Michael Jordan: Garden'a çıktığımda bacaklarım titremeye başladı

Tişörtü, alın bandı da simsiyah insan figürü buhar dumanlarını geçerek arenaya çıkıyor. Karşıda tenis sporunun bir numarası Roger Federer.
Madison Square Garden alkıştan inliyor. Rengarenk havai fişekler salonun kubbesine erişiyor. 19 bin 690 kapasiteli arenada boş koltuk yok. Biletler haftalar öncesinden satılmış, karaborsada beş bin dolara kapanın elinde kalıyor.

Spot ışıkları üzerinde daireler çizerken as tenisçi eğilerek kalabalığı selamlıyor. Sıra rakibinde. Tekrar buhar dumanları, trampetler, izleyicilerin çığlıkları arasında Pete Sampras salona giriyor. Tepeden tırnağa beyazlar içinde. Garden'ın ortasına kurulan korta yürüyor iki şampiyon oyuncu. Salonda çığlık ve haykırışlar dakikalarca sürüyor.
 
Böylesine coşkun ilginin nedeni ne? Sporseverler bu tarihi karşılaşmada gelmiş-geçmişler arasında en iyisinin kim olduğunu görmek istiyor. Yedi yıl önce raketini rafa kaldıran Sampras altı yıl süreyle dünyanın bir numaralı oyuncusu olarak kayıtlara geçmiş. Federer ise Sampras'ın çekilmesiyle 4 yıldır zirvede. 26 turnuvanın 12'sini kazanan İsviçre'li Roger 26, 14'ünde şampiyon olan Amerika'lı Sampras ise 36 yaşında. Spor yazarları 'Hangisi en iyi?' tartışmasında ikiye bölünmüş.

Son bir yıl içinde yaptıkları üç gösteri maçının ikisini Federer kazanmış. Amerika'da bu ilk karşılaşma üç set üzerine. Maçın galibi bir milyon, kaybeden ise 800 bin dolar alacak. Hayranlarının, ''Sende daha iş var.'' diye teşçi ettiği Sampras 2,5 saat süren maçı kıl payı farkla kaybetti. Yaşlı tenisçinin hala benzeri olmayan 'servis-vole' stiliyle aldığı sayılar sürekli alkışlandı. İzleyicilerin nefesini kesen karşılaşma sonunda Federer, ''Sampras tenisin dehası. Her sayıda kendime karşı oynuyorum diye zorlandım. Şansım varmış.'' diye itirafta bulundu.

Maç sonunda düşüncelerim Madison Square Garden'da odaklandı. Toplumda 'Garden' (Bahçe) diye anılan yer adındaki isimlere rağmen 'ne Bahçe, ne de 'Meydan.' Dünyanın en ünlü kapalı salonu. NBA ligi basketbol, buz hokeyi ligi, profesyonel güreş ve boks maçları tepesi kubbeli 'Garden' arenasında oynanıyor. İlki 1890'da açılan, sonraki yıllarda yenilenen arena 1968 yılından bu yana şimdiki adresinde faaliyet gösteriyor.

Profesyonel sporcuların çocukluk yıllarında, "Yaşam idealim Gardens'da oynamak.'' dediği spor salonunda çıktığı ilk maçın izlenimlerini anlatan efsanevi basketbolcu Michael Jordan, ''Salona baktığımda bacaklarımın titrediğini hissettim. Kazandığımız şampiyonluk maçlarının hiç birinde böyle heyecan duymadım.'' diyor.

Garden'ın geçmişi çok renkli. Eskinin 'Kara Bombası' Joe Louis'in, Muhammed Ali- Joe Frazier'in dünya boks şampiyonluk maçları, Ringing Brothers- Barnum and Bailey Sirk'i gösterileri ve sayısız konserler var uzun listede. Led Zeppelin, Bruce Springstein, Jimmi Hendrix, Frank Sinatra, Elvis Presley, John Lennon, Billy Joel, Barbara Streisand, Madonna, The Rolling Stones, George Harrison. Bob Dylan, Tupac Shakur, Justin Timberlake, Oasis, Cream,  Bono ve U-2, Shakira, The Who, Elton John, Beyonce uluslararası şöhretler dizisinden bir tutam.

Ayrıca siyasi partilerin kurultaylarına da ev sahipliği yapmış Garden. Suikaste kurban giden ABD Başkanı John F. Kennedy'nin 45'inci doğum günü partisinde Marilyn Monroe'nun şehvetli sesle söylediği, ''Doğum günün kutlu olsun Bay Başkan'' şarkısı yıllardır basında yankılandı.

Koreli tarikat lideri Rahip Sun Myung Moon 1982 de 2,075 çiftin nikahını da kıydrdığı Garden bu alanda da bir dünya rekoruna imza attı.