‘Oyumu Merkel’e verirdim’

Obama ile Almanya Başbakanı Angela Merkel, uzun uzun görüşme ve vedalaşma olanağı buldu.

Ortaklaşa düzenlenen basın toplantısında, iki dünya lideri birbirlerine karşı çok dostane bir tutum sergilediler.
Aslında Obama ile Merkel arasındaki politik ilişkiler soğuk başladı.
Hem de bir hayli soğuk.
Barack Obama, 2008 yılında ABD Başkan adayı olduğunda yaptığı Almanya ziyareti sırasında, Berlin’deki tarihi Brandenburg Kapısı önünde konuşma yapmayı planladı.
Ancak Başbakan Merkel, buna sıcak bakmadı.
O yüzden Barck Obama, konuşmasını Brandenburg Kapısı önünde değil, aynı cadde üzerindeki Zafer Anıtı (Siegessaeule) önünde yaptı.
Obama’yı 24 Temmuz 2008 tarihinde Zafer Anıtı önünde düzenlenen etkinlikte 200 bine yakın kişi izledi.

***
Obama seçimleri kazanıp göreve başladıktan sonra Başbakan Angela Merkel’le Washington’da bir araya geldi.
Bu resmi ziyaret sırasında iki liderin birbirlerine bir hayli mesafeli davrandığı gözden kaçmadı.
Ancak zamanla karşılıklı güven duyguları arttı.
Çeşitli vesilelerle bir araya gelen Merkel ile Obama birbirlerine, “Sevgili Barack”, “Sevgili Angela” diye hitap etmeye bile başladı.
Adaylık döneminde Brandenburg Kapısı önünde konuşmasına izin verilmeyen Barack Obama, 19 Haziran 2013’te bunu da gerçekleştirdi.
Almanya’ya yaptığı resmi bir ziyaret sırasında Obama, Brandenburg Kapısı önünde 6 bin kişiye hitap etti.
“Dünya halkları gözünüzü Berlin’e çevirin, Berlin’e bakın. Zaman yeni köprüler kurma zamanıdır” dedi.
Özellikle de dünyanın çeşitli kesimlerindeki politikacılara, dünya barışına katkıda bulunma çağırısında bulundu.

***
ABD’nin gizli haberalma servisi Ulusal Güvenlik Ajansı’nın (NSA) Merkel’in telefonlarını gizlice dinlemesi ise ciddi bir sorun yarattı.
Merkel, telefona sarılıp Obama’yı aradı ve “Dost ülkeler arasında gizli dinlemeler olamaz” diyerek sert tepki gösterdi.
Ama bu gerginlik uzun sürmedi.
Merkel, Berlin’de ortaklaşa düzenledikleri son basın toplantısında, 8 yıldır Obama ile çok iyi işbirliği yaptıklarının altını çizerken, “Bu ayrılış şahsen bana çok zor geliyor” dedi.
Ama bunun demokrasinin bir kuralı olduğunu da vurguladı ve “Bizim seyahat özgürlüğümüz var” diyerek, ABD’deki iktidar değişikliğinin Merkel ile Obama’nın yeniden görüşmesini engelleyemeyeceğini söyledi.
Obama da Merkel’e övgüler yağdırdı.
Merkel için, “Benim şahane bir dostum ve müttefikim” dedi.
“Dünya sahnelerinde kendisinden daha iyi ve daha güvenilir bir partner tahayyül edemiyorum” dedi.
Tabii Obama’ya Angela Merkel’in yeniden başbakan adayı olmasını isteyip istemediği de soruldu.
Hemen “Evet” veya “Hayır” demedi.
Ama, “Eğer burada olsaydım (yaşasaydım), eğer Alman olsaydım ve oy hakkım olsaydı onu (Merkel’i) desteklerdim, onun yanında olurdum” diyerek tercihini gizlemedi.

****
Almanya’daki diğer partilerden politikacıların Obama’nın bu sözlerini nasıl değerlendireceğini bekledim.
O gün hiçbir ses çıkmadı.
Daha sonraki günlerde de öyle.
Kimsenin umurunda bile olmadı.
Kendi kendime, “Obama böyle bir şeyi Türkiye’de söyleseydi ve herhangi bir parti liderine destek verseydi, herhalde kıyametler kopardı” diye mırıldandım.
Bizdeki politikacıların, “Ey Obama, haddini bil!”, “Sen kim oluyorsun da bizim içişlerimize karışıyorsun!” diye çıkış yapabilecekleri geçti aklımdan.