O akşam elçilikte kutladık

TAHSİN Burcuoğlu sıradışı bir diplomat. 41 yıllık diplomasi kariyerinin ardından yaş haddinden emekli oluyor. Burcuoğlu, Paris’te 4 yıl boyunca oldukça hareketli bir dönemi yönetti. Burcuoğlu Ankara’ya dönmeden önce Fransa-Türkiye ilişkilerini Hürriyet’e değerlendirdi.

* Kariyerinizi Paris’te bitirdiniz. Tercih miydi tesadüf mü?
Yurtdışında bitirmek istediğimi söylemiştim sadece yer seçme gibi bir teamül yok. 1 Şubat 2010’da Paris’te başladım göreve. Müsteşar olarak görev yaptığım 3 ülke olan Fransa, Bulgaristan ve Yunanistan’a büyükelçi olarak yeniden döndüm. Dışişlerinde zannediyorum, bunun başka bir emsali daha yok. 41 yılda, New York ve Tahran gibi istisnaları saymazsanız dar bir coğrafyada dolaştım. Bir de tabii MGK Genel Sekreterliği vardı.

* Paris’teki 4 yılınıza “Ermeni soykırımını inkârını yasaklayan yasaya” karşı çabalarınız damga vurdu diyebilir miyiz?
Evet büyükelçi olarak oldukça ‘hareketli’ bir dönemde emek verdim. Yasanın iptali için 3 yol vardı. Hepsi de ‘olanaksız’ denilen yollardı. Meclis ya da Senato’dan 60 milletvekilinin Anayasa Mahkemesi’ne gitmesi için imza topladık. İçimden hep “28 Şubat benim doğum günüm. O gün karar gelse” diye bekliyordum. Ve sonunda Anayasa Mahkemesi 28 Şubat’ta kararını açıkladı. O akşam elçilikte büyük bir kutlama yaptık. Mütevazı olamayacağım kadar çok sevdiğim bir görevdi benim için. Meslek hayatımın en büyük başarısıdır.

* Hollande o zaman cumhurbaşkanı adayı idi. Tepkisi ne oldu?
Fransız Yahudi Dernekleri Federasyonu CRIF’in yemeğinde Hollande ve (o zamanki) hayat arkadaşı Valerie Trierweiler, Hollanda büyükelçisi ve ben aynı masadayız. Hollande bana “Sizinle konuşmak istiyorum” dedi. Kameralar gidince, ayakta “Ya ne çok Türk varmış Fransa’da. Bilmiyordum” dedi. “Yeni mi keşfettiniz? Elbette var ama siz farketmiyorsunuz. Sokaklara dökülmeyen, yasalara uyan insanlar çünkü” dedim.

* Hollande, yasanın geçmesi için yeni yöntemler deneyeceğini söyledi ama...
Adalet Bakanı bu konu üzerinde çalışıyor, bir formül arıyorlar. Marttaki seçimlere kadar yasayı geçirmeye çalışacaklarına ihtimal vermiyorum. Esas risk (1915 olaylarının 100’üncü yıldönümü olan) 2015’e doğabilir. 2014 sonuna doğru yeniden bir takım girişimler ortaya çıkabilir. Eğer Fransa bu yanlışa geri dönerse, hem buradaki Türk toplumunu, hem Türkiye’yi karşısına alır.

* Hollande AB çerçeve kararını uygulayacağını söylüyor. Fransa bu kararları uygularken, Ermeni soykırımı sözünü etmeden, “Bütün soykırımların cezalandırılması” gibi bir ifade kullanırsa, Türkiye buna itiraz eder mi?
Elbette itiraz eder, olur mu hiç? Çünkü Fransa Ermeni soykırımını 2001’de kabul ettiği için bu ifade de aynı anlama geliyor.

* Halefinize bırakacağınız en sıcak dosya inkâr dosyası olacak o zaman?
Anayasa Mahkemesi’nin kararı çok önemli. Bu yasa bir daha bu biçimiyle gelemez. Ama dosya kapanmış değil. Sarkozy yönetimi bunu getiremeyeceklerini anladı. AİHM’in Doğu Perinçek kararı da çok önemli. Sırma Oran, Leylekyan davasını kazandı. Ama bu dosyayı bütünüyle kapattığımızı varsayamıyorum. Konu kapanmasa da geriye önemli bir hukuki içtihat bırakıyoruz. Bizden sonra geleceklerin elleri boş değil.

* Emekliliğinizde politikaya atılmayı düşünüyor musunuz?
Düşünmüyorum. Çünkü ben biraz dik kafalıyım, o atmosferde rahat edebilir miyim bilmiyorum. Ama belli mi olur?

* Emeklilik planınız ne?
Kitap yazmak. İnkar yasasının engellenmesi için yaptıklarımızı yazmayı çok istiyorum.

Paris’teki PKK cinayetleri: Soruşturmada sarkma doğal
‘İçişleri Bakanı Manuel Valls’in olaydan hemen sonra verdiği bilgi şu: “Bize göre Ömer Güney, yüzde 95 bu işin faili. Her halukârda yüzde 100 olay sırasında orada olduğundan şüphe yok.” Biz Fransa’nın bizden istediği bütün dosyaları verdik. MİT bağlantısı Alman basınında da konuşuluyor. Elbette Türkiye devletinin bununla ilgisi ortaya çıkarsa bu ilişkileri etkiler. Ama MİT bunu niye yapsın ki. Bir taraftan bir barış süreci var. Sakine Hanım’ın ismini kaç kişi biliyordu ki. Ama kesinlikle böyle bir şey söz konusu olamaz. Soruşturmanın bu kadar uzun sürmesini doğal buluyorum. Zanlı da, katledilen hanımlar da birden fazla ülkede faaliyet gösteren isimler. O nedenle zor bir dosya. Bir de Fransız adalet mekanizması böyle. Soruşturma aşaması çok uzun sürer ama dava hızlı biter.’

MGK Sekreterliği de yaptı
Tahsin Burcuoğlu, 28 Şubat 1949’da Bandırma’da doğdu. 1967 yılında Saint Joseph Fransız Lisesi’nden, 1971 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi. 1973 yılında Dışişleri Bakanlığı’na girdi. Burcuoğlu, 1997-2001 yılları arasında Sofya, 2004-2007 Atina, 2010-2014 yılları arasında da Paris Büyükelçiliği yaptı. Burcuoğlu, Paris’e gelmeden önce, 2007-2010 arasında da Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri olarak görev yaptı.