Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2005 00:00
Saddam’ın dünkü duruşmasında, 1982 yılındaki Duceil katliamının tanığı Vadah İsmail Şeyk dinlendi. Ancak tanık geçen ay kanserden öldüğü için, daha önce alınan ifadesi mahkeme salonuna taşındı. Şeyk’in sessiz video görüntüsü eşliğinde, verdiği ifade mahkemede okundu.
IRAK’ta insanlık suçu işlemekle itham edilen devrik lider Saddam Hüseyin ile 7 yardımcısı, Duceil katliamına karışmaktan dün yargıç önüne çıktılar. Üç saat süren duruşmanın ardından, Kürt başyargıç mahkemeyi 5 Aralık Pazartesi gününe erteledi. Başyargıç Rizgar Muhammed Amin, mahkeme salonuna ayrı ayrı giren her sanığın kelepçeleri ve zincirlerinin çıkarılması emrini verirken, daha önce olduğu gibi koltuğunun altında yine Kur’an-ı Kerim taşıyan Saddam, salona giren son sanık oldu.
Mahkeme salonunda, ABD’nin eski Adalet Bakanı Ramsey Clark ve Katar’ın eski Adalet Bakanı Necib el Nueymi’nin, Saddam’ın baş avukatlarından Halil Duleymi ile birlikte savunma ekibinin yanında oturmaları dikkat çekti. Saddam’ın avukatlarına danışmanlık yapan Clark ile El Nueymi, duruşmanın güvenlik sorunları nedeniyle Irak dışında yapılmasını istiyorlar.
Sıkı güvenlik önlemleri arasında yapılan ve yaklaşık üç saat süren duruşmada ilk kez Duceil katliamına ilişkin bazı kanıtlar sunuldu. Devrik lider ve yardımcıları, Bağdat’ın kuzeyindeki Şii kenti Duceil’de 1982 yılında 148 Şii’nin öldürüldüğü katliamın talimatını vermekle suçlanıyorlar.
SADDAM ORADAYDI
Mahkeme salonunda, Saddam aleyhine tanıklık yapacağını söyleyen ancak geçen ay ABD denetimindeki hastanede kanserden ölen eski istihbarat subayı Vadah İsmail Şeyk’in videoya çekilen Duceil katliamıyla ilgili ifadesi izlendi.
Şeyk’in tekerlekli sandalyede ve oldukça zayıf göründüğü
film sessizdi. Ancak mahkemede bir yetkili, elindeki kağıttan Şeyk’in ifadesini okudu. İfadesinde Şeyk, şunları söylemiş:
‘Saddam’a yönelik suikast girişiminin ardından, olaya 12 kişinin karışmasına rağmen neden 400 kişinin tutuklandığını bilmiyorum. Suikast girişiminin ardından, olaya karışan militanlar ve tüm aileleri, Ebu Garib’e atıldı. Ben, olaydan sonra ne Saddam ile görüştüm, ne de ondan doğrudan talimat aldım. Emirleri, o dönemde istihbarat başkanı olan Saddam’ın üvey kardeşi Barzan İbrahim veriyordu. Ancak, olayı soruşturan istihbaratçıları Saddam’ın seçtiğini ve yönlendirdiğini biliyorum.’
Bir diğer kanıt ise, İngiliz TV’sinin bir programından alınan ve 1982 yılında Saddam’ı Duceil’de gösteren klibi oldu.
SIKI GÜVENLİK
İki savunma avukatının öldürülmesi, bir soruşturma memuruna suikast girişiminde bulunulması ve tanıkların tehdit edilmesi üzerine Yeşil Bölge’de güvenlik önlemleri artırıldı. Son derece sıkı güvenlik önlemlerine karşın, mahkemenin başlamasına saatler kala Yeşil Bölge’ye havan mermileri düştü.
Duruşmada, sanıklardan Saddam Hüseyin’in üvey kardeşi Barzan İbrahim 3 ay önce kendisine kanser teşhisi konmasından sonra gerekli tıbbi tedaviyi alamadığından şikayet etti ve bunun ‘dolaylı bir cinayet olduğunu’ söyledi.
Yargıçla tartıştı TV sansürlediBağdat’ta davanın görüldüğü mahkeme salonuna gelen Saddam Hüseyin, salona geç kalmasından ötürü başyargıç Rizgar Muhammed Amin’le tartıştı. Bu sırada duruşmayı izleyen TV’nin olayı sansürlediği gözlendi.
Salona yaklaşık 8 dakika geciken Saddam, bunun nedeninin, asansörün arızalanması ve zincirlerle kelepçelerin, elinde Kur’an-ı Kerim ile birlikte 4 kat merdiven çıkmasını zorlaştırması olduğunu söyledi.
Yargıcın polise bunun tekrarlamamasını söyleyeceğini ifade etmesi üzerine Saddam, ‘Onlara söylemenizi değil, emretmenizi istiyorum. Siz bir Iraklısınız, onlar işgalci ve zaptediciler’ dedi. Saddam ayrıca mahkeme salonuna yabancı muhafızlar eşliğinde getirilmekten şikayetçi oldu ve muhafızların belgeleri ve dolmakalemini alıp götürdüğünü savundu. Saddam yargıca, ‘Neden ihtiyacım olan dolmakalemimle belgelerime el koyuyorsunuz? Kendimi nasıl savunacağım’ diye sorması üzerine davayı izleyen televizyon, olayın görüntü ve sesini kesti ve kamera yargıcın arkasında asılı adalet terazisi görüntüsüne odaklandı.