Ottawa saldırısı zanlısının suç dosyası kabarık
Güncelleme Tarihi:
Kanada'nın başkenti Ottawa'da dün Ulusal Savaş Anıtı'nda nöbet tutan Nathan Cirillo isimli askeri öldürdüğü ileri sürülen, daha sonra da girdiği Federal Parlamento binasında çıkan çatışmada hayatını kaybeden Michael Zehaf-Bibeau'nun daha önce çeşitli suçlardan defalarca tutuklandığı ortaya çıktı.
Quebec'te yaşayan Libya asıllı işadamı Bulgasem Zehaf ile Kanada Göçmenlik ve Mülteciler Kurulu Başkan Yardımcısı Susan Bibeau'nun çocuğu olan 32 yaşındaki Michael Zehaf-Bibeau'nun, uyuşturucu bağımlılığı yüzünden Montreal'de defalarca tutuklandığı belirlendi. Montreal'de üç defa uyuşturucu nedeniyle tutuklanıp 60 gün hapse giren Zehaf-Bibeau'nun ayrıca iki kez de şartlı tahliye şartlarını ihlal etmesi ve hırsızlık yüzünden hapis yattığı öğrenildi.
Bibeau'nun bir dönem Libya'ya gittiği belirtilirken, Vancouver'da 16 Aralık 2011'de bir soyguna karışmasından dolayı hapis ve para cezası da aldığı belirtiliyor.
Parlamento binasında güvenlik güçleriyle girdiği çatışmada yaşamını yitiren Bibeau'nun, 2011 yılında "İslam'ı ve Arapça'yı öğrenme" gerekçesiyle yurtdışına çıkma isteğinin Kanada güvenlik makamlarınca pasaportuna elkonularak önlendiği bildirildi.
"OĞLUMA ÇOK KIZGINIM"
Bu arada, olayın ardından bugün Associated Press haber ajansının oğullarının psikolojik durumuyla ilgili gönderdiği e-postayı yanıtlayan zanlının annesi Susan Bibeau ve babası Bulgasem Zehaf, olaydan duydukları üzüntülerini dile getirdiler.
“Hiçbir kelimenin, içinde bulundukları üzüntüyü ifade etmeye yetmeyeceğini” belirten anne Susan Bibeau, “Bir insan hayatını kaybetti. O her şeyi kaybetti ve arkasında acı ve keder içinde bir aile bıraktı. Kelimeler ne kadar gereksiz görünse de, biz onlara en derin taziyelerimizi gönderiyoruz. Biz de onlar için ağlıyoruz. Biz, ortaya çıkan acı, korku ve kaos için özür diliyoruz” dedi.
Susan Bibeau açıklamasında şu ifadeleri kullandı: ”Oğluma çok kızgınım. Bu yaptığını anlamıyorum. O benim bir parçam ama bu zamanda ondan nefret etmek istemiyorum. Oğlumuz uzun zamandır kayıptı. Onu beş yıldır görmemiştim ve en son geçen hafta öğle saatlerinde beni aradı onunla konuştum. Biz herhangi bir medya sirkinin parçası olmak istemiyoruz. Buna eklenecek başka bir şey olduğunu sanmıyorum. Özle hayatımıza saygı duymanızı ve bir kez daha çok üzgün olduğumuz bilmenizi isteriz."