görüşleri neticesinde parti programının içine aldık. İçi boş diyorlar, altını doldursun diyorlar.
AÇIP OKUSUNLAR
Açıp okusunlar, 2.5 sayfa parti programımızda var. Biz ‘Bölgede terörün önlenmesinde zafiyet yaratmayacak şekilde sorunları kökünden çözecek tedbirler alınmalı’ demişiz. Hak ve özgürlükler, ana dilde eğitim gibi konularda Kopenhag Kriterleri ile ilgili düzenlemeler yaptık. Şimdi RTÜK yerel televizyonlarla ilgili çalışma yapıyor. Bu hükümetin Acil Eylem Planı’nda da bu konular var.
YATIRIM ŞART
Bu gelişmelerden şu ana kadar Doğu ve Güneydoğu’da eğitim yatırımlarını, konut, ulaşım yatırımlarını hızlandırmış vaziyetteyiz. Yatırımlar arasında belediye farkı gözetmedik. Buralara yatırım yapacağız ki, buralarda yaşayan insanlarımız da insanca yaşamanın erdemine erişsinler. Bu bölgedeki kültürel farklılıklar, partimiz tarafından zenginlik olarak ifade edilmiştir.
DENGE
Bölgeler arası ciddi dengesizlik var. Dengeyi sağlamamız lazım. Yatırımlarla bunu gidermeliyiz. Başarırsak göçün önünü alacağız, eğer köylerde şehirleşmeyi gerçekleştirirsek köyden şehire akımı engelleyeceğiz.
DEVLET POLİTİKASI
Devlet politikası noktasında da burada çok çok farklı şeyler yok. Yani bizim bu yaklaşım tarzımız devlette farklı düşünülen bir şey değildir. Muhalefet partisi şöyle diyor, böyle diyor. Bunlar bu konuyla ilgili uygulanması gereken politika nedir farkında değil.
PAZARLIK YAPMAYIZ
Ama kesinlikle terör noktasında bizim PKK ile bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da asla bir pazarlık gibi herhangi bir yaklaşım tarzımız olmamıştır, olamaz. Terör örgütüyle masaya oturacak kadar devlet terbiyesinden uzak değiliz.
Türk’sün dayatması yanlış
TÜRK vatandaşı olan herkes Türk’tür. Ancak bu etnik bir açıklama değildir. Anayasal bir açıklamadır. Etnik olarak Kürt olan vatandaşa, sen Türk’sün dayatması yanlıştır. Bu laz için Çerkez için de böyle. Üniter devlet yapısı içinde tek vatan, tek devlet, tek bayrak, tek millet olarak geleceğe yürürüz. Bunun aksi gayreti içinde olanlar kendileri zarar görür.
Başbakan Erdoğan, önceki gece İtalya’nın Napoli kentine gelirken özel uçağı ANA’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, gazetecilerin Kürt sorunuyla ilgili, ‘Tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz, bir devlet politikası mı yoksa hükümetinizin politikası mı?’ sorusuna özetle şu karşılığı verdi:
PROGRAMIMIZDA VAR
Biz bunları 14 Ağustos 2001’de parti programımızda söylemişiz. Partimizi kurduğumuzda yer alan bir açıklamaydı. Biz bu olayları ayaküstü günlük değerlendirmelerle yapmadık. Üzerinde haftalarca konuşarak karar verdik. Bu konuyla ilgili bölgede çalışan arkadaşlarımızın görüşleri neticesinde parti programının içine aldık. İçi boş diyorlar, altını doldursun diyorlar.
AÇIP OKUSUNLAR
Açıp okusunlar, 2.5 sayfa parti programımızda var. Biz ‘Bölgede terörün önlenmesinde zafiyet yaratmayacak şekilde sorunları kökünden çözecek tedbirler alınmalı’ demişiz. Hak ve özgürlükler, ana dilde eğitim gibi konularda Kopenhag Kriterleri ile ilgili düzenlemeler yaptık. Şimdi RTÜK yerel televizyonlarla ilgili çalışma yapıyor. Bu hükümetin Acil Eylem Planı’nda da bu konular var.
YATIRIM ŞART
Bu gelişmelerden şu ana kadar Doğu ve Güneydoğu’da eğitim yatırımlarını, konut, ulaşım yatırımlarını hızlandırmış vaziyetteyiz. Yatırımlar arasında belediye farkı gözetmedik. Buralara yatırım yapacağız ki, buralarda yaşayan insanlarımız da insanca yaşamanın erdemine erişsinler. Bu bölgedeki kültürel farklılıklar, partimiz tarafından zenginlik olarak ifade edilmiştir.
DENGE
Bölgeler arası ciddi dengesizlik var. Dengeyi sağlamamız lazım. Yatırımlarla bunu gidermeliyiz. Başarırsak göçün önünü alacağız, eğer köylerde şehirleşmeyi gerçekleştirirsek köyden şehire akımı engelleyeceğiz.
DEVLET POLİTİKASI
Devlet politikası noktasında da burada çok çok farklı şeyler yok. Yani bizim bu yaklaşım tarzımız devlette farklı düşünülen bir şey değildir. Muhalefet partisi şöyle diyor, böyle diyor. Bunlar bu konuyla ilgili uygulanması gereken politika nedir farkında değil.
PAZARLIK YAPMAYIZ
Ama kesinlikle terör noktasında bizim PKK ile bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da asla bir pazarlık gibi herhangi bir yaklaşım tarzımız olmamıştır, olamaz. Terör örgütüyle masaya oturacak kadar devlet terbiyesinden uzak değiliz.
Türk’sün dayatması yanlış
TÜRK vatandaşı olan herkes Türk’tür. Ancak bu etnik bir açıklama değildir. Anayasal bir açıklamadır. Etnik olarak Kürt olan vatandaşa, sen Türk’sün dayatması yanlıştır. Bu laz için Çerkez için de böyle. Üniter devlet yapısı içinde tek vatan, tek devlet, tek bayrak, tek millet olarak geleceğe yürürüz. Bunun aksi gayreti içinde olanlar kendileri zarar görür.