Güncelleme Tarihi:
-- Sosyal Uyum Yardım (SUY) Programı ne zaman başladı? Programın kapsamı ve finansman kaynağı hakkında bilgi verebilir misiniz?
Sosyal Uyum Yardım (SUY) Programı ilk olarak 2016 yılında kamuoyuna duyuruldu. Ardından Ekim 2016’da bir pilot projeyle başladı, Kasım 2016’da ise ülke genelinde program hayata geçirildi.
Dünyadaki en büyük nakit temelli insani destek programı olan SUY ile Türkiye’de yaşayan 1,8 milyon hassas durumdaki mülteciye yardım ediliyor. Desteği alan hanelere Türk Kızılay tarafından “Kızılaykart” adı verilen bir banka kartı veriliyor. Karta her ay aile bireylerinin her biri için 120 TL olmak üzere para yatırılıyor. Düzenli desteğin yanı sıra büyük ailelere ve ağır engeli olan aile üyelerine ek destekler sağlıyoruz. Nakit desteği ailelerin başta yiyecek, kira, fatura, ilaç olmak üzere ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı oluyor.
Program, Avrupa Sivil Koruma ve İnsani Yardım Genel Müdürlüğü’nün (ECHO) finansmanı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) ve Türk Kızılay’ın ortaklığında, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ve Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yürütülüyor.
-- Türkiye’de yaşayan mültecilerin yaklaşık yarısı maddi destekten faydalanıyor. Desteği almaya hak kazanmak için gerekli kıstaslar neler? Destek sadece Suriyelilere mi veriliyor? Bir başvuru süreci söz konusu mu?
Tek ebeveynin olduğu haneler, yaşlılar, engelliler ve büyük aileler başta olmak üzere en hassas haneleri desteklemeye odaklanıyoruz.
Program sadece Suriyeliler için değil. Türkiye’de yaşayan ve geçici koruma / uluslararası koruma / insani ikamet izni statülerinden herhangi birine sahip olan Irak, İran, Afganistan vd. ülkelerden gelen tüm yabancıları kapsıyor.
Programa başvurmak isteyen bireylerin öncelikle Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nden kimlik kartlarını almaları, nüfus müdürlüklerine başvurarak adreslerini Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi’ne (MERNİS) kaydettirmeleri, engellilik durumunda yetkili devlet hastanesinden ‘Engelli Sağlık Kurulu Raporu’nu almaları ve Sosyal Yardım Dayanışma Vakfı veya Kızılay Hizmet Merkezi ofislerinden edinecekleri başvuru formlarını doldurmaları gerekiyor. Bu adımları tamamlayan kişilere, başvuru sonuçları SMS yoluyla bildiriliyor.
-- Yardımdan faydalananların hayatlarında gözlemlediğiniz somut değişimler nelerdir?
İnsanlara banka kartları aracılığıyla düzenli ve öngörülebilir bir nakit desteği sağlıyor ve böylece en temel ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı oluyoruz. Bunun hayatları üzerindeki etkisini her gün görüyoruz. Nakit desteği, insanlara en çok ihtiyaç duydukları şeyleri satın alabilme özgürlüğü veriyor. Yardımlarımızın mültecilere ihtiyaçlarını onurlu bir biçimde önceliklendirebilme şansı verdiğini ve hayatlarında eksik olan normallik hissini kazandırdığını görüyoruz. Anne babalar çocuklarına başlarını sokabilecek bir çatı sağlayabiliyor, ailelerinin karnını doyurabiliyor. Bakıma muhtaç olanlar ilaçlarını alabiliyor ve insanlar bu soğuk kış günlerinde üşümekten kurtuluyor.
Programın en başından bu yana Türkiye çapında yapılan anketlerde, insanların olumsuz telafi stratejilerine başvurmak zorunda kalmadan temel ihtiyaçlarını onurlu bir biçimde karşılayabilir halde olduklarını görüyoruz. Borçları yönetebilmek, dengeli beslenebilmek ve düzenli ödeme gerektiren hizmetlere erişebilmek, verdiğimiz desteklerin hayatlarındaki olumlu etkilerinin en önemli göstergelerinden. SUY desteği insanların geçim kaynaklarını kaybettikleri ve her zamankinden daha hassas bir hale geldikleri pandemi döneminde bile mülteciler için bir can simidi oldu.
-- Biraz da #powertobe’den bahsedelim. Bu dijital kampanyanın amacı nedir ve bu amaca ulaşmak için hangi adımları atıyorsunuz?
#powertobe kampanyasının hedefi harekete geçmemizi ve devam etmemizi sağlayan şeylerle aramızda bir bağ kurmak. 2020 hepimiz için zor bir yıl oldu ve yemek yapmak, spor ya da müzik gibi tutkular bizi bir araya getirdi. Kampanya kapsamında ülkesinden kaçıp Türkiye’ye sığınan ve Sosyal Uyum Yardım Programı aracılığıyla Türk Kızılay ve IFRC’den destek alan dört ilham kaynağı kişi ön plana çıkıyor.
-- Davud, Amal, Bilal ve Hamad… Milyonlarca mülteci arasından bu dörtlüyü nasıl seçtiniz? Öne çıkan özellikleri nelerdi?
Türkiye’nin dört bir yanındaki SUY aracılığıyla desteklediğimiz mültecilere bir başvuru gönderdik ve hikayelerini ve tutkularını dünyayla paylaşmak isteyip istemeyeceklerini sorduk. Yüzlerce kişi hikayesini anlatmak istedi ki umuyoruz gelecekte onların da ön plana çıkmasını sağlayacağız. Söz konusu dörtlü ise hem anlatabilecekleri çarpıcı hikayelere sahiptiler hem de tutkularıyla bizlere de ilham verdiler.
-- #powertobe’nin sözcüleri arasında Türkiye’den eski futbolcu Hamit Altıntop ve YouTuber Şef İdil Yazar var. Onlarla çalışmaya nasıl karar verdiniz?
Yemek, parkur, müzik ve futbol söz konusu olduğunda Suriyeli yaratıcılar kadar tutkulu olmalarının yanı sıra, mülteciler söz konusu olduğunda da bizimle aynı değerlere ve bakış açısına sahip kişilerle işbirliği yaptık. İdil ve Hamit mültecilerin yaşadıkları zorlukları anlıyorlar ve mültecilerin hayatlarını kontrol altına almaları için gerekli desteğin farkındalar.
-- Kampanyanın kapsamını genişletmeyi düşünüyor musunuz? #powertobe’de bundan sonra atılacak adımlar neler?
Kampanya Türkiye, Avusturya, Fransa, İspanya ve Romanya’da 5 Ocak’a kadar devam edecek. Amal, Bilal, Davud ve Hamad gibi birçok kişiye ilham olacak ve Türkiye’de kendilerini toplayıp yeni bir hayat kuran daha nice mülteciye ses olacak hikayeler anlatmaya devam etmeyi umut ediyoruz. Suriye’de savaşın 10’uncu yılına girdik ve henüz sonu göremiyoruz. İnsani ihtiyaçların devam edeceğini biliyoruz. Nakit desteğinin insanlara zor zamanlarda en önemli ihtiyaçlarını karşılamaya yardım etme konusundaki gücünü biliyoruz. Türk Kızılay olarak mültecileri en başından beri destekliyoruz ve hem mültecileri hem de insani yardıma ihtiyaç duyan diğer hassas toplulukları desteklemeyi kararlılıkla sürdürüyoruz.