Güncelleme Tarihi:
Türkiye'den döndükten sonra Berlin eyaletinin ilk Başbakanı olan Ernst Reuter'in oğlu Edzard Reuter, Türk-Alman Derneği tarafından düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Yahudi oldukları için Nazi rejiminden kaçarak Türkiye'ye sığındıklarını ve Türkiye'ye çok çabuk alıştığını söyledi.
Atatürk'ün daha o yıllarda ülkesinin Batılılaşması için yoğun çaba harcadığını ve ülkeye katkı sağlayacağından emin olduğu bilim adamlarına kapıları açtığını ifade eden Reuter, “Türkiye'yi ikinci vatanım olarak görüyorum. Misafirperverliği Türkiye'de ve Türklerden öğrendim” dedi.
Sanatsal ifade tarzı Nazi rejimine uymadığı için 1937 yılında ülkesini terk etmek zorunda kalan ve Türkiye'ye giden heykeltıraş Rudolf Belling'in 1943 yılında İstanbul'da doğan kızı Ellinor Belling de anılarını anlatırken, “İlk çocukluk aşkım bir Türk genciydi. En güzel anılarımı Marmara kıyısında ve Avrupalı bir yaşam tarzının hakim olduğu, hiç yabancılık çekmediğim İstanbul'da yaşadım” diye konuştu.
Almanya'dan gelerek 1934 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi'nde öğretim görevlisi olarak çalışan ve 3 yıl içinde derslerini Türkçe olarak vermeye başlayan Profesör Ernst Hirsch'in 1945 yılında İstanbul'da doğan oğlu Enver Hirsch de aile içinde Almanca, sokakta ve okulda ise Türkçe öğrenerek yetiştiğini ifade etti.
Hirsch, İstanbul'dan Berlin'e dönüşünü de “Bir Avrupa şehri olan İstanbul'dan bir diğerine, Berlin'e geldim” şeklinde özetledi.