Güncelleme Tarihi:
Barnea, haziran ayında İsrail'de bir yanda yeni hükümetin kurulduğu bir yandan da ABD'ye "İran ile nükleer anlaşmaya geri dönmemesi" yönünde baskı yapıldığı kilit bir dönemde göreve geldi.
Mossad Başkanı, göreve başladığında dönemin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun kendisine "Bizim için en büyük tehlike, İran'ın nükleer silah edinme çabalarının yarattığı varoluşsal tehdittir." dediği biliniyor.
Genelde Mossad içerisinde yaşanan istifalar pek ortaya çıkmaz. Dolayısıyla bu ayın sonunda Avusturya'nın başkenti Viyana'da gerçekleştirilmesi planlanan İran ile nükleer anlaşma müzakerelerinden sadece birkaç hafta önce "Mossad'da üst düzey yetkililerin istifa ettiği" şeklinde İsrail basınına sızdırılan haberler dikkatleri çekti.
Mossad'dan ise söz konusu haberlere ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı.
AYLAR SONRA 3 YETKİLİ İSTİFA ETTİ
"İ24NEWS" sitesinin 12 Kasım Cuma günkü haberine göre, tümgeneral rütbesinde 3 yetkili Barnea'nın göreve gelmesinden aylar sonra istifa etti.
Söz konusu 3 yetkilinin, Mossad'a bağlı Teknoloji Birimi, Terörle Mücadele Birimi ve işe alımlardan sorumlu Tzomet Birimi başkanları olduğu, bir başka yetkilinin daha istifasını sunabileceği ileri sürüldü. Haberde, istifaların Barnea'nın yaptığı organizasyonel düzenlemelerden sonra geldiğine işaret edildi.
Kudüs İbrani Üniversitesi Harry S. Truman Barışı Geliştirme Araştırma Enstitüsünde araştırmacı olan Ronni Shaked, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu istifaların elbette bir etkisinin olacağını ancak bunun Mossad içerisinde hızla aşılacağını ifade etti.
Shaked, "Elbette piramidin tepesindeki tüm istifaların etkisi olur ama sonuçta her yetkili için bir alternatif vardır. Etkisi bir iki ay sürebilir ancak genel olarak kurumun çalışmalarını etkileyeceğini düşünmüyorum." dedi.
"Bazen liderler, özellikle yeni olanlar ile onlarla çalışanlar arasında anlaşmazlıklar oluyor. Orduda ve istihbaratta istifalar söz konusu olabiliyor, yani bu yeni bir durum değil." ifadelerini kullanan Shaked, istifaların ille de zarara yol açmayacağı kurumun güçlenmesine sebep de olabileceği değerlendirmesinde bulundu.
İsrailli askeri analist Alon Ben-David ise Barnea'nın göreve gelmesinin ardından birim başkanlarının istifa etmesini "Mossad'da sarsıntı" şeklinde nitelendirdi.
Birim başkanlarının istifasının "derinden hissedileceğini" belirten Ben-David, "İsrail ordusundan generallerin de istifa ettiği" yönünde haberler olduğunu hatırlattı.
'İSTİFALAR CESUR KARARIN ARDINDAN GELDİ'
Yedioth Ahronoth gazetesi analisti Itamar Eichner, 14 Kasım'da yayınlanan yazısında, "İstifalar, Mossad Başkanı'nın aldığı cesur kararların ardından geldi. Mossad, çalışmalarında stratejik bir değişiklik kararı aldı. Bu değişiklikler, özellikle İran tehdidi karşısında teşkilatın yetersizliği üzerine alınmış cesur kararlardı." ifadelerini kullandı.
Söz konusu kararların teknoloji ve operasyon alanlarındaki gelişmelerle ilgili olduğuna işaret eden Eichner, "Bu değişiklikler olmasaydı Mossad dünya çapında önde gelen istihbarat servisleri arasındaki konumunu kaybederdi." iddiasında bulundu
TEKNOLOJİ BİRİMİNDE YENİDEN YAPILANMA
İsrailli güvenlik uzmanı Yossi Melman, Haaretz gazetesinde 17 Kasım'da yayınlanan yazısında, istifaların "sürpriz bir gelişme" olduğunu kaydederek, bu durumun gereksiz tartışmalara yol açtığını belirtti.
Barnea'nın Terörle Mücadele Birimi ve Tzomet Birimi başkanlarını istifadan vazgeçirmeye çalıştığını ileri süren Melman, "Mossad yönetiminde göze çarpan tek çekişme Barnea ile Teknoloji Birimi Başkanı arasında oldu." ifadesini kullandı.
Melman, Mossad Başkanı Barnea'nın Teknoloji Biriminde yenilikler yapmaya çalıştığını ve Teknoloji Birim Başkanı'nın görevlerini kısıtlamak istediğini kaydetti.
Barnea'nın Mossad'ın yeniden yapılanması konusunda kararlı olduğuna işaret eden Melman, amacının teşkilatı daha verimli şekilde çalışır hale getirmek ve operasyonları geliştirmek olduğunu savundu.
Melman, "Yeni yapılanmayla birlikte, Teknoloji Birimi 7 bin çalışanıyla Mossad'ın tüm personelinin dörtte birini oluşturarak en kalabalık birim haline geldi." ifadelerini kullandı.
Mossad'ın "istihbaratın asıl kaynağının insan olduğu" gerçeğini unutmadan faaliyetlerini sürdüreceğini kaydeden Melman, "Yapay zeka, robotlar, insansız hava araçları ve siber saldırılar daha fazla kullanılacak." değerlendirmesinde bulundu.