Oluşturulma Tarihi: Eylül 10, 2002 01:55
11 Eylül'de Dünya Ticaret Merkezi'ne yönelik saldırılar haber verildiğinde ABD Başkanı George W.Bush, Florida'daki bir ilkokulda çocuklara kitap okuyordu. Şimdi 1 yıl sonra çocuklar o anı anlatıyor.
11 yaşındaki Kasey, ‘‘Yüzünde çok ciddi bir ifade belirdi. Çok üzülmüşe benziyordu’’ derken, Lazaro, ‘‘Başkan'a ne dediklerini bilmiyordum ama, banka soygunu olabilirdi’’ diye anımsıyor.
SIRADAN bir Eylül günüydü. ABD Başkanı George W.Bush, Florida'da bir okulda yeni ders başı yapmış çocuklara kitap okuyordu. Çocuklar dinliyor, herşey yolunda gidiyordu. Sonra Beyaz Saray Genel Sekreteri Andrew Card eğilip Bush'un kulağına birşeyler söyledi. Başkan'ın yüzü bir anda allak bullak olmuştu. Kötü birşey olduğu her halinden belliydi. Çocukların ilk aklına gelen ise ‘‘bir banka soygunuydu’’.
Sarasota'daki Emma E.Booker ilkokulunda okuyan Kasey Kirby, o anı şöyle anlatıyor: ‘‘Yüzünde çok ciddi bir ifade belirdi. Çok üzgün ve çok öfkeli görünüyordu.’’ Bush tam o sırada öğretmen Kay Daniel'in 16 kişilik ikinci sınıfına ‘‘Pet Goat’’ (Evcil Keçi) kitabından hikayeler okuyordu.
Kay Daniels, ‘‘Bir takım insanların Başkan'ın yanına gittiğini gördüğümde kötü birşeylerin olduğunu hemen anladım, böyle bir olayın canlı yayında yaşanması beni özellikle rahatsız etti’’ diye o dakikaları anımsıyor. O sırada ne öğrencilerin, ne de öğretmenlerin olan bitenden haberi vardı. 8 yaşındaki Lazaro Dubroq, ‘‘Ben ilk sırada, Başkan'ın yanı sıra oturuyordum. Card'ın ona ne dediğini bilmiyordum, belki de Başkan'a birilerinin banka soyduğunu anlatıyordu’’ diyor.
Bush, saldırıları
haber aldıktan sonra kitabı kaldırıp, ‘‘Evcil Keçi’’yi okumaya devam etti. Daniels, ‘‘Başkan Bush, fiziksel olarak oradaydı, ancak aklı başka yerdeydi’’ diyor.
BİR ANDA BÜYÜDÜLERÖğretmenler, anne ve babalar, 11 Eylül saldırılarının Florida'daki okulun 645 öğrencisinin hayatında iz bıraktığını belirtiyorlar. Dave Kirby, kızının artık olan biteni daha ciddiye aldığını belirterek, ‘‘Terör saldırıları kızımı ve sınıf arkadaşlarını kısa sürede büyümelerini sağladı’’ diye anlatıyor. 11 Eylül'den sonra oğluyla bu konuyu konuştuğunu söyleyen Lazaro'nun annesi, ‘‘Oğluma özgürlüğün ne demek olduğunu öğretmeye çalıştım. Eşim Kübalı ve ben de Meksika göçmeniyim. İkimiz de insanların açlık çektiğini ve diğer korkunç şeyleri gördük. Lazaro'ya sahip olduğu şeyler için müteşekkir olması gerektiğini öğretmek istedim’’ diyor. Dubroq, ‘‘Büyüdüğünden mi bilmiyorum ama 11 Eylül'den sonra daha olgun davranmaya başladı’’ diye oğlundaki değişimi dile getiriyor.