A.A.
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 09, 2008 09:07
İsrail Başbakanı Ehud Olmert, hakkındaki polis soruşturmasına konulan yayın yasağının, bu gece kısmen kaldırılmasıyla eş zamanlı bir basın toplantısı düzenledi.
Olmert, "hiçbir şekilde rüşvet almadığını" belirtirken, İsrail Başsavcısının, hakkında dava açılması kararı vermesi halinde, "istifa edeceğini" bildirdi.
Başbakan Olmert, geçen Pesah bayramının bitmesinin hemen ardından, İsrail Başsavcısı Menahem Mazuz tarafından verilen izinle, polis müfettişleri tarafından sorgulanmıştı. 1,5 saat süreyle ifadesine başvurulan Başbakanın soruşturması ile ilgili ilk haberlerden sonra geçen cuma, haberlere yayın yasağı gelmişti.
İsrail basınında, sadece Başbakan Olmert'le ilgili bir soruşturma yapıldığı haberleri yer almasına rağmen, spekülasyonlar gündeme hakim olmuştu. İsrail'in Bağımsızlık Günü nedeniyle resmi tatil olan bugün, Tel Aviv nöbetçi mahkemesi, soruşturma ile ilgili yayın yasağını kısmen kaldırma kararı aldı. Kararın alındığı saatlere kısa süre kala, Başbakan'ın basın danışmanları tarafından Olmert'in bir basın açıklaması yapacağı duyuruldu.
Olmert, konutunda düzenlediği ve yaklaşık yarım saat kadar süren basın toplantısında, polis tarafından ifadesine başvurulması ve soruşturmayla ilgili yayın yasağının bulunması nedeniyle, "Hem ülkem, hem ben zor günler geçiriyoruz. Yayın yasağının bu kadar uzun sürmesi, bana zarar verdi" dedi ve iddialara cevap veremediğini belirtti. Olmert, yayın yasağı ve soruşturma halen devam ettiği için fazla ayrıntıya giremediğini de belirtti.
İsrail basınında yer almamasına rağmen, Olmert'e, Kudüs Belediye Başkanı olduğu dönemde, "rüşvet verdiği"ni öne süren ve iddiaları yurt dışı medya organlarında ve internet sitelerinde yayımlanan, finansör Morris Moşe Talansy'i tanıdığını belirten Olmert, "1993'te, Kudüs Belediye Başkanlığı için
seçim kampanyasında, 1999 ve 2002 Likud partisi ön seçimlerinde bana bağış desteği sağladı" dedi.
İsrail'de seçim kampanyalarının büyük paralar gerektirdiğini ve para desteği olmaksızın bunları yapmanın zor olduğunun altını çizen Olmert, tüm bu paraların avukat Uri Meser'in kontrolünde olduğunu kaydetti, nelerde, nasıl harcandığı konusunda bilgisi olmadığını ifade etti.
Olmert, basın toplantısında, "Hiçbir şekilde rüşvet almadım, cebime bir agorot (İsrail kuruşu) para girmedi" dedi ve sözlerini "İsrail Başsavcısı Menahem Mazuz, hakkımda suç duyurusunda bulunursa, görevimden ayrılırım" sözleriyle tamamladı.
Olmert, basın açıklamasını okuduktan sonra, toplantıdan ayrıldı, sorulara cevap vermedi. Olmert'in adı geçen Morris Moşe Talansky'den nakit olarak yüzbinlerce
dolar aldığı iddiaları bulunuyor. Polisten gelen bilgilere göre, Olmert'in bu gelen paraları kullandığına dair bir kanıt olmadığı da ifade edilmesine karşın, Talansky'nin polise ifadede, Olmert'e verdiğini söylediği paraların kesin tutarlarını ve zamanlarını da söylediği belirtildi.
Kanal 2 Televizyonu, Olmert'e rüşvet verdiğini açıklayan, Long İsland'da bir yatırım şirketi bulunan milyoner Talansky ile bir röportaj yayımlandı. Talansky, röportajda, İsrail'e çok sık gelip gittiğini, Olmert'i de 20 yıldır tanıdığını söyledi.
Kudüs'te de bir evi bulunan Talansky'nin, 26 Nisan'da Pesah tatilini geçirmek üzere geldiği kentte, polis tarafından sorgusuna başvurulmuştu.
Kanal 2 Televizyonu, Talansy'nin ABD eski başkanlarından Bill Clinton ile New York Belediye Başkanı Rudolph Giuliani'ye (1994-2001) de seçimleri sırasında mali destekte bulunduğunu ifade etti.
Kanal 2, Keren İsrael isimli, Olmert'in kurduğu vakıfta da Talansy'nin sayman olarak görev aldığını kaydederken, televizyon yorumcuları, Talansky'nin aktardığı paraların, bazı sponsorlardan geldiği ve kendisinin aracı olduğunu belirttiler.
Yurt dışında bazı yayınlarda, Morris Moşe Talasky'nin adının "para aklayıcı" olarak verildiği de öne sürüldü. Olmert'e verildiği iddia edilen paranın da Talansky'nin sponsorlarınca verildiğini de öne sürülüyor.
Paralarda aracı olan avukat Uri Meser yanı sıra, Olmert'in bürosundaki yardımcılarından Şula Zaken'in de kampanyaya gelen paralarda aracı olduğu iddia ediliyor. Şula Zaken'in, Olmert'in son ifadesi sırasında 3 kez polis tarafından sorgulanmıştı.