Güncelleme Tarihi:
O kritik gecede Türk SAT komandolarının Kardak’ın küçük kayalığına çıktıklarını, genelkurmay ya da istihbarat birimlerinden değil de, Ankara’daki Yunan Basın Ataşeliği’nden öğrendiklerini belirten eski Yunan Dışişleri Bakanı Pangalos, bir ara istifasını sunan Genelkurmay Başkanı Limberis’e “Bu vatan hainliğidir” dediğini de açıkladı.
İşte Pangalos’un Kardak itirafları: “Parlamentodaki Başbakanlık Ofisi’nde Başbakan Kostas Simitis, Savunma Bakanı merhum Gerasimos Arsenis, bugün hapiste olan İçişleri Bakanı Akis Çohacopulos, Başbakan Danışmanı Nikos Themelis, Genelkurmay Başkanı Limberis ve ben vardık. Saat 02.30’da kapı çaldı. Başbakanın sekreteri içeri girdi ve ‘Ankara’daki Yunan Büyükelçiliği, sizlerden biri ile konuşmak istiyor’ dedi. Simitis, ‘Teodoros git şu telefona bak’ dedi. Telefonda arayan büyükelçiliğimizin basın bürosu şefiydi. Bana ‘10 dakika önce Başbakan Tansu Çiller açıklama yaptı. Türk SAT komandolarının küçük Kardak kayalığını ele geçirdiğini ve Türk bayrağı diktiklerini söyledi’ dedi.
KOMUTANA AZAR
Başbakanlık Ofisi’ne dönüp söylenenleri anlattım. Odayı bir anda buz kesti.
Simitis, Genelkurmay Başkanı Limberis’e ‘Amiral ben sana iki kayalığı da korumanı söylemedim mi’ dedi. Simitis, bir şeyler mırıldandı. Suratı bir anda solan Limberis ‘Küçük kayalık için bana bir şey söylemediniz Sayın Başbakan. Küçük Kardak’ı, ıssız boş bir kayalık saydım. Yunan askerleri sadece büyük kayalıkta var... Sayın Başbakan, eğer güveninize layık değilsem, istifamı derhal sunabilirim’ deyince, kendisine sert bir ifadeyle şu cevabı verdim: Komutan, asker bir aileden geliyorum. Operasyon devam ederken, kaçan subay görüldüğü yerde infaz edilir. Şimdi sen bize istifa etmeyi öneriyorsun. Bu aslında vatan hainliğidir.”
SİMİTİS NASIL AKTARMIŞTI
1996-2004 yılları arasında Başbakan olan Simitis, 2005’de yayınlanan ‘Yaratıcı bir Yunanistan için Siyaset’ kitabında o gece için şunları yazmıştı: “İçimi kemiren sorulardan biri de, Türklerin Kardak’taki ikinci kayalığı ele geçirmeyi planlama ihtimalleriydi. Genelkurmay Başkanı Limberis’e bu kayalığın korunup korunmadığını sordum. Tereddütsüz ‘Tabii’ dedi. Nöbetçi dikip dikmediğimizi sorduğumda ‘Hayır, Kardak civarındaki Yunan gemilerinin dizilişi öyle ki, hiçbir Türk gemisi aradan geçemez’ yanıtını verdi. Saat 03.30’da Richard Holbrooke (Dönemin ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı) Pangalos’u arayıp Türklerin ikinci Kardak kayalığını ele geçirdiklerini teyit etti. Limberis’e ‘Bu nasıl oldu’ diye sordum. Cevabı ‘Türkler muhtemelen denizaltı ile asker naklettiler’ şeklinde oldu. Limberis, Türk komandolarının ikinci Kardak kayalığına çıktığını ancak saat 05.00’te doğruladı. Artık öfkeme hâkim olamıyordum.”