Peçeli cihat
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 12, 2007 02:00
Amerikan Washington Post Gazetesi’ne göre radikaller giderek daha çok kadın militanı silah olarak kullanmaya başladı. Irak’taki canlı kadın bombalar, Pakistan’daki Lal Mescit isyanına katılan çarşaflılar, Çeçenistan’da saldırı düzenleyen dullar, peçeli cihadın sembolü haline geldiler.
ABD’de, kadınların İslamcı terörün yeni yüzü olarak ortaya çıktığı iddia edildi ve bu yeni olguya karşı önlem alınmadığı takdirde, radikal kadın militanların gelecekte İslamcı terörün önemli bir parçası olabileceğine dikkat çekildi.
Amerikan Washington Post gazetesinde Peter Bergen ve Paul Cruickshank tarafından kaleme alınan "Peçeli tehlike: Terörün yeni yüzü ile tanışın" başlıklı makalede, ilginç görüşlere yer verilirken, Irak ve Pakistan’daki olaylar örnek gösterildi. Irak’ta direşin en yoğun yaşandığı Sünni Üçgeni’ndeki Ramadi kentinde, Iraklı bir kadının 7 polise yaklaşarak kendini patlattığı, Pakistan’da ise güvenlik güçlerinin Lal Mescit’e baskın düzenledikleri zaman direniş gösterdikleri örneği ile başlayan yazıda, "Şaşırdınız mı? Hayır şaşırmayın. Cihada katılanların sayısı son yıllarda artış göstermekte. Ve biz bu olguya karşı önlem almadıkça, kadın İslamcı militanlar geleceğimizin önemli bir parçası olabilir" denildi.
KADIN DÜŞMANLARI
Radikal İslamcıların, daha önceleri kadınların kendi mücadelelerine katılmalarına karşı çıktığı vurgulanan yazıda, Afganistan’daki El Kaide kamplarında kadınların erkeklerden ayrı tutulduğu, sadece çocuklarını babalarının yolunda yetiştirmekle görevlendirildiği ifade edildi. Bunlara ek olarak, birçok El Kaide üyesinin kadın düşmanı olduğu iddia edilen makalede, şu görüşler öne sürüldü:
"Hatırlanması gereken tek şey, 11 Eylül saldırısını gerçekleştirenlerden Muhammed Atta’nın cenazesine hiçbir kadının katılmadığı ve mezarını ziyaret etmediğidir. Fakat 11 Eylül’den itibaren, kadınlar gittikçe artan bir şekilde İslamcı terörün içine girdi. Altı çizilmesi gereken en önemli faktör, mücahitlerin ABD’ye ve onun desteklediği Müslüman rejimlere karşı toptan bir savaşa girilmesi yönünde besledikleri derin histir."
Kadınlara canlı bomba fetvası
MISIRLI din adamı Yusuf el Kedaravi’nin, kadınların canlı bomba olmasına izin veren bir fetva yayınladığı hatırlatılan yazıda, "Muhtemelen, bu yeni olgunun en sorunlu tarafı, kadınların bombacı olarak kullanılmasıdır. Taktik olarak, bunun iyi bir anlamı var: Güvenlik noktalarında daha az aranan kadınlar patlayıcıları elbiselerinin altına saklayabilirler. Bu tür saldırıların şok etkisi, militan liderlerini daha da önemli kılmaktadır" ifadelerine yer verildi. Çeçenistan’daki dulların, kadın canlı bomba olarak kullanıldığı belirtilen makalede, Irak’ta da benzerlerinin görüldüğü bilgisine yer verildi.
Amerikan Washington Post gazetesinde Peter Bergen ve Paul Cruickshank tarafından kaleme alınan "Peçeli tehlike: Terörün yeni yüzü ile tanışın" başlıklı makalede, ilginç görüşlere yer verilirken, Irak ve Pakistan’daki olaylar örnek gösterildi. Irak’ta direşin en yoğun yaşandığı Sünni Üçgeni’ndeki Ramadi kentinde, Iraklı bir kadının 7 polise yaklaşarak kendini patlattığı, Pakistan’da ise güvenlik güçlerinin Lal Mescit’e baskın düzenledikleri zaman direniş gösterdikleri örneği ile başlayan yazıda, "Şaşırdınız mı? Hayır şaşırmayın. Cihada katılanların sayısı son yıllarda artış göstermekte. Ve biz bu olguya karşı önlem almadıkça, kadın İslamcı militanlar geleceğimizin önemli bir parçası olabilir" denildi.
KADIN DÜŞMANLARI
Radikal İslamcıların, daha önceleri kadınların kendi mücadelelerine katılmalarına karşı çıktığı vurgulanan yazıda, Afganistan’daki El Kaide kamplarında kadınların erkeklerden ayrı tutulduğu, sadece çocuklarını babalarının yolunda yetiştirmekle görevlendirildiği ifade edildi. Bunlara ek olarak, birçok El Kaide üyesinin kadın düşmanı olduğu iddia edilen makalede, şu görüşler öne sürüldü:
"Hatırlanması gereken tek şey, 11 Eylül saldırısını gerçekleştirenlerden Muhammed Atta’nın cenazesine hiçbir kadının katılmadığı ve mezarını ziyaret etmediğidir. Fakat 11 Eylül’den itibaren, kadınlar gittikçe artan bir şekilde İslamcı terörün içine girdi. Altı çizilmesi gereken en önemli faktör, mücahitlerin ABD’ye ve onun desteklediği Müslüman rejimlere karşı toptan bir savaşa girilmesi yönünde besledikleri derin histir."
Kadınlara canlı bomba fetvası
MISIRLI din adamı Yusuf el Kedaravi’nin, kadınların canlı bomba olmasına izin veren bir fetva yayınladığı hatırlatılan yazıda, "Muhtemelen, bu yeni olgunun en sorunlu tarafı, kadınların bombacı olarak kullanılmasıdır. Taktik olarak, bunun iyi bir anlamı var: Güvenlik noktalarında daha az aranan kadınlar patlayıcıları elbiselerinin altına saklayabilirler. Bu tür saldırıların şok etkisi, militan liderlerini daha da önemli kılmaktadır" ifadelerine yer verildi. Çeçenistan’daki dulların, kadın canlı bomba olarak kullanıldığı belirtilen makalede, Irak’ta da benzerlerinin görüldüğü bilgisine yer verildi.