Güncelleme Tarihi:
Milli İstihbarat Teşkikalatı (MİT) başkanlığının İtalyan gizli servisinin talebi üzerine Afrika’da kurtardığı Silvia Constanza Romano (25) kendi rızasıyla İslam’a geçtiğini anlattı. Romano, ‘Africa Milele’ isimli insani yardım kuruluşu gönüllüsü olarak gittiği Kenya’da 20 Kasım 2018’de kaçırılmıştı. Güvenlik kaynaklarına göre MİT, 2019 Aralık ayında talep üzerine Romano’nun bulunması için devreye girdi. Somali’nin başkenti Mogadişu yakınlarında yeri tespit edilen genç kadın, cumartesi günü İtalyanlara teslim edildi.
‘SAYGI DUYDUM’
Romano, pazar günü geri döndüğü ülkesinde Başbakan Guiseppe Conte ve ailesi tarafından karşılandı. İtalyan ANSA ajansı, genç kadının ilk açıklamalarını aktardı. Romano, kendisini kaçıranların onu öldürmeyeceklerine dair garanti verdiğini ve iyi davrandıklarını aktardı. Romano, tutsaklığının son döneminde Kuran okumak istediğini söyledi ve İslamiyet’e geçişinin kendiliğinden, hiçbir zorlama olmadan gerçekleştiğini anlattı. Romano, “Onlar bana kendi gerekçelerini ve kültürlerini açıkladı. Din değiştirme sürecim de yavaş biçimde son aylarda oldu. Bu ne bir ilişkiyle ne de bir evlilikle oldu, sadece saygıdan” ifadelerini kullandı.
NEFRET KAMPANYASI
İtalya basınında ise Romano’nun serbest kalması için fidye ödenmiş olabileceğine işaret edildi. İtalyan aşırı sağı, Müslüman olduğu gerekçesiyle Silvia’nın kurtarılmasına karşı çıkıp bunu bir nefret kampanyasına dönüştürdü. Libero gazetesinin editörü Vittoria Feltri, “Silvia için fidye ödemek teröristlerin finanse edilmesi demek. Bunlar da Müslüman olan genç kadının arkadaşları” diye yazdı. Başbakan ise, “Silvia’yı bu kadar hassas bir dönemde ülkeye geri getirmekten mutluyuz” diye konuştu.
İTALYAN MEDYASI: ‘TÜRKİYE’NİN NÜFUZ BÖLGESİ’
İtalyan ‘Insideover’ isimli haber sitesinde çıkan yorumda, “Silvia Romano’nun kaçırılmasının mutlu sonla bitmesi, gerçeğin etkili bir işaretidir. Libya’da olduğu gibi Somali de eskiden İtalyan kolonisiydi ve onlar bağımsızlıklarına kavuştuklarında dahi Roma’nın iyi ilişkileri vardı. Şimdi bu bölgeler Türk nüfuzunun hüküm sürdüğü yerler. Bu her açıdan Cumhurbaşkanı Erdoğan için zafer. O, ülkesinin Afrika dünyasındaki ilişkilerini nasıl koruyacağını ve güçlendireceğini bilen, neo-Osmanlı stratejisinde kendini teyit eden, usta bir diplomasi, askeri strateji ve ittifaklar uzmanı lider” ifadeleri kullanıldı.