Oluşturulma Tarihi: Mart 23, 2006 00:00
Afganistan’da Hıristiyan olduğu gerekçesiyle Abdul Rahman adlı adamın idam cezasıyla karşı karşıya kalması ülkede askeri bulunan ABD ve bazı NATO ülkelerini ayağa kaldırdı. Batı’nın yoğun baskısı altında kalan Kabil çare ararken savcı, adamın saçma sapan konuştuğunu, akli dengesinin bozuk olabileceğini açıkladı.
DİN değiştirdiği gerekçesiyle bir adamın idam istemiyle yargılanması Afganistan’ı kendisini Taliban’dan kurtaran Batı ile karşı karşıya getirdi. Afganistan’da askeri bulunan ABD, İtalya ve Almanya gibi NATO ülkelerinin yoğun baskısı üzerine Kabil yönetimi çıkış yolu bulmaya çalışırken, savcı adamın akli dengesi bozuk olduğu gerekçesiyle cezai ehliyetinin bulunmayabileceğini söyledi.
Şeriat yasalarına göre yönetilen Afganistan’da İslam’dan çıkarak din değiştirmek idam cezası gerektiriyor. Bir ihbar üzerine 16 yıl önce Hıristiyan olduğunu itiraf eden 41 yaşındaki Abdul Rahman, bu nedenle idam cezasına çarptırılabilir. Ancak Afganistan’dan gelen bu
haber, özellikle bu ülkede askeri bulunan Batılı ülkelerin tepkisine yol açtı.
Afgan Dışişleri Bakanı Abdullah Abdullah ile görüşen ABD Dışişleri Bakanlığı’nın üç numarası Nicholas Burns, Afgan anayasasındaki temel hakların iyileştirileceğini umduğunu söyleyerek, "Bu durumda söz konusu kişi de masum bulunur" dedi. Abdullah ise yargıya müdahale edemeyecekleri belirtirken, Washington’daki temsilciliklerine yüzlerce mesaj geldiğini söyledi.
İtalya da Roma’daki Afgan Büyükelçisi’ni Dışişleri Bakanlığı’na çağırıp bilgi alırken İtalyan Dışişleri Bakanı Gianfranco Fini, adamın idam cezasına çarptırılacağını sanmadığını söyledi. İtalya’nın eski cumhurbaşkanlarından Francesco Cossica, yeniden seçilmek için kampanya yürüten Başbakan Silvio Berlusconi’den bu ülkedeki askerlerini geri çekmesini istedi. Almanya Kalkınma Bakanı Heidemarie Wieczorek-Zeul de Bild gazetesine yaptığı açıklamada Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai’ye davaya müdahale etme çağrısında bulundu. Batı’dan gelen tepkiler üzerine Afganistan, krize çare aramaya başlarken, Afgan Yüksek Mahkemesi Başkanı Vekil Ömer, "Bana adamın akli problemleri olduğuna dair bilgi verildi. Eğer akli dengesinin bozuk olduğu anlaşılırsa yargılanmaz" dedi.
Savcı ise, "Meczup olduğunu düşünüyoruz. Normal birine benzemiyor. Normal biri gibi konuşmuyor" derken Karzai’ye dini meselelerde danışmanlık yapan Muyiddin Baluh, "Doktorların muayene etmesi lazım. Akli dengesi yerinde değilse, İslam ceza öngörmez. Affedilmesi gerekir. Dava düşer" dedi.
Anne ve babası ihbar ettiHIRİSTİYAN olduğu gerekçesiyle idam cezasıyla karşı karşıya kalan Abdul Rahman’ın anne ve babası tarafından ihbar edildiği anlaşıldı.
Müslüman olan Abdul Rahman, 16 yıl önce Pakistan’ın kuzeybatısındaki Peşaver kentinde Hıristiyan bir yardım kuruluşu için çalışırken din değiştirdi. Hıristiyan olduktan sonra 9 yıl boyunca Almanya’da kalan Rahman, Taliban düştükten sonra 2002 yılında Kabil’e geri döndü. Rahman’ın Hıristiyan olduğunu öğrenince çılgına dönen anne ve babası, ergenlik çağındaki iki kızını vermeyi reddettikleri gibi oğullarını ihbar da ettiler. Eve baskın düzenleyen polis, İncil’e el koyarken, adamı da tutukladı. Rahman’ın 75 yaşındaki babası Abdul Manan’ın polise, "İslam için ölecekse ölsün. Benim için yüz karası oldu" dedi. Rahman’ın babasına komşu olan Muhammed
Can, "30 yıl boyunca bu ülkede dini savaş verdik, bir Afgan’ın Hıristiyan olarak buna zarar vermesine izin veremeyiz. Bize utanç kaynağı oldu" dedi.
İşte kanıt İncilYüksek Mahkeme yargıcı Enserullah Mevlevizade, Abdul Rahman’ın evinde bulunan İncil’i elinde tutarken, "İslam’a geri dönmezse, yasalar uyarınca idam cezasına çarptırılır. Dönerse, mahkemenin önünde iki seçenek bulunuyor; ya affedilecek ya da hafif bir ceza verilecek" demişti.