Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2008 00:00
Avrupalı doktorlar, tıpta devrim yaratacak bir operasyona imza attı. Tüberküloz yüzünden soluk borusunun bir kısmı ağır hasar gören Kolombiyalı bir hastanın bağışıklık sistemi, organ naklini reddetti. Bunun üzerine, hastanın vücudundan alınan "kök hücreler" kullanılarak laboratuvar ortamında bir bronş üretildi. Beş ay önceki nakil ameliyatı başarıyla sonuçlandı.
İSPANYA’da yaşayan Kolombiyalı Claudia Castillo (30), tüberküloza yakalandıktan kısa bir süre sonra, geçen mart ayında sol akciğerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Hastaneye kaldırılan Castillo’nun akciğerini soluk borusuna bağlayan bronş, hastalık yüzünden mikrop kapmış ve işlevini yitirmişti. Doktorlar, nefes darlığı çeken kadına, bir bağışçıdan alınan bronşu nakletmeyi denedi. Fakat Castillo’nun bağışıklık sistemi yeni organı reddedince o bölgedeki hücreler öldü ve ağır kanama oluştu.
Doktorlar, akciğerini kurtaracak ve yalnızca hastalıklı bronşun değiştirilmesini sağlayacak bir tekniğin İtalya’nın Padova Üniversitesi’nde henüz geliştirildiğini, fakat bunun daha önce denenmediğini söyledi. Castillo, korkarak da olsa teklifi kabul etti.
Biyolojik kalıp kullanıldı
Tıpta devrim yaratacak operasyonda, her biri kendi alanında uzman İspanyol, İtalyan ve İngiliz doktorlar, birlikte çalıştı. Bilimadamları, önce, 51 yaşındaki bir bağışçının soluk borusundaki tüm hücreleri çıkarıp organı dezenfektanlarla yıkadılar.
Ardından, İngiltere’nin Bristol Üniversitesi’nde görevli Prof. Martin Birchall’e ait laboratuvarda, Castillo’nun kemik iliğinden elde edilen kök hücreler kullanılarak, bu "biyolojik kalıp" üstünde yeni bir canlı doku oluşturuldu. Bu doku, Milano Üniversitesi’nde geliştirilen bir cihaz yardımıyla, menisküs tedavisinde başvurulan "kıkırdak oluşturucu bir yöntem" uygulanarak büyümeyi hızlandıran proteinlerle kaplandı.
Bir "biyoreaktör" yoluyla dokuya intikal etmeleri sağlanan "laboratuvar yapımı" bu hücreler, bağışçıdan alınan "temiz" soluk borusu üzerine ekildi. Soluk borusuna, yabancı maddelerin akciğere girişini engelleyen "epithelial" hücreler de eklenince, "kişiye özel organ" hazırlanmış oldu.
Beş ay önceki son aşamada, Castillo’nun hasarlı bronşu ameliyatla alınıp, yerine yeni organın 5 cm’lik bölümü nakledildi. Ameliyatı gerçekleştiren ekibin başında bulunan Barcelona Üniversitesi Profesörü Paolo Macchiarini, nakledilen bronşun, dört gün içinde doğal bronştan ayırt edilemez hale geldiğini söyledi. Bu süreçte, bağışıklık sistemini bastıran ilaçlara da gerek kalmadı.
Ameliyattan 10 gün sonra taburcu edilen, 15 ve 4 yaşında iki çocuk sahibi Castillo, "İlk hasta olmama karşın doktorlarıma güvendim. Akciğerimi kaybetmedim. Şimdi hayatın tadını çıkarıyorum. İyileştiğim için çok memnunum" dedi.
20 yıl sonra laboratuvarda kalp yapılacak
"The Lancet" adlı saygın tıp dergisinde bir makale yayınlayan ilgili bilimadamları, yeni yöntemin, "ciddi hastalıklardan muzdarip insanları tedavi sürecinde cerrahların yeteneklerini radikal biçimde geliştirdiğini" vurguladı. ""Doku mühendisliği" devrimi, gelecekte bütün organların, kök hücreler yardımıyla gerektiğinde "kişiye özel" olarak üretilebilmesini sağlayacak. Yöntem sayesinde, ilk aşamada bağırsak ve idrar kesesi gibi belirli bazı organlar, "doku uyumu" sorunu yaşanmaksızın nakledilebilecek. Laboratuvarda üretilen kalplerin nakledilmesi de 20 yıl içinde mümkün olacak.