Güncelleme Tarihi:
SURİYE’de başta terör örgütü El Kaide uzantısı Nusra Cephesi, aşırıların başını çektiği Fetih Ordusu’nun Suriye Rejimi’ne karşı son bir aydır elde ettiği başarılar, Washington’da Obama Yönetimi’ne Suriye stratejsini gözden geçirmesi için yeni bir baskı oluşturdu. Suriyeli muhaliflerin 28 Mart’ta Halep’in güneybatısındaki İdlib’i ele geçirip Suriye Lideri Beşar Esad’ın köyünün de olduğu kıyı bölgesine yönelmesi ve 25 Nisan’da da Lazkiye yolundaki stratejik Cisr eş-Şuğur’u ele geçirmesi sonrası, Suriye’de ılımlı muhalifleri koruyacak güvenli bölgeler oluşturulması fikri yine gündeme geldi.
‘KAOSTAN YARARLANIYOR’
Ankara’nın dört yıl önce Suriye’deki iç savaşın başlamasının ardından 2012’den beri Washington’ı ikna etmeye çalıştığı öneri, en son perşembe günü Washington’da ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile bir araya gelen ılımlı muhaliflerin lideri Suriye Ulusal Koalisyonu Başkanı Halit Hoca tarafından da güçlü bir şekilde dile getirildi. Hürriyet’e konuşan, Türkiye’nin yakından desteklediği Hoca, toplantıda Kerry’den Suriye’de güvenli bölgeler kurulmasını istediğini belirterek “Rejim kaos ortamından yararlanıyor. Kaos da hem kendisinin hem da aşırı grupların devamlılığını sağlıyor. Güvenli bölgeler Suriye halkını varil bombaları ve kimyasal silah saldırılarından korur. Ilımlıları da aşırılardan korur. Ve insani yardımların ulaştırılmasını kolaylaştırır” dedi.
YENİ STRATEJİ GEREK
Kerry’nin toplantıda Hoca’ya bu öneriyi değerlendireceğini söylediği öğrenilirken, muhalif grupların Suriye’nin kuzeyinde sağladığı ilerlemelerin ardından Washington’ın yeni bir strateji geliştirmesi gerektiğini savunanlar da çoğaldı. Atlantik Konseyi’nden Faysal Itani, IŞİD’i zayıflatan Amerikan hava saldırılarının Nusra Cephesi’ni güçlendirdiğini ve Suriye’deki milliyetçi muhalifleri neredeyse çökme noktasına getirdiğini savundu.
Washington Post Gazetesi de önceki gün yayınladığı başyazıyla “yeni strateji” fikrine destek olarak şunları yazdı: “ABD’nin birini destekleme fikrinin başarısızlığa uğramasının en önemli sebeplerinden biri, sivil muhaliflerin ülke içinde kalıp organize olmalarının imkânsız hale gelmesi. O yüzden geniş bir askeri eğitim progamını kapsayan ABD destekli bir güvenli bölgeye ihtiyaç var. Bu, iç savaşa müdahale etmek değil ama iç savaşa kabul edilebilir bir çözümü mümkün k ılmaktır. Obama’nın bunu sürekli reddetmesi, Esad Rejimi’nin zemin kaybedip teröristler tarafından tutulan alanın genişlemesi ihtimalini artırmaktan başka bir sonuç doğurmayacaktır.”
BÜTÜNLÜK GARANTİSİ
Suriye’deki iç savaşın derinleştiği ve Irak’ta IŞİD’e karşı süren mücadelenin, geçen sene IŞİD’in ele geçirdiği Musul’un kurtarılması için başlanacak harekât öncesi kritik bir safhaya evrildiği sırada, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Lideri Mesud Barzani’nin de bu hafta Washington’da önemli görüşmeler yapması bekleniyor. Kürt kaynaklar, Başkan Obama ile de bir araya gelecek Barzani’nin bağımsız Kürdistan konusunu da gündeme getireceğini belirtirken, Başkan Yardımcısı Joe Biden, cumartesi günü bu konuda Washington’ın pozisyonunun altını çizen bir görüşme gerçekleştirdi. Beyaz Saray’dan yayınlanan bildiride, Barzani’nin kentteki toplantılarından önce Irak Başbakanı Haydar El Abadi’yle bir telefon konuşması yaptığı belirtilen Biden’ın,”ABD’nin, Irak Anayasası’nda belirtildiği gibi üniter, federal ve demokratik bir Irak’a bağlı olduğunu” vurguladığı belirtildi.
AFRİN’DE KUŞATMA
Kuzey Suriye’deki aşırılar ve Esad Rejimi arasındaki yeni dinamik, bölgedeki Kürtlerin durumunu da yeniden öne çıkardı. Ve Kürt kaynaklar, Nusra Cephesi liderliğindeki muhaliflerin, geçen sene IŞİD’in Kürt kantonlarından Kobani’ye düzenlediği saldırıda olduğu gibi, şimdi bir diğer Kürt kantonu, Halep’in kuzeybatısındaki Afrin’de büyük bir kuşatmaya hazırlandığını belirttiler. Afrin’in nüfunun iç savaştan sonra yaşanan göçlerle birlikte 800 bini bulduğu öğrenildi.