Güncelleme Tarihi:
Alvi, Kanada-ABD merkezli Vice News'e verdiği mülakatta, Yeni Delhi yönetiminin Cammu Keşmir'in özel statüsünü kaldırarak bölgedeki durumu iyileştireceğini düşünmesini "hayal aleminde yaşamak" olarak yorumladı.
Pakistan Cumhurbaşkanı, Hindistan'ın Cammu Keşmir'in özel statüsünü kaldıran anayasa değişikliklerini geri alarak Keşmir halkının kendi geleceğini belirlemesine izin vermesi gerektiğini kaydetti.
Alvi, "Hindistan Cammu Keşmir'de ateşle oynuyor. Bu ateş hiçbir şey yapmasa Hindistan'ın güvenliğini küle çevirir." dedi.
Hindistan'ın yanıltma harekatı düzenleyip Pakistan'a saldırarak, uluslararası toplumun dikkatini Keşmir'den uzaklaştırmaya çalışabileceğini savunan Alvi, "Uluslararası toplum, Hindistan'ın Keşmir'in tamamını ele geçirmeyi amaçlayan hegemonyacı planını engellemeye devam etmelidir." ifadesini kullandı.
HİNDİSTAN CAMMU KEŞMİR'İN ÖZEL STATÜSÜNÜ KALDIRDI
Hindistan, anayasanın yarım asırdan uzun süredir Cammu Keşmir'e ayrıcalık tanıyan 370'inci maddesini iptal ederek, bölgenin özel statülü yapısını ortadan kaldırmıştı.
Cammu Keşmir'i iki birlik toprağına ayıran "Cammu ve Keşmir'in Yeniden Yapılandırılması Teklifi", önce federal parlamentonun üst kanadı Rajya Sabha'da (Eyaletler Meclisi), daha sonra da federal parlamentonun alt kanadı Lok Sabha'da (Halk Meclisi) kabul edilmişti.
Hindistan'ın 1947'de İngiltere'den bağımsızlığını kazandığı günden bu yana Cammu Keşmir, kendi yasalarını çıkarabilen ayrıcalıklı bir konumdaydı. Bu özel statü, yabancıların bölgeye yerleşmesine ve mülk edinmesine izin vermeyen vatandaşlık yasasını da içeriyordu.
Seçim kampanyası döneminde yaptığı konuşmalarda Cammu Keşmir'in özel statüsünün kaldırılacağına dair söz veren Hindistan Başbakanı Narendra Modi liderliğindeki milliyetçi Hindistan Halk Partisi hükümeti, bağımsızlık sonrası bölgeye tanınan otonom yapıyı verdiği kararla ortadan kaldırarak, Cammu Keşmir'in ayrıcalıklı konumuna son vermişti.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 1948'den itibaren aldığı kararlarda Keşmir'in askerden arındırılması ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesi gerektiği belirtiliyor.
Hindistan halk oylamasına sıcak bakmazken, Pakistan ise BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.