Güncelleme Tarihi:
Toplantıda bazı ülkeler daimi temsilci düzeyinden daha düşük bir seviyede temsil edildi. Türkiye’yi NATO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Fatih Ceylan yerine Daimi Temsilci Yardımcısı Gülin Dinç temsil etti.
Bilgilendirme ve istişare amaçlı toplantının başlangıcında bir açıklama yapan Stoltenberg, Türkiye’nin ciddi güvenlik durumu nedeniyle talep ettiği toplantının haklı ve zamanlı yapıldığını vurgulayarak, “Terör hangi şekliyle olursa olsun hoş görülemez ve haklı çıkarılamaz” dedi. Toplantıda Türkiye’nin yanı başındaki ve NATO’nun sınırındaki istikrarsızlığın ele alınacağını vurgulayan Stoltenberg, “NATO gelişmeleri çok yakından izliyor. Müttefikimiz Türkiye’yle çok yakın dayanışma içindeyiz” ifadelerini kullandı.
NATO KONSEYİ’NDEN AÇIKLAMA
Türkiye'nin NATO anlaşmasının 4'üncü maddesi kapsamında istişareler için topladığı Kuzey Atlantik Konseyi'nden yapılan açıklamada, "Türkiye'ye yönelik terör saldırılarını şiddetle kınıyoruz. Suruç'ta ve polis ile askerlere yönelik diğer saldırılarda kurbanların ailelerine ve Türk hükümetine başsağlığı diliyoruz" denildi.
Terörün NATO üyelerinin güvenliğine ve uluslararası istikrar ve refaha doğrudan tehdit oluşturduğu ve terörizmin sınır, milliyet veya din tanımayan küresel bir tehdit olduğu ve buna karşı ortak mücadele yapılması gerektiği vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Hangi şekil ve tezahürde olursa olsun terörizm asla hoş görülemez ve meşru gösterilemez. İttifak'ın güvenliği bölünemez ve Türkiye ile güçlü dayanışma içindeyiz. NATO'nun güneydoğu sınırındaki gelişmeleri çok yakından izlemeyi sürdüreceğiz."
"DAHA FAZLA YARDIM TALEBİ GELMEDİ"
Stoltenberg, toplantı kapsamında düzenlediği basın toplantısında ise, "Terörle mücadele konusunda elimizden gelen yardımı yapıyoruz. Türkiye NATO'dan daha fazla yardım talep etmedi" dedi.
NATO lideri, "İttifak'ın güvenliği bölünemez ve Türkiye ile güçlü dayanışma içindeyiz. NATO'nun Güneydoğu sınırındaki gelişmeleri çok yakından izlemeyi sürdüreceğiz" diye konuştu.
Stoltenberg, "NATO Konseyi’nde bugünkü toplantı çerçevesinde bazı tartışmalı konuların da olduğu söz konusu. Güvenlik kaygıları artarsa, Türkiye askeri destek talebinde bulunursa NATO bu desteği sağlayabilir mi?" şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
"Toplantıda tam antlaşma söz konusuydu. Bütün müttefikler Türkiye’ye güçlü desteğini ifade etti. Ve hep birlikte, bir arada dayanışma içerisindeyiz Türkiye’yle. Bütün müttefikler terörizmi bütün şekilleriyle kınadılar."
GÜVENLİ BÖLGE
Stoltenberg, "Türkiye’nin açıklamakta olduğu güvenli bölge konusunda NATO’nun tutumu ne şekilde?" sorusuna ise, "NATO bu çabaların bir parçası değil. İkili olarak Türkiye ve ABD arasındaki görüşmelerin konusu… Ve Burada Türkiye’nin çabalarını memnuniyetle karşılıyorum. Türkiye hali hazırda katlı sağlamakta. Ilımlı muhalefetin eğitimi konusunda katkı sağlamakta" diye yanıt verdi.
Türkiye, şu ana dek NATO’dan herhangi bir askeri destek talebinde bulunmadı, ancak bu hakkını ileride durumun kötüleşmesi ya da ihtiyaç duyulması halinde devreye sokmak üzere hakkını saklı tutuyor.
DÖRDÜNCÜ MADDE
NATO’nun 4’üncü maddesi, “Taraflardan herhangi biri, taraflardan herhangi birinin toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğinin tehdit edildiğini düşündüğü zaman, tüm taraflar birlikte danışmalarda bulunacaklardır” ifadelerini içeriyor.
Danışma amaçlı 4’üncü madde geçtiğimiz yıllarda Türkiye tarafından iki kez aktive edildi. Türkiye bu madde bağlamında 2003 ve 2012’de NATO’yu toplantıya çağırırken son olarak Polonya da 2014’te aynı yönde talepte bulundu.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Uzakdoğu gezisi öncesi Esenboğa Havalimanı’ndan yaptığı konuşmada, Türkiye’nin NATO’dan beklentisi konusunda şunları söyledi:
NATO üyesi olan bir ülke olarak, herhangi bir NATO üyesi ülke saldırıya uğraması halinde, malum NATO üyesi olan ülkeyle ilgili kendisine her türlü desteği verir. Burada da nihayetinde dördüncü madde uygulamadadır. Şu anda saldırıya uğramış olan Türkiye burada kendisini koruma haklarını şu anda kullanmaktadır, bunu sonuna kadar da kullanacaktır. Burada uluslararası hukuktan kaynaklanan ne hakkımız varsa kullanmaya devam edeceğiz. NATO’nun da bu konuda hazırlıklı olması talebimiz var. ABD’nin açıklamalarını duydunuz, DEAŞ nasıl bir terör örgütüyse, terör örgütüyle savaştığını iddia eden PKK da terör örgütüdür diye açıklama yaptı.