Oramiral Karahanoğlu Moskova'da

Rusya'ya resmi ziyarette bulunan Karahanoğlu'nun Rusya Askeri Deniz Filosu Komutanı Amiral Vladimir Masorin ile görüşmesinde, Rusya'nın Karadeniz Uyum Harekatına katılım belgesi imzalandı. Belgedeki ayrıntılar 29-30 Kasımda yapılacak teknik toplantıda belirlenecek.

Karahanoğlu, katılım belgesinin imzalanmasının ardından Masorin ile birlikte düzenledikleri basın toplantısında, gazetecilerin Karadeniz Uyum Harekatı hakkındaki sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, ABD gemilerinin Karadeniz'de faaliyet gösterip göstermeyeceği sorusuna, Oramiral Karahanoğlu şu karşılığı verdi:

“Her ülke, bütün denizlerin uluslararası sularında faaliyet gösterebilir. Onu kısıtlayacak herhangi bir şey yok. Fakat Karadeniz için Montrö Sözleşmesi vardır. Montrö Sözleşmesine bağlı olarak da, ABD dahil olmak üzere, her ülke bu anlaşmaya bağlı kalmak koşuluyla, Karadeniz'in uluslararası sularında faaliyet gösterebilir.”

Rusya Federasyonu'nun tarih boyuca Türkiye için önemli bir komşu ülke olduğunu ve iki ülke arasındaki ilişkilerin köklü bir geçmişe sahip olduğunu ifade eden Karahanoğlu, “Özellikle SSCB'nin ulusal kurtuluş savaşı sırasında verdiği destek, Türk halkı tarafından sürekli hatırlanmakta” dedi.

Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin son 15 yılda hızla gelişmekte olduğunu belirten Karahanoğlu, iki ülke deniz kuvvetleri arasındaki ilişkilerin de bu çerçevede özel bir öneme sahip olduğunu söyledi.

“KARADENİZ DOSTLUK DENİZİ”

Karahanoğlu, Karadeniz'in iki ülke arasında coğrafi teması sağlayan tek alan olduğunu belirterek, “Deniz Kuvvetleri olarak arzu ve hedefimiz Karadeniz'in ülkeleri ayıran değil, birbirine bağlayan bir dostluk denizi olarak görmektir” dedi.

Oramiral Karahanoğlu, Türk Deniz Kuvvetleri tarafından Karadeniz'de 1 Mart 2004 tarihinde başlatılan Karadeniz Uyum Harekatının, 1373, 1566 ve 1540 sayılı BM kararları paralelinde kendi yetki alanları içinden geçen deniz ulaştırma yollarında terörizme ve diğer yasa dışı faaliyetlere karşı deniz güvenliğini sağlamayı hedeflediğini kaydetti.

“TÜRKİYE'NİN DAVETİNE OLUMLU YANIT”

Türkiye'nin Karadeniz'de bölgesinde kıyıdaş devletlere bu harekata katılmaları davetinde bulunduğunu ve bu davete Ukrayna, Rusya ve Romanya'nın olumlu yanıt verdiğini belirten Karahanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rusya Federasyonu ile katılıma ilişkin mektup teatisi işlemlerine başlanmıştır. Burada Sayın Masorin'in belirttiği üzere Rusya Federasyonu deniz unsurlarının Karadeniz Uyum Harekatına katılımına ilişkin Rusya Federasyonu iç onay sürecini bitirmiş, bizim de iç onay sürecimiz kısa sürede bitecektir. Bu sürecin hemen hemen bitmiş olmasından duyduğum memnuniyeti burada belirtmek isterim. Bu katılımın detaylarını konuşmak üzere 29-30 Kasım 2006 tarihlerinde bir teknik toplantı icra ederek, Rusya Federasyonu deniz kuvvetleriyle söz konusu harekatın kendi yetki alanlarında icra edilmesine yönelik hususlar belirlenecektir.”

“KARADENİZ'İN GÜVENLİĞİ”

Oramiral Karahanoğlu, bu harekatın günde 300'den fazla geminin faaliyet gösterdiği Karadeniz'in güvenliğine katkı sağlayacağını belirterek, “Özellikle deniz trafiğinin en yoğun olduğu İstanbul Boğazı ile petrol trafiği açısından önem arz eden Novorosisk limanı dolayısıyla Karadeniz'in güvenliğine katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.

Karadeniz Uyum Harekatının başladığı 1 Mart 2004 tarihinden bugüne kadar yaklaşık 96 bin adet “temas temin edildiğini” ve “temasların yüzde 93'ünün tanımlandığını” ifade eden Karahanoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Ayrıca 60 bin ticaret gemisi sorgulanmıştır. Gerekli görülen gemilere çıkma, arama ve liman ziyareti de dahil, Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından diğer kurumlarla işbirliği içinde icra edilmiştir. Rusya Federasyonu deniz kuvvetleri unsurlarının kendi deniz yetki alanında harekat icra etmesi ve karşılıklı bilgi paylaşımının artmasıyla Karadeniz'de sağlanan deniz güvenliğinin artacağına inancım tamdır.”

“ACTIVE ENDEAVOUR HAREKATIYLA İLİŞKİ”

Karadeniz Uyum Harekatının NATO'nun Akdeniz'deki “Active Endeavour” harekatıyla ilişkisinin de dikkate alınması gerektiğini belirten Karahanoğlu, ”Denizde güvenliği bir bütün olarak düşünmek gerekir. Bu nedenle Karadeniz'de icra edilecek Karadeniz Uyum Harekatının 'Active Endeavour' harekatıyla ilişkisini dikkate almak durumundayız' diye konuştu.

Karahanoğlu, “Active Endeavour” ile ilişkinin göz önünde bulundurulmasıyla Trans-Atlantik bağlantısının da sağlandığını belirterek, “Bu konu, Karadeniz Uyum Harekatında elde ettiğimiz bilgileri NATO'ya aktarmamızla elde edilmektedir. Bu suretle 'Active Endeavour' ile Karadeniz Uyum Harekatını birbirine uyumlandırmış bulunuyoruz” dedi.

“NATO ÜSLERİ ÜLKELERİN KENDİ KARARI”

Oramiral Karahanoğlu, Bulgaristan, Romanya ve Gürcistan'da NATO üslerinin kurulacağı haberleriyle ilgili bir soru üzerine de şunları söyledi:

“Bu, elbette ülkelerin kendi kararıdır. NATO üslerinin Bulgaristan'da, Romanya'da veya Gürcistan'da olacağına dair bir bilgim yok. Ama diğer devletler, Romanya, Bulgaristan veya Gürcistan ile yapacakları ikili anlaşmalara göre üs kurabilirler. Bu da onların kendi hakkıdır.”

MASORİN'İN AÇIKLAMASI

Masorin de, açıklamasında, Rusya'nın da dahil olduğu Karadeniz Uyum Harekatının başlıca ilkesinin, her ülkenin sorumluluk alanındaki bölgede bulunan gemi hareketlerini kontrol etmek olduğunu belirterek, “Özellikle Rusya, Kerç Boğazı, Tuapse ve Novorosisk bölgesindeki sahilleri kontrol edecek” dedi.

Amiral Masorin, bu anlaşmanın imzalanmasıyla Rusya'nın öncelikle Karadeniz'deki güvenliğin sadece kıyısı bulunan ülkeler tarafından sağlanmasını istediğini belirterek, “Diğer devletlerin özellikle NATO gemilerinin Karadeniz'e girmesini istemiyoruz” diye konuştu.

Rusya ve Türkiye'nin Karadeniz'deki terörle mücadele operasyonlarının da sadece sahil devletler tarafından yapılmasını istediğini kaydeden Masorin, ”Rusya olarak, NATO gemilerinin buna karışmaması gerektiği taraftarıyız. NATO gemilerinin Karadeniz'de terörle mücadele operasyonu gerçekleştirmesinin hiçbir anlamı yoktur” dedi.

Karahanoğlu, yarın Rusya Genelkurmay Başkanı Yuri Baluyevski ile görüşecek, ertesi gün Türkiye'ye dönecek.