Güncelleme Tarihi:
Mesajda bazı terimlerin özellikle seçilerek söylendiği göze çarpıyor; “İslam geleneği” değil ”Pers geleneği “ olan Nevruz bayramından söz ediliyor.
Hicri şemsi takvime göre 1388 yılına giren İran halkına hitap ediliyor ve ABD yönetiminin ”İslam Cumhuriyeti “ ile yani mevcut yönetimle barış içinde çalışılabileceği ima ediliyor.
Burada belki de kamu oyuna tarihsel bir vurgu da yapılmak isteniyor.Yahudi Hıristiyani geleneklere göre Pers kültürünün daha sempatik karşılanacağı varsayımı düşünülmüş de olabilir. (1)
Obama yönetimi ,en kısa sürede G.W.Bush yönetiminin allak bullak ettiği ortadoğu dengelerini yeniden kurmak zorundadır.
Parçalanmak üzere olan Irak, İsrail Filistin savaşı,Afganistan ve Pakistan’a yuvalanan “Radikal İslami Gruplar “ ,İran ‘ın nükleer güç emelleri ve ABD –İsrail düşmanlığı Bush yönetimi tarafından Obama’nın önüne servis edilen dumanı tüten saatli bir bomba gibidir.
Obama , bölgenin etkili güçleri olan İran ,Türkiye ve İsrail ile bir denge oluşturmak zorundadır.
Bu dengeyi oluşturmak için kilit ülke Türkiye ‘dir. Türkiye’nin desteğini almaya yönelik sinyaller güçlü bir biçimde hissedilmektedir.Nisan ayında Obama ‘nın Türkiye ‘ye yapacağı ziyaretin ana temasının zayıflayan “müttefik “ bağlarının güçlendirilmesi ve stratejik ortaklığın ekonomik ve siyasal boyutları olacağını şimdiden söyleyen siyasi uzmanlar vardır.
İran ‘ın nevruz mesajına istinaden Obama yönetimi ile daha verimli bir ilişki kurup tüm sorunların bir anda çözüleceğine inanmak oldukça zor gözükmektedir. Ortada duran iki ana konuya vurgu yapan Ayetullah Seyyid Ali Hamaney'in (2) cevabi mesajının da son derece net olduğunu söylemek gerekir . Hamaney, cevabi mesajında “Ambargo” ve “Siyonizm” siyaseti değişmedikçe yumuşama olmayacağını iletmek istemektedir.
Önümüzdeki günlerde Obama ‘nın “Nevruz” adlı yeni ortadoğu stratejisi ile ilgili adımların neler olacağını göreceğiz...
.........................................................................................................................................
(1)“M.Ö. 587 yılında Babil Kıralı Nebukadnezzar’ın Kudüs ‘ü işgali ve mabedi yıkmasıyla birlikte yahudilerin 70 yıl süren sürgünü başlayacaktır.Pers Kralı Koreş (Cyrus ) ‘in M.Ö. 539 yılında Babil ‘i ve Babil krallığını ortadan kaldırmasının ardından Pers ‘lerle Yahudi ‘ler arasında dostluk kurulur. Yahudilerin 536 yılından itibaren Kudüs ‘e dönmelerine izin verilir . Koreş tarafından Kudüs valisi olarak atanan Zerubabbel (bazı kaynaklara göre Ezra) Nebukadnezzar ‘ın ganimet olarak alıp Babil ‘e götürdüğü tüm kutsal emanetler ve hazineler iade edilir Zerubabel nezaretinde Kudüs’de ikinci mabedin inşaası başlar.” (Bu bilgiler Ali Osman Kurt ‘un Babil Sürgünü Sonrası Ezra önderliğinde yahudilerin yeniden yapılandırılması adlı doktora tezinden yararlanılarak düzenlenmiştir. )
(2)Ayetullah Seyyid Ali Hamaney, Şii-Müslümanların nüfusun %90'ı dolayında bir çoğunluğu oluşturduğu İran İslam Cumhuriyeti'nde en yüksek ve etkili,makam olan “İnkilap rehberi, Yüce rehber “ ünvanlarına sahiptir . Hamaney bulunduğu konum itibariyle, siyasal iktidarın gerisinde ülkenin iç ve dış siyasetini yönlendiren kişidir, İran siyasetinin görünmez eli olarak bilinmektedir. İran'ın yanı sıra Şii nüfusun yaşadığı diğer ülkelerde de etkili olduğu bilinmektedir..